
İnsan ve İrfan Vakfı’nın düzenlediği sema etkinliğine 10 ülkeden 130 öğrenci, kültürel ve sanatsal etkinliklerle sema felsefesini öğrenmek üzere Konya’ya geliyor.
Kanada, Norveç, ABD ve Avustralya gibi ülkelerden gelen öğrenciler, İstanbul ve Konya’daki tarihi mekanları gezerek Türk İslam medeniyetini yakından tanıma fırsatı buldular.
Program kapsamında Konya’daki Hikmet Medeniyetini Araştırma ve Kültür Merkezi’nin (İRMEM) Sema Atölyesi’nde formel eğitim alan öğrenciler, “çark çevirme”yi (sema sırasında sağ ayağı kaldırmadan, sol ayağa dayanarak sağdan sola dönme hareketi) deneyimlediler.
Geleneksel Sanatlar Atölyeleri’nde öğrenciler, “Adab-ı Muaşeret”, “Meali Sema” ve “Meşk” derslerini içeren etkinlikleri yakından takip etti.
Yabancı öğrencilere sema felsefesini anlatmak
İnsan ve Hikmet Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı ve İstanbul Tasavvuf Hikmet Meydanı Meşk Cemaati Postnişini Fatih Çıtlak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülkelerinden formel eğitim gören öğrencileri 25 günlük bir program için ağırladıklarını söyledi.
Çıtlak, başarılı öğrencilerin İstanbul’un ardından Konya’ya gelerek Türk İslam medeniyetini yakından tanımaya başladıklarını vurguladı.
“‘Bu çocukları Selçuklu ve Osmanlı’nın uyum içinde olduğu, medeniyetin manevi gelişimine en güzel şekilde katkı sağlayan bu yere getirelim’ dedik. Bu çocuklar bir saatte derviş olmayacaklar ama biz sema disiplinini anlattık. İnsan, kalp, ruh, nefis ve akıldan oluşur. ‘Sema, kalp, ruh, nefis ve aklı bir araya getiren muazzam bir disiplindir’ dedik.”
“Aslında bu, halkımızın ihtiyacı olan bir şeydi. Seramik atölyelerinde, ülkelerine tamamlanmış eserlerle dönecekler, seramik yapmanın amacı bir sanat eseri yaratmak değil, insanı bir yerde toplamaktır. Bedenini, zihnini ve ruhunu toparlayamayan bir insan asla eğitilemez, doğruyu yanlıştan ayırt edemez, biz bu felsefeyle hareket ediyoruz, bunu bilgimizle ve gördüklerimizle arkadaşlarımıza aktarmaya çalışıyoruz.”
Çıtlak, öğrencilerin programdan çok etkilendiklerini belirterek, “İstanbul’a geldikleri ilk gün bu çocuklara baktığımda ve bir hafta sonra çok farklı olduklarını gördüm, çünkü dinlemeyi biliyorlar, 45 gönüllüyle hiçbir ücret beklemeden hizmet veriyoruz, ülkemizle çok önemli bir kültürel ve medeniyet bağı kuracak, öğretmenleri ‘Sizin sevginizi görmek için buraya geldik. Çünkü Türk milletinin kendine özgü bir sevgisi var. Hepimize ilham veriyor.’ dediler. Buna hizmet edersek ne mutlu bize?”
16 yaşındaki Amerikalı öğrenci Ameer Perkins, sema atölyesinde “çarkı çevirme” deneyimini yaşadığını belirterek, “Daha önce sema ritüeli görmemiştim. Daha uzun süre çalışabilseydim daha iyi olacağını düşünüyorum. Türkiye’ye ilk gelişim. Program çok dolu ve iyi gidiyor.” dedi.

İnsan ve İrfan Vakfı’nın düzenlediği sema etkinliğine 10 ülkeden 130 öğrenci, kültürel ve sanatsal etkinliklerle sema felsefesini öğrenmek üzere Konya’ya geliyor.
Kanada, Norveç, ABD ve Avustralya gibi ülkelerden gelen öğrenciler, İstanbul ve Konya’daki tarihi mekanları gezerek Türk İslam medeniyetini yakından tanıma fırsatı buldular.
Program kapsamında Konya’daki Hikmet Medeniyetini Araştırma ve Kültür Merkezi’nin (İRMEM) Sema Atölyesi’nde formel eğitim alan öğrenciler, “çark çevirme”yi (sema sırasında sağ ayağı kaldırmadan, sol ayağa dayanarak sağdan sola dönme hareketi) deneyimlediler.
Geleneksel Sanatlar Atölyeleri’nde öğrenciler, “Adab-ı Muaşeret”, “Meali Sema” ve “Meşk” derslerini içeren etkinlikleri yakından takip etti.
Yabancı öğrencilere sema felsefesini anlatmak
İnsan ve Hikmet Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı ve İstanbul Tasavvuf Hikmet Meydanı Meşk Cemaati Postnişini Fatih Çıtlak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülkelerinden formel eğitim gören öğrencileri 25 günlük bir program için ağırladıklarını söyledi.
Çıtlak, başarılı öğrencilerin İstanbul’un ardından Konya’ya gelerek Türk İslam medeniyetini yakından tanımaya başladıklarını vurguladı.
“‘Bu çocukları Selçuklu ve Osmanlı’nın uyum içinde olduğu, medeniyetin manevi gelişimine en güzel şekilde katkı sağlayan bu yere getirelim’ dedik. Bu çocuklar bir saatte derviş olmayacaklar ama biz sema disiplinini anlattık. İnsan, kalp, ruh, nefis ve akıldan oluşur. ‘Sema, kalp, ruh, nefis ve aklı bir araya getiren muazzam bir disiplindir’ dedik.”
“Aslında bu, halkımızın ihtiyacı olan bir şeydi. Seramik atölyelerinde, ülkelerine tamamlanmış eserlerle dönecekler, seramik yapmanın amacı bir sanat eseri yaratmak değil, insanı bir yerde toplamaktır. Bedenini, zihnini ve ruhunu toparlayamayan bir insan asla eğitilemez, doğruyu yanlıştan ayırt edemez, biz bu felsefeyle hareket ediyoruz, bunu bilgimizle ve gördüklerimizle arkadaşlarımıza aktarmaya çalışıyoruz.”
Çıtlak, öğrencilerin programdan çok etkilendiklerini belirterek, “İstanbul’a geldikleri ilk gün bu çocuklara baktığımda ve bir hafta sonra çok farklı olduklarını gördüm, çünkü dinlemeyi biliyorlar, 45 gönüllüyle hiçbir ücret beklemeden hizmet veriyoruz, ülkemizle çok önemli bir kültürel ve medeniyet bağı kuracak, öğretmenleri ‘Sizin sevginizi görmek için buraya geldik. Çünkü Türk milletinin kendine özgü bir sevgisi var. Hepimize ilham veriyor.’ dediler. Buna hizmet edersek ne mutlu bize?”
16 yaşındaki Amerikalı öğrenci Ameer Perkins, sema atölyesinde “çarkı çevirme” deneyimini yaşadığını belirterek, “Daha önce sema ritüeli görmemiştim. Daha uzun süre çalışabilseydim daha iyi olacağını düşünüyorum. Türkiye’ye ilk gelişim. Program çok dolu ve iyi gidiyor.” dedi.






