Kök hücre tedavisi, kanser tedavilerinden ortopedik tedavilere kadar tıbbın pek çok alanında kullanılmaktadır. Günümüzde medikal estetiği katkılarıyla güçlendirmiştir. Kök hücre tedavisi başlı başına bir tedavi şeklidir ve diğer tedavi yöntemleri ile karıştırılmamalıdır. Medikal estetik amacıyla elde edilen ve kullanılan kök hücreler ciddi sağlık sorunlarının tedavisinde kullanılamaz.
Kök hücre tedavisi, medikal estetik tedaviler arasında üst düzeyde sayılabilecek tedavilerden biridir. Kök hücre tedavisi, medikal estetik alanında cilt gençleştirme, kırışıklık giderme, yanık veya yara izlerinin tedavisi, cilt lekelerinin ve akne izlerinin giderilmesi ve yeni saç büyümesinin teşvik edilmesi gibi birçok alanda kullanılmaktadır.
Bu noktada kök hücre tedavisini kavramlara ayırmak gerekir. Hastalarım bana başvurduğunda en çok kullandığım iki farklı kök hücre tedavisi var. Bunlardan biri yağ hücreleri kullanılarak elde edilen kök hücre, diğeri ise kulak arkasından biyopsi ile elde edilen hücrenin laboratuvar ortamında çoğaltılmasıyla elde edilen kök hücredir. Üstelik bu yöntemlere bir yenisi daha eklendi. Şimdi kulak arkasından elde ettiğimiz hücreyi laboratuvarda çoğaltırken; Aynı zamanda sizin kanınızdan üretilen özel dolgular da yapılabilmektedir. Burada hatırlamanız gereken nokta, kanınızın kök hücre görevi görmediğidir. Kanımızı fibrojel dediğimiz bir sistemle geliştirip, dolgu kıvamına getiriyoruz. Bu dolguyu kök hücre ile birleştirdiğimizde yüzümüzde dolgu ihtiyacı olan bölgelere enjekte edebiliyoruz. Bu yöntem kök hücre tedavisini herhangi bir yabancı maddeye maruz bırakmadan %40 daha başarılı kılmaktadır.
Araştırmalar gösteriyor ki; Kök hücre diğer dolguların varlığında çalışsa da en aktif bölge kendi kanınızdan elde edilen dolguların bulunduğu bölgelerdir.
Hasta kök hücre tedavisi için bize geldiğinde öncelikle kulak arkasından biyopsi şeklinde bir doku alınır. Daha sonra herhangi bir rahatsızlığı tespit etmek için aldığımız kan örneklerini inceliyoruz. Kan örneklerinde hepatit, HIV, böbrek yetmezliği veya kanser parametrelerinin varlığı gözlenir. Kan örneklerinde bir sorun yoksa biyopsi ile alınan dokudaki en iyi hücre ile kök hücre üretimine başlanır. Bu aşamalar atlandıktan 4-6 hafta sonra kök hücre tedavisine resmi olarak başlanabilir.
Yağ dokusundan elde edilen kök hücre tedavilerinde hastane ortamına gerek yoktur. Artık klinik ortamda çok zayıf bir insandan bile 50cc yağ alabiliyoruz. Aldığımız yağ özel bir makinede hemen ayrıştırılır. Bekleme süresi olmayan bu tedavi yöntemi daha çok zaman sorunu yaşayan yurt dışı hastalarımız tarafından tercih edilmektedir.
Kök hücre tedavisi her yaştaki hastaya uygulanabilmektedir. İhtiyaçlar değişebilir. Kök hücrenizi bankada saklamaya başladığınız yaş önemlidir. Örneğin 30 yaşında kök hücrenizi aldırdınız ve bankada beklemeye aldınız. 70 yaşında kök hücre tedavisine ihtiyacınız olduğunda kullanılacak hücreler 30 yaşındaki genç kök hücreleriniz olacaktır.
Kök hücre teknolojisi ile vücudun sonradan alerjik reaksiyon geliştirme riski sıfırdır. İşlem sonrasında sadece iğnenin neden olduğu kızarıklık görülebilir. Bunun dışında işlem sonrası herhangi bir ağrı ve sızı olmaz.
Elif ÇELİK
.