Başlık: Türkiye’de Protestolarla Gündeme Gelen Kathrin Gemisi Neden Tartışmalara Yol Açıyor?
Görsel Kaynağı: Getty Images Yazar: Mahmut Hamsici Kaynak: BBC Türkçe Zaman: 16 dakika önce
Alman kayıtlı kargo gemisi Kathrin, geçtiğimiz hafta Türkiye’de yoğun protestolarla karşılaştı. Bazı insan hakları kuruluşları ve Filistin destekçileri, bu geminin İsrail’in savunma sanayisine yönelik malzeme taşıdığı iddialarını gündeme getirdi. Bu sebeple, bir dizi ülke son aylarda geminin limanlarını kullanmasına izin vermedi. Türkiye hükümeti, geminin liman kullanma izni vermesi nedeniyle eleştirildi; ancak Ticaret Bakanı Ömer Bolat bu iddiaları reddetti.
Aktivistler Türkiye’yi neden İsrail’e petrol sevk etmekle suçladı? Enerji Bakanlığı bu iddialara nasıl yanıt verdi? Demir Kubbe: İsrail’in hava savunma sistemi hakkında ne biliniyor? Amsterdam’da yapılan, yasağa rağmen düzenlenen protestolarda, birçok Filistin yanlısı kişi gözaltına alındı.
Haberin bütünlüğü için: BBC Türkçe’nin inceleme yaptığı gemi takip uygulamaları, 13 Kasım Çarşamba sabahında Kathrin’in Yunanistan’ın Pire limanında olduğunu ve bir sonraki varış noktasının Çanakkale olduğunu gösteriyordu. Gün içerisinde bu güzergâhın Moldova’daki Giurgiulești limanı olarak değiştiği gözlemlendi.
Kathrin gemisi hakkında bilinenler: Kathrin gemisi, Almanya merkezli Lubeca Marine adlı şirkete ait. Şirketin web sitesinde, geminin Portekiz bandıralı olduğu belirtiliyor. Gemi takip sistemlerine göre, Kathrin Temmuz ayında Vietnam’ın Hai Phong limanından yola çıktı. Kısa bir süre sonra, geminin İsrail’in savunma sanayiine yönelik patlayıcı malzemeleri taşıdığı iddiaları gündeme geldi. Uluslararası Af Örgütü (Amnesty International), çeşitli ülkelerde geminin limanlara yaklaşmasına izin verilmemesi ve İsrail’e silah transferini kolaylaştırmaması çağrısında bulundu. Örgüt, geminin Gazze’de savaş suçlarına katkıda bulunma riski taşıdığını ifade etti.
Filistin için BDS (Birleşik Boykot, Yatırımların Geri Çekilmesi ve Yaptırımlar) hareketi de gemiyle ilgili açıklamalar yaptı. 31 Ağustos’ta Birleşmiş Milletler Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese, “Kathrin gemisinde bulunan sekiz konteynerin, İsrail tarafından Filistinlilere karşı kullanılan uçak bombalarının ve füzelerin temel bileşenleri olduğu” bilgisini paylaştı. Albanese, devletleri geminin limanlara yanaşmasını engellemeye davet etti.
Namibya, gemiye limanlarını kapattı. Bazı ülkeler bu süreçte gemiye limanlarını kullanma izni vermedi. Özellikle Namibya, geminin Walvis Körfezi limanına yanaşmasına izin vermeyerek bu durumu en sert şekilde karşılayan ülke oldu. Namibya Adalet Bakanı Yvonne Dausab, geminin “İsrail’e patlayıcı madde taşıdığı” için durdurulduğunu, bunun da Namibya’nın Filistin halkına olan desteği doğrultusunda yapıldığını belirtti. Dausab, “Namibya, İsrail’in savaş suçlarını ve işgalini desteklememe yükümlülüğüne uymaktadır” dedi.
Namibyalı insan hakları kuruluşları bu kararı olumlu karşıladı. Aralık ayında komşu Güney Afrika, İsrail’in Gazze’de Filistinlilere karşı soykırım iddialarıyla Uluslararası Adalet Divanı’nda dava açtı; bu dava hâlâ devam ediyor. İsrail, soykırım iddialarını “temelsiz” olduğunu belirterek reddetti.
Almanya’da bir grup insan hakları avukatı Ekim ayının sonunda gemiye karşı dava açtı. Avrupa Hukuki Destek Merkezi (AHDM), davayı “Kathrin’deki 150 metrik ton askeri sınıf patlayıcı sevkiyatını engellemek” amacıyla açtığını bildirdi. Merkez, “davanın Gazze’den üç Filistinli adına açıldığını” belirtti.
Reuters haber ajansına göre, geminin sahibi olan Lubeca Marine, geminin İsrail’de herhangi bir limana uğramayacağı açıklamasını yaptı ve yükün nerede boşaltıldığı hakkında detay vermedi. Şirket, tüm uluslararası düzenlemelere uygun hareket ettiklerini ifade etti.
AHDM, RDX sevkiyatının İsrail merkezli bir savunma şirketi olan Elbit Systems’e gönderildiğini belirtti. Avukat Ahmed Abed, “Kathrin’in İsrail’e gittiğini iddia etmedik, bu kargo Elbit Systems’e aittir” dedi.
Gemi takip sistemleri, Kathrin’in Mısır’ın İskenderiye limanına yanaştığını gösterdi. Yatırımların Geri Çekilmesi ve Yaptırımlar Hareketi (BDS), geminin Mısır’a uğradığını belirterek Kahire’yi eleştirdi; Mısırlı yetkililer ise bu iddiaları yalanladı.
Türkiye’de gerçekleşen protestolar, Kathrin gemisi Türkiye’ye girdiğinde başladı. Anadolu Gençlik Derneği (AGD) üyesi bir grup, 4 Kasım’da İstanbul Haydarpaşa Limanı’nda gösteri düzenledi ve geminin güvertesine girdi. Olaylar sonucunda 16 eylemci gözaltına alındı; Kocaeli, Bursa ve Balıkesir gibi illerde de protestolar devam etti.
Geminin Çanakkale’ye yönelmesi ile bu şehirde de protestolar düzenlendi. Türkiye Komünist Partisi üyeleri, geminin giriş izninin iptali talebiyle yürüyüş yaptı. BDS Türkiye, Türk hükümetine geminin Türk karasularından çıkarılması yönünde çağrıda bulundu. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Murat Emir ise konuyu meclise taşıyarak, geminin Türk karasularında bulunmasını eleştirdi.
Yetkililerden gelen resmi açıklama Ticaret Bakanı Ömer Bolat’tan geldi. Bolat, 12 Kasım’da yaptığı açıklamada geminin Haydarpaşa Limanı’na ekipman getirdiğini, Antalya ve İzmit’ten ayrıldığını belirtti. Eleştirilen durumlar hakkında, “Filistin gibi bir milli meselede iktidar ve muhalefet birlikte hareket etmelidir” ifadesini kullandı. BBC Türkçe, Ticaret Bakanlığı’yla iletişime geçerek ek bilgiler talep etti.
13 Kasım Çarşamba günü, geminin gün içerisinde Yunanistan’daki Pire limanından ayrıldığı ve Moldova’daki Giurgiulești limanına doğru yöneldiği bilgisi verildi.