Tunceli’nin Ovacık ilçesinde havaların ısınması ve bitki çeşitliliğinin artmasıyla birlikte Munzur ve Mercan dağlarının yamaçlarında arıcılık faaliyetleri başladı.
Temiz su kaynakları ve bitki çeşitliliğiyle öne çıkan Ovacık, 15.553 kovanda 173 üreticinin arıcılık yaparak geçimini sağlıyor.
Üreticiler, kış aylarında arılarını daha sıcak bölgelere götürürken, yaz döneminde ise kovanları araçlara yükleyerek ilçeye geri getiriyor.
Arılarını belirlenen alanlara yerleştiren üreticiler için havaların ısınmasıyla ve ilçede çiçeklerin çoğalmasıyla zorlu süreç başlıyor.
Üreticiler arı kolonilerinin sağlığını kontrol etmek için kovanların kapaklarını açıyor. Arı gelişimi konusunda bilgi sahibi olan arıcılar, kovanlardaki ana arıların verimliliğini takip ederek üreyecek arılarla ilgili durumu değerlendirir.
Üreticiler, güneş enerjisiyle çalışan 12 voltluk elektrikli çitle ayıların arılara zarar vermesini engelliyor.
Arıcılar genellikle Munzur ve Mercan dağlarındaki yaylaları tercih ediyor. Sonbahara kadar çadır ve barakalarda yaşayıp arılarından kaliteli bal elde etmeye çalışıyorlar.
Arıcı Hıdır Sizgin, AA muhabirine, arıcılığa 2001 yılında 15 kovanla başladığını söyledi.
Zamanla arı kolonilerinin sayısını artırdığını belirten Sizgin, şöyle konuştu: “Ovacık’ta hava temiz, bitki çeşitliliği de var. Bazı yıllarda iklime bağlı olarak bal üretimi azalıyor, bazen de bal üretimi azalıyor. Coğrafyamız polen ve nektar açısından oldukça zengin, geçen sene bal üretimi iyi değildi, şimdi de balmumu takviyesi yapıyoruz. kovanlara.”
Arıcı İskender Eren de yaklaşık 25 yıl önce kafe işini bıraktıktan sonra arıcılığa yöneldiğini anlattı.
Mesleğinin zorlu yönlerini dile getiren Eren, şöyle konuştu: “Ovacık’ta kışlar sert geçtiği için arılarımı sonbaharda Pertek’e götürüyorum. Arı bakımı bebek bakımı gibidir. Çünkü arılar narin canlılardır ve yoğun ilgi gerektirirler. Yaz aylarında arılarımı Yakatarla-Işıkvuran bölgesine götürüp çadır veya barakada hayatımı sürdürüyorum. Arıları ayılardan korumak için de kovanların etrafını elektrikli çitle çeviriyorum.”
Tunceli’nin Ovacık ilçesinde havaların ısınması ve bitki çeşitliliğinin artmasıyla birlikte Munzur ve Mercan dağlarının yamaçlarında arıcılık faaliyetleri başladı.
Temiz su kaynakları ve bitki çeşitliliğiyle öne çıkan Ovacık, 15.553 kovanda 173 üreticinin arıcılık yaparak geçimini sağlıyor.
Üreticiler, kış aylarında arılarını daha sıcak bölgelere götürürken, yaz döneminde ise kovanları araçlara yükleyerek ilçeye geri getiriyor.
Arılarını belirlenen alanlara yerleştiren üreticiler için havaların ısınmasıyla ve ilçede çiçeklerin çoğalmasıyla zorlu süreç başlıyor.
Üreticiler arı kolonilerinin sağlığını kontrol etmek için kovanların kapaklarını açıyor. Arı gelişimi konusunda bilgi sahibi olan arıcılar, kovanlardaki ana arıların verimliliğini takip ederek üreyecek arılarla ilgili durumu değerlendirir.
Üreticiler, güneş enerjisiyle çalışan 12 voltluk elektrikli çitle ayıların arılara zarar vermesini engelliyor.
Arıcılar genellikle Munzur ve Mercan dağlarındaki yaylaları tercih ediyor. Sonbahara kadar çadır ve barakalarda yaşayıp arılarından kaliteli bal elde etmeye çalışıyorlar.
Arıcı Hıdır Sizgin, AA muhabirine, arıcılığa 2001 yılında 15 kovanla başladığını söyledi.
Zamanla arı kolonilerinin sayısını artırdığını belirten Sizgin, şöyle konuştu: “Ovacık’ta hava temiz, bitki çeşitliliği de var. Bazı yıllarda iklime bağlı olarak bal üretimi azalıyor, bazen de bal üretimi azalıyor. Coğrafyamız polen ve nektar açısından oldukça zengin, geçen sene bal üretimi iyi değildi, şimdi de balmumu takviyesi yapıyoruz. kovanlara.”
Arıcı İskender Eren de yaklaşık 25 yıl önce kafe işini bıraktıktan sonra arıcılığa yöneldiğini anlattı.
Mesleğinin zorlu yönlerini dile getiren Eren, şöyle konuştu: “Ovacık’ta kışlar sert geçtiği için arılarımı sonbaharda Pertek’e götürüyorum. Arı bakımı bebek bakımı gibidir. Çünkü arılar narin canlılardır ve yoğun ilgi gerektirirler. Yaz aylarında arılarımı Yakatarla-Işıkvuran bölgesine götürüp çadır veya barakada hayatımı sürdürüyorum. Arıları ayılardan korumak için de kovanların etrafını elektrikli çitle çeviriyorum.”