Başlık: Trump’ın İkinci Döneminde Türkiye’yi Nelerin Beklediği?
Kaynak: Getty Images Yazar: Hilken Doğaç Boran Unvan: BBC Türkçe Twitter: @hilkenboran
6 Kasım 2024 tarihinde ABD’nin 47’inci başkanı olarak seçilen Donald Trump’ın ilk döneminde Ankara ile Washington arasında önemli krizler yaşandı. Peki, Trump’ın ikinci döneminde Türkiye-ABD ilişkilerini neler bekliyor? Uzmanlar, Trump’ın yeniden iktidara gelmesiyle birlikte ilişkilere kısa vadede bazı olumlu gelişmelerin yaşanacağını, ancak uzun vadede bazı zorlukların ortaya çıkabileceğini öne sürüyor.
Ekonomi ve Dış Politika Araştırmalar Merkezi (EDAM) Direktörü Sinan Ülgen, önümüzdeki aylarda Ankara-Washington ilişkilerinin yeniden değerlendirileceğini belirtiyor. Seçim sonuçlarını değerlendiren Ülgen’e göre, olası bir ivme değişikliğinin temelinde Trump ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasındaki geçmişteki güçlü ilişki yatıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da sosyal medya üzerinden Trump’ın zaferini “Dostum Donald Trump’ı tebrik ediyorum” şeklinde kutladı. Yeditepe Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölüm Başkanı Deniz Tansi, Trump’ın Erdoğan ile özel bir ilişkisinin olduğunu vurguluyor ve bu durumun göz ardı edilemeyeceğini söylüyor. Ancak Tansi, Trump döneminde yaşanan krizleri hatırlatarak, uluslararası ilişkilerde her zaman pürüzsüz bir ilişki olmayacağının altını çiziyor.
Suriye politikaları, Trump’ın Beyaz Saray’daki ilk döneminde Ankara-Washington ilişkilerini zorlayan başlıca faktörler arasında yer aldı. Washington, Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile iş birliği yaparken, Türkiye 2019’da bu güçlere karşı Barış Pınarı Harekatı’nı başlatmıştı. SDG, Türkiye’nin PKK’nın bir uzantısı olarak gördüğü ve ‘terörist’ olarak tanımladığı Halk Savunma Birlikleri (YPG) tarafından destekleniyor. Sinan Ülgen, ABD’nin 2015’ten beri uyguladığı bu politikanın Türkiye-ABD ilişkileri açısından en büyük sorun olarak nitelendiriyor. EDAM direktörü, Ankara’nın ikinci Trump döneminde Washington’ın Suriye politikasında bir değişiklik görmeyi umduğunu ekliyor. Tansi, Washington’ın SDG ve dayanışmasındaki askeri desteğini azaltabileceğini düşünüyor ama Pentagon’un durum konusunda temkinli bir yaklaşımı olduğuna dikkat çekiyor.
Siyaset Bilimci Soli Özel, İran’ın bölgedeki etkisinin azalması halinde Beşar Esad’ın Türkiye’ye daha olumlu yaklaşabileceğini belirtiyor. Özel, ABD’nin Suriye’den çekilmesi durumunda Türkiye ve ABD’nin Kürtlerin elde ettiği siyasi alanı daraltmak isteyeceğini ifade ediyor. Ayrıca, her iki ülke arasında bir anlaşma olasılığının bulunduğunu da ekliyor.
İsrail ve İran meselesi de Trump’ın ikinci döneminde önemli bir tartışma konusu olacak. Trump’ın İsrail’e ve Başbakan Binyamin Netanyahu’ya, Biden yönetiminden daha fazla destek vermesi bekleniyor. Deniz Tansi, Türkiye’nin İsrail ile ilişkilerinin bu durumdan olumsuz etkilenebileceğini düşünüyor ve Türkiye’nin bu konuda nasıl bir yol izleyeceğine dair endişelerini dile getiriyor. Washington merkezli Middle East Institute Türkiye Programı Direktörü Gönül Tol ise, İran ile yaşanan gerilimlerin Türkiye’yi zor durumda bırakabileceğini vurguluyor ve Türkiye’nin Hamas’a yönelik tutumunun Erdoğan ile Trump arasındaki ilişkilere gerginlik getirebileceğini belirtiyor.
Sinan Ülgen, ABD’nin İran konusunda izlenecek İsrail yanlısı bir politikanın bölgesel istikrarsızlığa yol açabileceği ihtimaline dikkat çekiyor. Trump, 4 Ekim’de yaptığı açıklamada, İsrail’in İran’ın nükleer tesislerine saldırması gerektiğini ifade etmişti. Ancak Deniz Tansi, Trump’ın başkanlık koltuğuna oturduktan sonra daha dengeli bir tutum sergileyebileceği öngörüsünde bulunuyor.
İkinci Trump döneminin Türkiye üzerindeki olası ekonomik etkileri de merak konusu. ABD, 2018’de yaşanan Rahip Brunson krizinin ardından Türkiye’ye yaptırımlar uygulamış, 2019’da Barış Pınarı Harekatı’nın hemen ardından Trump, Türkiye’nin sınırı aşması durumunda ekonomisini yok etme tehdidinde bulunmuştu. Sinan Ülgen, Trump’ın yeniden başa geçmesiyle ABD’nin daha tek taraflı ve korumacı bir ekonomik politika izleyebileceğini, bunun Türkiye’yi zor bir ekonomik duruma itebileceğini savunuyor. TEPAV analisti Selim Koru da Trump’ın ekonomik politikalarının Türkiye ekonomisini etkileyeceğini düşünüyor.
Gönül Tol, Türkiye ve ABD arasındaki ikili ticaretin güçlü olmadığını belirtiyor ancak Trump döneminde olası bir yeni ticaret savaşının Türkiye’yi olumsuz etkileyebileceğini söylüyor. Deniz Tansi, Trump’ın iktidara gelmesiyle birlikte Türkiye’nin BRICS grubuna üyelik başvurusunu erteleyeceğini öngörüyor.
Ukrayna savaşı da Trump’ın seçim vaatleri arasında yer alıyor. Sinan Ülgen, Türkiye’nin geçmişteki yüksek düzeyli siyasi ilişkileri sayesinde hem Trump ile hem de Putin ve Zelenski ile diplomatik bir rol oynayabileceğini ifade ediyor. Türkiye, 2022’de ‘Tahıl Koridoru’ olarak adlandırılan müzakerelere ev sahipliği yapmış ve bu anlaşma Temmuz 2022’de imzalanmıştı. Ancak Rusya, Temmuz 2023’te anlaşmadan çekildi.
Deniz Tansi, Trump’ın Ukrayna’ya askeri yardımı büyük ölçüde azaltmasını bekliyor ve savaşın sona ermesi için Türkiye’den kolaylaştırıcılık talep edebileceğini öne sürüyor.
Son olarak, Trump’ın NATO’ya karşı tutumunun Türkiye için nasıl bir seyir izleyeceği de merak konusu. Trump, daha önce NATO’yu eleştirerek müttefikleri savunma harcamalarını yapmamakla suçlamıştı. Sinan Ülgen, Trump’ın NATO’yu zayıflatabilecek bir politikayı benimsemesinin Türkiye için dezavantajlı olacağını düşünüyor.
Sonuç olarak, Trump’ın ikinci döneminin Türkiye-ABD ilişkilerini hangi yönde etkileyeceği ve iki ülkenin ortak çıkarlarının nasıl şekilleneceği önümüzdeki dönemde önemli soruları beraberinde getiriyor.