Daha çok erkeklerde görüldüğü bilinen akciğer kanseri, son zamanlarda kadınlarda meme kanserinden sonra en sık görülen kanser türü olarak ifade ediliyor. Akciğer kanseri tüm dünyada yaygın olarak görülmesi ve çoğunlukla can kaybına neden olması nedeniyle toplumun en önemli sağlık sorunlarından biridir. Memorial Antalya Hastanesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Abdullah Erdoğan, “17 Kasım Akciğer Kanseri Günü” münasebetiyle akciğer kanseri hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.
“Sigara ciğerlerin ve vücudun düşmanıdır”
Akciğer kanserinin ortaya çıkma zamanı genellikle 40-50 yaşları arasında olmakla birlikte hastalığın erken yaşlarda ortaya çıkabileceğini belirten Erdoğan, “Akciğer kanserinden korunma yolları arasında sigaradan uzak durmak büyük önem taşıyor. Çevresel faktörler akciğer kanseri için en yaygın risk faktörleridir. Bunlar sigara, tütün ve tütün ürünleri gibi maddelerin kullanımını içerir. Bu tür maddeler ne kadar çok kullanılırsa, akciğer kanseri gelişme riski o kadar artar. Akciğer kanserinde çevresel faktörlerin etkisi %65-70’dir. Sigara, tütün ve tütün ürünleri kullanımı dışında; Genetik faktörler, meslek hastalıkları (asbest, radon gazı gibi kimyasallara maruz kalma) riski artırır. Örneğin Orta Anadolu’da belirli bölgelerde kömür kullanımından dolayı hava kirliliği yüksektir. Bunun gibi çevresel nedenler akciğer kanserine yol açabilir.
“Öksürüğünüzün şekli belirleyicidir”
Akciğer kanserinin yayılmasının kan ve lenf yoluyla olduğunu ifade eden Erdoğan, “Akciğer kanserinin erken evredeki şikayeti bronş sisteminden başladığı için genellikle öksürük şeklindedir. Özellikle sigara içen, meslek hastalığı, astımı veya KOAH’ı olan kişiler geçmişte öksürdüklerini düşünerek semptomu görmezden gelirler. Ancak sigara içerken ortaya çıkan öksürük ile akciğer kanserinin başlangıcında ortaya çıkan öksürüğü birbirinden ayırmak gerekir. Hassas bir hasta öksürüğünün şeklinin değiştiğini, eski öksürüğünden farklı bir şekle girdiğini fark eder ve doktora başvurur. Akciğer kanserinde, tahriş nedeniyle değil geceleri devam eden karakteristik bir öksürük vardır. Bu nedenle sigara içmeye devam eden herkes öksürme şeklini takip etmelidir.”
7 işarete dikkat edin
Akciğer kanserinde bu 7 belirtiye dikkat edilmesi gerektiğini belirten Erdoğan, 7 belirtiyi şöyle sıraladı: “Kötüleşen veya geçmeyen öksürük, göğüs ağrısı, nefes darlığı, hırıltılı solunum, öksürmede kan gelmesi, kendini sürekli çok yorgun hissetme, kilo kaybı Bilinen bir sebep olmadan.”
Akciğer kanserinin erken teşhis edildiğinde cerrahi olarak tedavi edilebileceğini de sözlerine ekleyen Erdoğan, “Erken teşhis edilemeyen akciğer kanserleri için kemoterapi veya radyoterapi gibi diğer tedavi modellerine devam ediliyor. Bu tedavide hastanın yeniden değerlendirilmesi, yeniden evrelendirilmesi, cerrahiye gerek olup olmadığı her aşamada yeniden düşünülmelidir. Ameliyatta öncelikli amaç tümörü çıkarmak ve hastaya konforlu bir yaşam sunmaktır. Ameliyat sırasında tümörle birlikte yayılma olasılığı olan lenf bezleri de çıkarılmalıdır. Buna akciğer rezeksiyonu ve mediastinal lenf nodu çıkarılması ameliyatı denir.
“40 yaşından sonra”
“Akciğer kanserinden korunmak için öncelikle sigara, tütün ve tütün mamullerinin bırakılması gerektiğini” ifade eden Erdoğan, “Alkol veya diğer bağımlılık yapıcı maddeler tütün ürünleri kadar etkili olmasa da yine de kanser gelişiminde risk faktörüdür. Akciğer kanseri Bu nedenle mutlaka kontrol altına alınmalıdır.Sigara içen, 40 yaş üstü, iştahı değişen veya huzursuzluk hisseden, şehirde yaşayan, karbon veya kömür solumak zorunda olan, genetik faktörü olan herkes başvurmalıdır. bir uzmana görünün ve akciğer filmi çektirin.Basit bir akciğer röntgeni bu hastalığın erken teşhisinde yardımcı olabilir.40 yaşından sonra yılda bir kez kontrol ve göğüs röntgeni önerilir.
“Elektronik sigara masum değil”
Elektronik sigaranın da tütün kullanımı kadar zararlı olduğunun düşünüldüğünü kaydeden Erdoğan, vatandaşları uyararak, “Burada sıvı likit ve bazı tatlandırıcılarla birlikte kullanılıyor. Sıvı elektromanyetik bir alandan geçirilerek dumana dönüşür. Sıvı elektromanyetik alandan geçerken kimyasal yapısı ve moleküler yapısı değişir. Moleküler yapısı değişen madde teneffüs edilerek akciğerlere çekilir. Kimyasal yapısı değişen bu maddenin kanserojen olup olmadığı uzun yıllardır tartışma konusu olmuştur. Bu nedenle elektronik sigara önerilmemekte ve kullanıcıların sigarayı alışkanlık haline getirmiş sayılmamaktadır.
“Az sigara içmek de çok zararlı”
prof. Abdullah Erdoğan konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Çok sigara içmek ile az içmek arasında çok büyük bir fark yoktur. Çünkü tütün ürünlerinin kullanımında bronş hücrelerinin yenilenmesi ve yapılanması bozulmaktadır. Bu durum sigaranın az ya da çok olmasına göre değişmez. Bir kişi 20 yıl boyunca bir paket sigara içmişse, sigara içmeyen birine göre akciğer kanserine yakalanma riski 80 kat fazladır. Daha az sigara içmek daha az zararlı olmakla birlikte, kanser gelişimini başlatabilir. Risk oranı, sadece çok içen birine göre biraz daha düşük.”
yönetici