Orijinal Başlık: Trump’ın Başkan Yardımcısı Adayı JD Vance Kimdir?
Eski ABD Başkanı ve Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adayı Donald Trump, 5 Kasım seçimlerine başkan yardımcısı adayı olarak JD Vance ile katılım gösterdi. Vance, “Hillbilly Elegy” adlı kitabının yayımlandığı 2016 yılında verdiği röportajlarında ve Twitter’da şu ifadeleri kullanmıştı: “Ben ‘Trump ile asla’ diyorum. Onu hiç sevmedim.” “Tanrım, ne aptal!” “O kınanması gereken birisi.”
Aynı yıl, eski hukuk fakültesinden oda arkadaşı olan ve şu anda Georgia’da eyalet senatörü olarak görevini sürdüren Josh McLaurin’e Facebook üzerinden özel olarak şu sözleri yazdı: “Trump’ın alaycı bir karakter olduğunu düşünüyorum… Amerika’nın Hitler’i olabileceğini düşünüyorum.” Birkaç yıl içinde Vance, Trump’ın en sadık müttefiklerinden biri haline geldi. Demokrat Parti üyesi McLaurin, BBC Newshour’a verdiği demeçte, “Bu mesajlarla başlayıp, Trump’ın en büyük destekçisi olmaya evrildiğine tanık olmak inanılmaz bir durum” dedi.
Ohio senatörü olarak görevine devam eden Vance, şu anda başkan yardımcısı olarak Trump’ın yanında yer almakta ve 2028 seçimlerinde Cumhuriyetçi başkan adayı olma potansiyeli dikkate alınmaktadır. Peki, yaşamı dönüşümlerle dolu olan Vance, Amerikan siyasetinin en üst katmanlarına nasıl yükseldi?
JD Vance, 1984 yılında James David Bowman ismiyle Middletown, Ohio’da İskoç-İrlanda kökenli bir işçi sınıfı ailesinde doğdu. Babası, çocukken ailesini terk etti; annesi ise uyuşturucu bağımlılığı ile mücadele ediyordu. Vance, altı yaşındayken üvey babası tarafından evlat edinildi ve onun soyadı olan Hamel’i aldı. Annesi birkaç yıl içinde üvey babasından ayrılınca, dedesi ve anneannesi tarafından büyütüldü. Bir zamanlar iş imkanlarının bulunduğu ancak şimdi ülkenin en fakir bölgelerinden biri olan Appalachia kömür bölgesinde yetişti.
2003-2007 yılları arasında Amerikan ordusunda deniz piyadesi olarak hizmet veren Vance, 2005 yılında altı ay boyunca Irak’ta bulundu. Askerlik görevinde medya ile ilişkiler bölümünde çalıştı. Askerlik sonrası, Ohio State Üniversitesi’nde felsefe ve siyaset bilimi okudu; ardından Yale Üniversitesi’nde hukuk eğitimi aldı. Hukuk fakültesinden mezun olduktan sonra evlendi ve annesi tarafından verilmiş olan dedesinin soyadını onurlandırmak amacıyla Vance soyadını benimsedi.
JD Vance, çok az yer bulan muhafazakar beyaz işçi sınıfını temsil eden ve sonrasında en çok satanlar listesine giren “Hillbilly Elegy” adlı kitabında anılarını yazdı. Bu kitap, onu sadece tanınmış bir yazar değil, aynı zamanda Donald Trump’ın beyaz, işçi sınıfına mensup seçmenlere hitap etme biçimini açıklamak için sıkça çağrılan bir yorumcu haline getirdi. 2016 başkanlık seçimleri öncesinde Trump’ı sert bir şekilde eleştirdi, onu “aptal” olarak nitelendirip “kınanması gereken biri” olduğunu söyledi ve hatta Trump’ın “Amerika’nın Hitler’i” olabileceğini öne sürdü.
Vance, kitabında aile bireylerinin ve arkadaşlarının yaşadığı zorlukları dile getirirken, aldıkları kötü kararları da eleştiriyor ve onları sosyal yardım ödemelerine bağımlı, çoğunlukla kendi ayakları üzerinde duramayan bireyler olarak tanımlıyordu. Seçkin sınıfları küçümseyecek şekilde, birlikte büyüdüğü insanlardan ayrıştığını ifade etti.
Vance, 2017’de Ohio’dan California’ya taşındı ve burada biyoteknoloji alanında faaliyet göstermeye başladı. PayPal’ın kurucusu Peter Thiel’in desteği ile kendi yatırım şirketini kurdu. Aynı yıl Ohio’ya dönüş yaptığında, Yale’de tanıştığı Hint asıllı Usha Chilukuri Vance ile evlenerek üç çocuk babası oldu.
Vance, uzun zamandır siyasi bir aday olarak anılıyordu ve 2022’de Ohio’dan Cumhuriyetçi senatör adayı olma fırsatını değerlendirdi. Ancak, Cumhuriyetçi tabanın güçlendiği Ohio’da geçmişteki Trump eleştirileri onun aleyhine döndü. Önceki ifadeleri için özür dileyen Vance, ilişkileri düzeltip Trump’ın desteğini kazanarak Senato’ya girmeyi başardı. Bu süreçte, Amerika’yı Yeniden Büyütmek (Make America Great Again) politikalarına da giderek daha çok entegre olmaya başladı.
Senato’da popülist ekonomik politikaları destekleyen Vance, Kongre’de Ukrayna’ya yardım konusunda şüpheci bir tutum sergiledi. Geçtiğimiz aylarda, İsrail’in Gazze’deki savaşı ile ilgili olarak kamp kuran ya da protesto düzenleyen üniversitelere ve kayıtsız göçmen çalıştıran üniversitelere federal desteklerin kesilmesini öngören yasa tasarıları önerdi. Ayrıca, Çin hükümetinin ABD sermaye piyasalarından çıkarılmasını dayatan bir tasarıya da destek verdi. Ulusal Muhafazakarlık Konferansı’nda yaptığı son konuşmasında bu konulara değinen Vance, “Amerikan demokrasisine yönelik gerçek tehdidin, Amerikalı seçmenlerin daha az göç için oy vermeye devam etmesi ve politikacılarımızın bunu ödüllendirmesi olduğunu” ifade etti. Ayrıca, Amerikan Rüyası fikrinin “sol tarafından kuşatma altında” olduğunu da dile getirdi.
Amerika’nın Ukrayna’daki müdahalesinin “belirgin bir sonucu veya hedefi olmadığını” savunan Vance, 2019’da Katolik olarak vaftiz edildiğini ve geçmişte 15 haftalık bir süre zarfında ülke genelinde kürtaj yasağını desteklediğini belirtmişti. Ancak bir süre sonra, bu konuda kararın eyaletlere ait olduğu düşüncesini ifade eden Trump’ı destekledi. 2022’de yaptığı “Hitler” yorumu gündeme geldiğinde, sözcüsü buna itiraz etmedi fakat bu açıklamanın Vance’in mevcut görüşlerini temsil etmediğini kaydetti. Vance, Donald Trump’a yönelik bir suikast girişiminin ardından, Demokratları suçlayan ilk üst düzey Cumhuriyetçilerden biri oldu ve X’teki bir paylaşımında, “Biden kampanyası, Başkan Donald Trump’ın durdurulması gereken otoriter bir faşist olduğuna dair bir önermeye dayanıyor; bu söylem Trump’a yönelik suikast girişimini tetikledi” yazdı. ABD Başkanı Joe Biden, Vance’i “Trump’ın klonu” olarak tanımlayarak, Demokratların kampanyada onu nasıl gösterme çabalarında ipucu verdi.