Fuhuş çetesi kurmakla suçlanan ve hapishane hücresinde ölü bulunan seks suçlusu Amerikalı milyarder ve eski finansçı Jeffrey Epstein’ın davası, federal yargıcın talimatıyla kamuoyuna açıldı. Açıklanan öne çıkan isimlerin listesi günlerdir manşetlerde yer alıyor.
Kadroda eski ABD başkanları, üst düzey bürokratlar, İngiliz Kraliyet Ailesi üyeleri, eski ABD Başkan Yardımcısı Al Gore, ikonik şarkıcı Michael Jackson, illüzyonist David Copperfield, saygın fizikçi Stephen Hawking ve çok sayıda Hollywood ünlüsü yer alıyor.
Ulusal güvenlik gibi nedenlerle gizlenen açıklanmayan isimler var mı? Bu kişiler şu anda resmi görevlerde bulunuyorlar mı? Bu sorular cevapsız kalıyor.
Ancak konunun pedofili iddialarının ötesine uzandığı açıktır. 1953’te New York’ta Yahudi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Epstein’ın, annesi okulda yardımcı, babası ise bahçıvan olarak çalışan Epstein’ın hızlı yükselişi, Amerika Birleşik Devletleri’nin gücünün en yüksek kademeleriyle olağanüstü yakın bağlantıları ile birleştiğinde, çok sayıda şüphe.
Epstein hızla servetini topladı ve 1998’de Virgin Adaları’nda bir ada satın aldı ve ona “Küçük Aziz James” adını verdi. Görünüşte bir vergi avantajı cenneti olan ve özel konuklara ev sahipliği yapan ve artık kötü bir üne sahip olan “Seks Adası” olarak anılan bu ada, Epstein’ın reşit olmayan kızları rahatsız edici bir şekilde istismarına tanık oldu ve suç ortakları ve titizlikle seçilmiş nüfuzlu kişiler de dahil olmak üzere müşterilere ev sahipliği yaptı.
Epstein’in kız arkadaşı ve suç ortağı Ghislaine Maxwell de esrarengiz bir figür olarak karşımıza çıkıyor. Epstein ve ortakları için reşit olmayan kızların temin edilmesindeki rolü nedeniyle mahkum edilen Maxwell, İngiliz medya patronu, casus ve dolandırıcı Robert Maxwell’in kızıdır. İddiaya göre Ghislaine, babasının Yahudi bağlantılarını kullanarak Epstein’ı Bill Clinton ve Kraliçe II. Elizabeth’in üçüncü çocuğu ve ikinci oğlu Prens Andrew gibi önemli kişilerle tanıştırdı.
Epstein’ın 2019’da resmi olarak tek başına hücrede intihar ettiği açıklanan ölümünü çevreleyen koşullar hâlâ gizemini koruyor. Cezasını hafifletmek için ihbarcı olarak hareket etmeye hazırlanırken susturulduğu ve öldürüldüğü iddiaları devam ediyor.
Epstein’ın Mossad’la bağları
Şimdi Epstein’ın İsrail ajanı olduğuna dair tartışmalı spekülasyonlara dönersek, bu iddianın gerçekten de dava dosyasında belgelendiğini belirtmekte fayda var.
Epstein’ın listesinde eski İsrail Başbakanı Ehud Barak, Şimon Peres, Moşe Katsav ve Ehud Olmert gibi çok sayıda siyasetçi yer alıyor. ABD ile İsrail arasındaki yakın bağların temel nedeni Epstein’ın yerleşik ağı olabilir mi? İsrail istihbarat teşkilatı Mossad’ın siyasi ilişkileri pedofili ve fuhuş içeren bir ağ üzerinden yönettiğini öne sürmek çok da saçma bir iddia değil.
Ayrıca eski Mossad ajanı ve İsrailli iş adamı Ari Ben-Menashe, RT International’a yaptığı açıklamada, Epstein’ın İsrail istihbaratı için çalıştığını ve İsrail’in çocuk istismarı videoları kullanarak Amerikalı erkek politikacılara şantaj yaptığını iddia etti.
Mossad’ın ve Yahudi lobisinin etkisi altındaki ABD ana akım medyası, şu anda gelişen olayları sadece tabloid haberleri olarak maskelemekle meşgul. “Hamas İsrail’de sivil kayıplarına neden olurken biz odak noktamızı Epstein’a kaydırmayacağız” diyerek tartışmaları önemsizleştiriyorlar.
Ancak şimdi bu tartışmaların tam zamanı.
Çünkü ABD’nin, İsrail’in Filistin’deki savaş suçlarına verdiği hayret verici desteği, “şımarık çocuğa hoşgörü” gibi metaforlarla meşrulaştırmaya çalışmak saçmalıktan başka bir şey değil. Kamuoyunun Filistin’e verdiği desteğin kamuoyu yoklamalarında zirveye ulaştığı bir dönemde, ABD yönetiminin ve ünlülerin İsrail’in Gazze’deki soykırımını desteklemesi, Epstein etrafında örülmüş ağla karmaşık bir şekilde bağlantılı olabilir.