Kahramanmaraş merkezli depremler sonucunda Adıyaman’ın Merkez ilçesindeki Yeni Mahalle’de yer alan Sueda Kent Sitesi B bloku yıkıldı. Yıkımda 65 kişi hayatını kaybederken, 14 kişi de yaralandı. Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı, Sueda Kent Sitesi’nin yıkımıyla ilgili müteahhitler Mehmet Murat Bulut, Muhittin Büyük ve statik sorumlu Ömer Yılmaz’ı “bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya sebebiyet verme” suçlamasıyla 22 yıl 6 aya kadar hapis cezası istemiyle mahkemeye verdi. Duruşmaya katılmadılar. Mehmet Oflaz’ın haberine göre davanın ikinci duruşması Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleştirildi. Duruşmaya depremde yakınlarını kaybeden aileler ve taraf avukatları katıldı. Daha önce 7,5 ay cezaevinde kalan ve tahliye edilen Kızılay Adıyaman Şube Başkanı olan müteahhit Mehmet Murat Bulut, ortağı Muhittin Büyük ve firari statik sorumlu Ömer Yılmaz duruşmaya gelmedi. “Kardeşlerimin umutlarını çaldılar” Duruşmada ilk olarak mağdurlara söz verildi. Enkazdan yaralı olarak kurtulan Tuğçe Deniz Özkan, beyanında “5 canımı toprağa verdim. Sorumlulardan şikayetçiyim” dedi. Üç çocuğunu kaybeden Dilek Gölgelikaya ise “Sorumluların tamamının cezalandırılmasını istiyorum” şeklinde konuştu. Enkaza dönen sitede iki kardeşini kaybeden ve annesiyle 29 saat sonra akrabaları tarafından kurtarılan Hatice Özciriş, “‘Adalet mülkün temeldir’ yazıyor ama ben buna inanmıyorum. Bu sanıkların kasten öldürmeden yargılanmaları gerekiyor. Kardeşlerimin umutlarını çaldılar. Burada adalet yok. Adaleti bana gösterin. Sanıkların tutuklanmasını istiyorum” ifadelerini kullandı. “Siyasi bağlantıları da vardır” Mağdurların avukatları, Sueda Kent Sitesi’nde 65 kişinin hayatını kaybettiğini hatırlatarak, “Bu 65 kişinin aileleri perişan durumda. Burada ciddi bir sorun mevcut. Herkes adalet istiyor ve haykırıyor fakat bir karşılık alamıyor, keyfi olarak dışarıdalar. Yurt dışına kaçma potansiyelleri var. Kaçma ihtimalleri söz konusu. Bu aşamada suçun vasfı göz önünde bulundurularak büyük bir ceza söz konusudur. Delilleri karartma ihtimalleri de mevcut. Bu kişilerin siyasi bağlantıları olduğu için sanıkların tutuklu yargılanmalarını talep ediyoruz. Bu dosyanın bilirkişiye gönderilmesini istiyoruz. Bilirkişiye etki edebilecek durumlar oluşabilir ve yeni raporun bir an önce düzenlenmesini talep ediyoruz” dediler. “Bilim insanları tarafından tahmin edilememiştir” Sanıkların avukatlarına söz verildikten sonra, tutuksuz yargılanan müteahhit Mehmet Murat Bulut’un avukatı müvekkilinin suçsuz olduğunu savundu. Bilirkişi raporlarında depremin şiddetinin belirtilmediğini ve depremin ivmesinin açıklanmadığını öne süren avukat, “Bu depremin büyüklüğü bilim insanları tarafından tahmin edilememiştir” dedi. Cumhuriyet Savcısı da, sanık Ömer Yılmaz hakkında çıkarılan yakalama kararının infazının beklenmesini, geçmişte tahliye edilen sanıkların, dosyaya olumsuz bir delil eklenmediği sebebiyle tutuklanmalarının talebinin reddedilmesi ve eksik hususların tamamlanmasına yönelik karar verilmesini kamu adına talep etti. “2 sanık tutuklansın” talebi reddedildi Mahkeme heyeti, iki sanığın tutuklanma talebini kabul etmedi. Heyet, sanık Ömer Yılmaz hakkında çıkarılan yakalama kararının infazını beklemeyi, durumu yeniden değerlendirmeyi kararlaştırdı. Tarafların bilirkişi raporuna itirazı doğrultusunda, dosyanın 9 Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’ne sunulmasına ve iddia konusu yapının yıkılma sebepleri, depremin ivme katsayısı ve süresinin binanın çöküşündeki etkileri, projedeki uyumsuzlukların binanın yıkımına olan etkileri üzerine yeni bir bilirkişi raporu alınmasına karar verildi. Ayrıca, dosyadaki diğer bilirkişi raporlarındaki çelişkilerin nedenlerinin de açıkça belirtilmesi istendi. Duruşma 11 Şubat 2025 tarihine ertelendi.
İstanbul, çeşitli bitki türleriyle zengin bir ekosisteme sahip olsa da, artan yapılaşma ve nüfus yoğunluğu bu ekosistemi tehdit etmeye devam etmektedir. Ancak, İstanbul'un doğal mirası olarak kabul edilen...
Devamını Oku..