Kazakistan’ın 3 Kasım’da düzenlediği Türk Devletleri Teşkilatı (OTS) 10. Zirvesi, Avrasya’nın geleceği için tarihi bir dönemin başlangıcı oldu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı gibi “Türk Çağı” temasıyla ev sahipliği yapan zirve, önümüzdeki dönemin “Türk Çağı” olarak şekillendirilmesi için yakın işbirliği içinde olacağımız bir aşamayı ifade ediyor. Bu çalışma, ülkenin gelecek 100 yılının en temel yol haritası olan “Türkiye Yüzyılı” vizyonunun OTS’yi de kapsayacak şekilde genişletilmesini içermektedir.
OTS dönem başkanlığını devreden Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev, konuşmasının hemen başında dinleyicilere İkinci Türk Kağanlığı’nın dördüncü kağanı Bilge Kağan’ın “Ey Türk Milleti, kendine dön” sözünü hatırlattı. Kendini anla, daha da yükseğe çıkacaksın” sözleri, Türk dünyasının Türkiye’nin öncülüğünde uyanışının, Avrasya’daki gücünün ve özünün yeniden keşfinin ne kadar değerli olduğunu gösteriyor. Köklerini yeniden keşfeden ve birlikteliklerinden doğan sarsılmaz gücün farkına varan Türk devletleri, bir kez daha büyüme dönemine giriyor.
Türkiye’nin Asya, Avrupa ve Afrika’yı birbirine bağlamadaki önemli rolünü bir kez daha teyit eden ülke, Orta Koridor’u dünya çapında ekonomi, ticaret, enerji ve lojistik açısından önde gelen bir rota haline getirmeyi planlıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Birliğimiz gücümüzdür” sloganı altında, liderler arasındaki ortak hedefin, Türk dünyasını çeşitli alanlarda güçlendirmek, çeşitli zorluklar karşısında dayanıklılığı artırmak olduğunu vurguladı. Liderler, Orta Koridor’un küresel tedarik zincirindeki rolünü güçlendirmek için birleşik bir transit ağı kurmanın önemini vurguladılar.
Türkiye: Enerji, ticaret merkezi
Türkiye’nin öncülüğünde hayata geçirilen Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) İstanbul merkezi ev sahipliğinde düzenlenen Orta Koridor toplantısı, yüzün üzerinde üst düzey yöneticinin katılımıyla İstanbul’da yapılıyor. OTS ülkeleri, özel sektör temsilcileri ve OECD uzmanlarından oluşan bir katılımcı. Orta Koridor’un küresel lojistik koridorları arasında vazgeçilmezliği ve önümüzdeki 10 yılda katlanarak artacak küresel taşımacılık ve lojistik talebinin karşılanmasında oynayacağı kaçınılmaz rol, artık birçok uluslararası toplantıya konu oluyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da belirttiği gibi omuz omuza OTS ülkeleri ve Avrasya’nın barış, huzur, refah ve güvenliğine yönelik adımlar atılıyor.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da OTS ülkeleri arasındaki işbirliğinin hızla kurumsallaşmasından ve derinleşmesinden büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, başta Türkmen olmak üzere Hazar ötesi kaynakların yatırımı ve taşınması açısından Orta Koridor’un daha da cazip hale getirilmesi için çaba gösterilmesinin önemini vurguladı. doğalgazı Türkiye’ye ve Avrupa’ya ulaştırıyoruz.
Erdoğan, Türkiye’nin örgütün bugüne kadar elde ettiği başarıyı sürdürmek için çabalarını sürdürdüğünü belirtti. Nahçıvan Anlaşması’nda yapılacak değişikliklere ilişkin protokolün TBMM tarafından “Türk İşbirliği Günü” olan 3 Ekim’de kabul edildiğini, 1 Kasım itibarıyla protokolün iç onay sürecinin tamamlandığını yineledi. tüm üye ülkeleri protokolün bir an önce hayata geçirilmesi için gerekli adımları atmaya davet etti.
Erdoğan’ın şu açıklaması Bilge Kağan’ın şu sözlerini doğruluyor: “Ticaret ve ekonomi, enerji ve ulaştırma başta olmak üzere çeşitli iş birliği alanlarındaki mevcut potansiyelimiz bize çok daha fazlasını vaat ediyor.”
“Türk Çağı”nın yükselişi adına iş birliği potansiyelini milyarlarca dolarlık katma değere dönüştürmenin zamanı geldi.