Kardeş Kavgası: 17 Milyar TL İçin
BÜŞRA CEBECİ Menzil tarikatının önde gelen ismi Abdulbaki Erol’un vefatından sonra oğulları arasında başlayan miras uyuşmazlığı, 17 milyar TL’yi aşan malvarlığı nedeniyle giderek artmış durumda. Semerkand grubu ile Saki Erol arasında süregelen çekişme, şeriat mahkemesi oturumlarında sert tartışmalara sebep oldu.
11 Aydır Çözümsüz Abdulbaki Erol’un ölümünden sonra şeyh olan Muhammed Saki, kardeşleri Mübarek ve Fettah Erol ile olan mücadelesinde bir türlü durulamadı. Miras paylaşımındaki anlaşmazlık için ‘şeriat mahkemesi’ oluşturulması planlandı ancak ön toplantıda yaşanan sert tartışmalar nedeniyle bu durum ertelendi. Fettah ve Mübarek kardeşlerin yer aldığı Semerkand grubu, ağabeyleri Saki Erol’un tavırları yüzünden sıkıntıların çözülemediğini belirterek, “Mollalara baskı yaptı, aleyhine karar çıkınca da toplantılara kendi heyetini göndermedi,” şeklinde bir açıklama yaptı.
Semerkand’da Büyük Çoğunluk Tarikatın en büyük tabanını elinde tutan Saki Erol ise meselenin Cumhurbaşkanı’na kadar uzandığını öne sürerek hakem heyetindeki mollaya şunları söyledi: “Malları gizliyorlar. Bu sorunu sen çözemeyeceksin, gerçeklerle yüzleş. Devlet müdahil olursa, onların oyunlarını açığa çıkarır.” 1972 yılından beri var olan tarikat, bugüne kadar müritlerin bağışlarıyla kazanç sağlayarak büyük bir zenginlik oluşturdu. Saki Erol, paylaşılmayan mirasın 17 milyar TL’yi geçtiğini ve bu miktarın 10 milyar TL’sinin Semerkand grubunda kaldığını ifade etti.
Menzil’deki Miras Kavgası Menzil Tarikatı’ndaki miras mücadelesi her geçen gün daha da alevleniyor. Son olarak büyük kardeş Saki Erol, meselelerin Cumhurbaşkanı’na ulaştığını savunarak, iddialarda bulundu: “Kardeşlerim, babalarının odasına gizlice girerek kasayı boşalttı. Devlet bu durumu düzeltmek zorunda. Biz vatandaşız, haklarımız gasp ediliyor.” Menzil Şeyhi Abdulbaki Erol’un vefatının üzerinden bir yıldan fazla bir süre geçti. Şeyhlik makamına talip olan üç kardeş Saki, Mübarek ve Fettah Erol arasındaki miras çatışması giderek büyüyor. Kardeşler, miras sorununu çözmek için “şeriat mahkemesi” kurmaya karar verdiyse de bu adım tartışmalara yol açtı. “Şer’i Hüküm Heyeti Toplantısı” adı verilen mahkemede, şeyh Abdulbaki Erol’un ölmeden önce halifeliğini verdiği Molla Nezir, Molla Abdurrahman ve Molla Şeyhmus hakem olarak görev yapacaktı. Bu nedenle Saki, Mübarek ve Fettah Erol’un katıldığı toplantılar gerçekleştirildi. Ancak molla heyeti, mahkemeyi ileri bir tarihe erteledi.
Karşılıklı Suçlamalar Fettah ve Mübarek kardeşlerin oluşturduğu Semerkand grubunun, ertelenme nedeninin ağabeyleri Saki Erol olduğunu öne sürdü. Erol’un mahkeme heyetine baskı yaptığı, kendi aleyhine karar çıkınca da toplantılara kendi ekibini göndermediği iddia edildi. Erol’un toplantılarda mollalara dile getirdiği suçlamalar ise daha ağırdı. Kardeşlerinin mevcut malları gizlediğini savunan Erol, 11 aydır süren çatışmayı mollaların çözebileceğine inanmadığını vurguladı. Meselelerin Cumhurbaşkanı düzeyine ulaştığını söyleyen Erol, mollalardan birine hitaben, “Bunu çözemezsin, hayale kapılma, devlet çözebilir. Devlet girerse, bu kişilerin ne kadar sahtekar olduklarını keşfeder,” ifadelerini kullandı.
1972 yılından bu yana süregelen tarikat, bugüne kadar müritlerin bağışlarını ticarette değerlendirerek önemli bir servet oluşturdu. Paylaşılamayan mirasın miktarını da Saki Erol açıkladı. Mollara yaptığı konuşmada Erol, “Tarikatın toplam değeri 17 milyar TL’yi aşıyor. 10 milyar kadarı Semerkand grubundadır. Avrupa’daki dergahlara, medreselere ve taşınmazlara dahil değil. Bu varlıkların yüzde 90’ı da yine Semerkand’da.” şeklinde bilgi verdi. Saki’nin konuşmasında tapuların üzerine yapıldığı iddia edilen özellikle üç kişinin ismi geçiyor; Ahmet Türk, Hüseyin Kadıoğlu ve Semerkand Şirketler Grubu Genel Müdürü Yakup Alarçin. Saki Erol, son on yılda maddi konulardan uzak durmaya çalıştığını, tarikatın şirketleri üzerinden ticaret yapmayı reddettiğini, geçimini araç alım satımı ile sağladığını anlatarak, kardeşlerini dergahları ticarethaneye dönüştürmekle suçladı. Erol, şöyle devam etti: “Birisi bana, ‘Sen vakıftan para topla, yüzde 30’u senin’ dedi. Ayrıca komisyonla insanları çalıştırıyorlar. Vakıf bu noktaya gelmiş. Seyda (mollalardan birine hitaben), bilmiyor musun? Söylüyorum, bu durum Cumhurbaşkanı’na kadar gitti. Devlet bu durumu düzeltmek zorunda. Biz vatandaşız, hakkımız yeniliyorsa devlet bunu iade etmeli.”
Müritler de Mücadelede Tarikatta sadece kardeşler değil, müritler de sık sık çatışmalara girdi. Bu çatışmaların büyük bir kısmının nedeni ise dergahların paylaşımıydı. Şeyh Abdulbaki Erol yaşamını yitirmeden önce, oğlu Mübarek Erol, dergahların tümünün başkanıydı. Dolayısıyla paralar da onun yönetimindeydi. İddialara göre; Antalya’daki dergahın tapusu kağıt üzerinde bir kişinin üzerine yazıldı ve göstermelik bir kira bedeli belirlendi. Tapuda adı geçen kişinin bölünme sonrasında Semerkand grubunda yer almasıyla birlikte, dergahı kuran, yıllarca bağışta bulunan veya yardım etkinlikleri düzenleyerek kazanç elde eden müritlerden 15 yıllık kira bedeli, faiziyle talep edildi. Bu durum, mütedeyyin camiada şaşkınlık ve endişeyle karşılanıyor.