İtiraz et, ayırt et, seç, ayır; Hukukta doğruyu yanlıştan ayıran tahtadır. Vatandaşlar ayrıca temyiz ve temyiz arasındaki farkları da araştırıyorlar. Peki Temyiz nedir? Temyiz Mahkemesi nedir? Temyiz ile kanunen temyiz arasındaki farklar nelerdir?
Temyiz, son zamanlarda karşımıza çıkan kelimelerden biridir. Peki Temyiz nedir? Temyiz Mahkemesi nedir? Temyiz ile kanunen temyiz arasındaki farklar nelerdir? Detaylar burada…
İSTİSNA MAHKEMESİ NEDİR?
İtiraz et, ayırt et, seç, ayır; Hukukta doğruyu yanlıştan ayıran tahtadır.
Bu kararın dayandığı hükmün bir üst mahkemede (Yargıtay, Askeri Yargıtay, Danıştay) bir kez daha incelenebilmesini sağlayan bir hukuk yoludur. Türkiye’de bölge adliye mahkemelerinin başladığı tarih olan 20.07.2016 tarihinden önceki ceza davalarında; 15 yıl ve daha fazla bağlayıcı serbestlik içeren hükümler, herhangi bir harç ve masrafa tabi tutulmaksızın Yargıtay tarafından re’sen incelenmiş, ancak bölge adliye mahkemelerinin açılması ve temyiz incelemesinin başlamasıyla bu durum değişmiş, ve şimdi cezai konularda 15 yıl ve üzeri hapis cezalarını içeren hükümler var. İstinaf mahkemesi tarafından değil, Yargıtay tarafından re’sen tetiklenir ve temyiz incelemesinden geçen 15 yıl ve üzeri hapis cezalarını içeren hükümler, talep olmadıkça resen temyiz incelemesine tabi değildir.
Diğer hükümler, ancak tarafların yasal süre içinde başvurmaları halinde Yargıtay tarafından incelenir. Kanunun bazı hükümlerine itiraz edilemez. İstinaf incelemesinden geçen adlî para cezaları ile 5 yıl ve altındaki hapis cezaları, temyizden sonra kesinleşir ve bu kararlara (bazı terör suçlarından verilen cezalar hariç) itiraz yolu yoktur.
İtirazın gerekçesi, hukuk ve usul ilkelerine aykırı olmasıdır. (Bunun anlamı: Her davanın dayandığı iki temel unsur vardır. Bunlara dava sebebi denir. Birinci unsur olarak dava sebebi, davanın dayanağı olan maddi olaylardır ve bazen de dava sebebi olarak adlandırılır.) maddi sebep Türk usul hukukunda maddi sebepler, olaylar, açıklamalar vb. gibi dava dilekçeleri başlığı ile başlayan bölümlerde belirtilir.Kiracının aylık kira borcunu ödememesi veya kişinin eşine şiddet uygulaması ceza mahkemeleri tarafından verilen kararlara ilişkin temyiz incelemesi, söz konusu kararın sadece hukuki yönü ile ilgili olabileceği gibi, temyiz incelemesi sonrasındaki temyiz incelemesinde dava ile ilgili olabilir. Bu itibarla söz konusu karar tamamen iptal edilemez ve yeni bir karar verilemez, hukuka aykırı olan karar bozularak yeniden incelenmesi için ilgili mahkemeye gönderilir.
Davaların dayandığı ikinci unsur hukuki sebeptir. Maddi sebep dışında, hukuki sebep, belirtilen maddi olaya uygulanacak hukukun üstünlüğüdür. Kirasını ödemeyen kiracıya veya eşine kötü davranan birine ne tür bir yaptırım (yaptırım) uygulanacağını gösteren hukuk kuralları gibi. Bu, bir yasa veya düzenleme maddesi, uluslararası bir anlaşma hükmü veya bir yüksek mahkeme kararı olabilir.
Bu ihtilafın çözümüne esas olarak yardımcı olan dava malzemesi (maddi olaylar ve deliller) ve hukuk kuralları (hukuki sebepler) hakkında bilgi sahibi olan yargılama makamı, yargılama faaliyetini aşağıdaki şekilde tamamlayacaktır:
1- Taraflarca sunulan maddi gerçekleri ve bunları ispatlayan delilleri değerlendirmek,
2- Hukuki soruna hangi hukuk kuralının uygulanması gerektiğine karar verir.
Yukarıda davanın dayandığı iki ana unsur olarak belirtilen ve burada açıkça ortaya konulan maddi olgu-hukuki sebep ayrımına paralel olarak, dava sonunda verilen karara karşı başvurulacak kanun yolları da şöyledir: ayrıca ikiye ayrılır: İtiraz ve temyiz.
Temyiz, temyiz mahkemesinin, sanki dava yeniden ele alınıyormuş gibi, birinci davada sunulan delilleri yeniden incelemesine olanak tanıyan bir kanun yoludur.
İtiraz, temyiz aşamasını geçmiş ve yeniden temyizi kapatılmış bir karara karşı başvurulan ve kararın sadece hukuki sebepler açısından incelenmesine imkan veren kanun yoludur. Yani gerçek anlamda artık deliller temyizde incelenmemektedir. Sadece davadaki soruna doğru hukuk kuralının uygulanıp uygulanmadığı kontrol edilir. Bu şekilde istinaf mahkemesi, bazen içinden çıkılmaz gibi görünen davaların ayrıntılarıyla uğraşmadan, hukukun nasıl uygulanması gerektiğini gösteren içtihat (hukuk şahsi karar) oluşturan bir mahkeme konumundadır.
Yukarıda “İtiraz sebebi, hükmün sadece hukuk ve usul ilkelerine aykırı olmasıdır” şeklinde belirtilen kanun hükmü buna işaret etmekte ve bir anlamda temyiz merciinin yetkisini sınırlandırmaktadır.
Ancak Türk hukuk sisteminde, cumhuriyetin ilanından sonra yeni kurulan yargı teşkilatı içerisinde, ilk yıllarda istinaf görevini yerine getirecek mahkemeler kanunda öngörülmüşse de hiçbir zaman uygulanmamıştır. Dolayısıyla Yargıtay, bir temyiz mercii olarak bu boşluğu doldurmak zorundaydı. Yargıtay, yıllardır olduğu gibi bugün de temyiz edilen kararları hem istinaf mahkemesi hem de temyiz mahkemesi olarak inceliyor. 2005 yılında yürürlüğe giren İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun, istinaf mahkemelerinin kurulması için kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren en fazla 2 yıl süre tanımaktadır. Kanun 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Yargıtay yaptığı inceleme sonucunda hükmün bozulmasına veya onanmasına (onaylanmasına) karar verir. Bu şekilde verilen kararlar, Yargıtay’ın çeşitli konulardaki görüşü bir noktada kesinleşerek kesinleşir ve Yargıtay’ın çeşitli daireleri arasındaki uyuşmazlıkları Yargıtay Genel Kurulu çözer. Bu kararlara Birleşme Kararları denir. Alt mahkemeler kararlarını Yargıtay’ın yerleşik içtihadına göre vermek zorundadır. Yani bu kararlar alt mahkemeleri bir kanun gibi bağlar. Bu nedenle Yargı Birleştirme Kararları hukukun kaynaklarından biri olarak kabul edilmektedir.
HUKUKTA İTİRAZ İLE İTİRAZ ARASINDAKİ FARKLAR NELERDİR?
Bir temyiz başvurusu yapıldığında, temyiz mahkemesi (bölgesel temyiz mahkemesi) hem gerçekleri hem de yasal denetimi ele alır. Yani, temyiz mahkemesi bölge mahkemesi tarafından toplanmayan delilleri toplayabilir, tanıkları tekrar dinleyebilir veya keşif yapabilir. İstinaf mahkemesi, hukuk veya ceza davası dosyasında bulunan ve toplanan diğer tüm delillerle birlikte hukuki denetim yaparak temyiz incelemesi sonucunda kararını verir.
Temyiz incelemesi, Yargıtay’ın yalnızca temyiz mahkemesi tarafından verilen kararı hukuki açıdan incelemesi anlamına gelir. Yargıtay, temyiz incelemesi yoluyla kanunun davaya doğru uygulanıp uygulanmadığını kontrol eder. Diğer bir ifadeyle Yargıtay, dosyadaki delillerle oluşturulan maddi davaya ilgili kanun maddelerinin uygulanıp uygulanmadığı konusunda hukuki denetim yapmaktadır. Yargıtay, temyiz incelemesi aşamasında delil toplayamaz, tanık dinleyemez veya keşifte bulunamaz.
Yargıtay, itirazın incelenmesi ile yeniden karar verir. Teknik açıdan, yerel mahkemenin kararının bozulması veya onanması söz konusu değildir. Temyiz mahkemesi hukuk veya ceza davasını yeniden inceler ve yeni bir karar verir. Temyiz incelemesi ile Yargıtay, Yargıtay’ın kararını sadece hukuki açıdan değerlendirerek, kabulüne veya bozulmasına karar verir. Yargıtay, istinaf mahkemesinin verdiği kararı bozduğunda, dava dosyasını yeni bir karar için geri gönderir.
Hemen belirtilmelidir ki, temyiz ve temyiz olağan hukuk yolları olduğundan, hukuk davası için “karar düzeltme” yolu ortadan kalkmıştır.
haber.com