Dijital ortamlarda eş zamanlı olarak takip edilen yedinci Türkiye İş Etiği Zirvesi, sürdürülebilirliğin önemli olduğu yeşil ekonomi ve çevre etiği konularında alanında uzman akademisyenler ve iş dünyası temsilcilerinin katkılarıyla yoğun bir katılıma sahne oldu. tema.
7. İGİAD İş Etiği Zirvesi’nde ele alınan konular bağlamında şu noktaların vurgulanması gerektiği düşünülmektedir:
Ekonomik faaliyetleri yürüten insan davranışları ve şirket uygulamaları;
- Üretirken ve tüketirken kaynakların verimli kullanılması
- Daha fazla kazanma hırsı ve rekabet adına ortak kaynaklar kötüye kullanılabilir, çevre tahrip edilebilir ve insan sağlığı göz ardı edilebilir.
- Böyle bir bakış açısı ve yaygınlaşan çabalar sonucunda biriken sorunların neden olduğu iklim değişikliği ve çevre tahribatının artık görmezden gelinemeyeceği bir noktaya gelinmiştir.
- Özetle, havanın kirlendiği, suların kirlendiği ve azaldığı, sıcaklıkların arttığı ve yeryüzünün çölleşme ile karşı karşıya olduğu, insanın el emeği ve sorumluluklarını yerine getirmemesi sonucunda bir miras haline geldiği gözlemlenmektedir. gelecek nesillere.
Kamunun bu gelişmelere karşı artan duyarlılığının yanı sıra düzenleme ve denetim mekanizmalarının daha aktif hale gelmesiyle birlikte;
- Sürdürülebilirlik ve çevre koruma gibi yaklaşımların yanı sıra yeşil ekonomi ve çevre etiği gibi yaklaşımların daha fazla gündemimizde olduğunu biliyoruz.
- Bir yandan duyarsızlıkları sonucu çevreyi tahrip eden insanlar, sorumluluklarını artan bir hassasiyetle hatırlıyorlar.
- Ahlaki değerlerin ve erdemli davranışların gerekliliğini hatırlamak zorunda olan bizler, yeşil ekonomi uygulamalarını daha fazla gündemimize almak zorunda kalıyor ve ahlaki değerlerin ve iş ahlakının bir gereği olarak çevre etiğine bakış açımızı gözden geçirme ihtiyacı hissediyoruz. .
- Zirvede gündeme getirilen konuşmalar, olumlu ve olumsuz uygulama örnekleriyle konuyu iş dünyası için anlamlı ve önemli bir hatırlatma olarak görüyoruz.
Zorluklar ve Yeni Risk Alanları
- Gelişmekte olan ve az gelişmiş ekonomilerden benzer sorumluluk ve katkı beklentisinin, konunun makro ölçekte gündeme getirilme şekli açısından ekonomik refah düzeyi yüksek ülkelerin adil bir beklentisi olmadığı değerlendirilmektedir.
- Çevre kirliliği ve insanlığın ortak kaynaklarının hor görülmesi üzerinde olumsuz etkileri çok olan gelişmiş ülkelerin daha fazla sorumluluk alması gerektiğini düşünüyoruz.
- Ancak gelinen noktada gelişmiş ülkelerin ve küresel işletmelerin kendilerine düşen sorumlulukları yeterince benimsemediklerini ve kabul etmediklerini de biliyoruz.
- Tüm bu değerlendirmelere ve farkındalığa rağmen sürdürülebilirlik, yeşil ekonomi ve çevre etiği açısından insan ve Müslüman bireyler olarak sorumluluklarımızın bilincinde olmalı ve toplumun ortak yararına olabilecek olumlu gelişmelere katkıda bulunmamız gerektiğini de kabul ediyoruz. insanlık.
- Yakın geçmişte yaşadığımız salgın süreç ve yeni iş modellerinin etkisiyle artan eşitsizliklerin de farkındayız.
- Yeşil ekonomi ve çevre etiğine uygun eylem ve uygulamaların artan eşitsizliklerle birlikte ek maliyetler getireceğini de biliyoruz.
Tüm zorluklara rağmen, sorumluluklarımız olarak;
- Öncelikle işletmelerimizde ve işletmelerimizde ve tüketirken kaynakları çevre etiğine uygun kullanmak, tasarruf etmek, doğru ve uygun şekilde kirletmemek ilkesine uygun tutum ve davranışlar geliştirmemiz gerektiğinin bilincindeyiz.
- Öncelikle kendi işletmelerimizde ve işyerlerimizde, ardından tedarikçi ve bayilerimizle olan ilişkilerimizde sürdürülebilirlik, yeşil ekonomi ve çevre etiği konularında duyarlılığın artırılması gerektiğini ifade ediyoruz.
- Konu ile ilgili yönetmelik ve politikaların ortak faydaya yönelik olabileceği inancıyla, çevre ve insan sağlığını koruyacak yönetmelik ve politikalara uygun hareket etmenin iş etiğine uygun bir tutum ve davranış olacağını düşünmekteyiz. insanlığın son dönemdeki durumunu öğrenmek ve bu konulardaki gelişmeleri yeni deneyimler doğrultusunda gözlemlemek.
Türkiye İş Ahlakı/2022 zirvesinin bu değerlendirmeler bağlamında başta iş dünyası olmak üzere konuyla ilgili araştırma yapacak akademisyenlere önemli katkılar sağlayacağını düşünüyor, zirvenin sonuçlarının faydalı olmasını diliyoruz.
Elif ÇELİK
.