Başlık: Trafik Kazaları, Pandemi ve Ekonomik Krizlere Rağmen En Büyüt Endişe
Saygın araştırma kuruluşu Gallup’un gerçekleştirdiği ve 15 Kasım’da yayımlanan Lloyd’s Register Foundation Dünya Risk Anketi, dünya genelindeki insanların güvenlik algılarını incelemek amacıyla yapılmıştır. Ankete katılanların verdiği yanıtlar, insanlığın en büyük kaygısının hâlâ trafik kazaları olduğunu ortaya koymaktadır. Anket kapsamında, katılımcılara günlük yaşamlarında güvenliklerini tehdit eden en önemli risk hakkında soru sorulduğunda, en yaygın yanıt yine trafik kazaları oldu. Ayrıca, sorularda belirli yedi risk arasından hangisinin daha fazla endişe kaynağı olduğu soruldu. Verilen yanıtlar, trafik kazalarının diğer tüm risklerin üzerinde bir kaygı kaynağı olduğunu göstermektedir. Katılımcı yetişkinlerin yüzde 76’sı, bir trafik kazasında zarar görme konusunda ya ciddi ya da belli bir ölçüde endişe taşıdığını ifade etti. Bu oran, şiddetli hava olayları, suç, gıda güvenliği, ruh sağlığı sorunları, iş güvencesi ve içme suyu gibi diğer riskler karşısında daha yüksek bir seviyededir.
Trafik kazaları, küresel kaygıların başında gelmektedir. 2023 yılında yapılan araştırmalara göre dünya genelinde yetişkinlerin yüzde 16’sı trafik kazalarını hayatlarındaki en büyük güvenlik riski olarak tanımlamıştır. Suç ve şiddet (yüzde 13) ile kişisel sağlık sorunları (yüzde 11) gibi diğer riskler, trafik kazalarının ardında yer almaktadır. İlginç bir nokta ise, bu oranların önceki yıllarla genel olarak tutarlı olduğudur: 2021’de trafik kazalarını en büyük risk olarak görenlerin oranı yüzde 13, 2019’da ise yüzde 16 olarak belirlenmiştir. Ancak, bu algı ülkeler arasında oldukça farklılık göstermektedir. Örneğin, Türkiye’de trafik kazalarını en büyük risk olarak görenlerin oranı sadece yüzde 7 seviyesindedir. Türk halkı, kişisel sağlık sorunları ve ekonomik zorlukları en büyük tehditler olarak değerlendirmektedir. Her iki risk, Türkiye’deki katılımcıların yüzde 16’sı tarafından en kritik güvenlik riski olarak belirtilmiştir.
Gelir Seviyesine Göre Farklılaşan Risk Algısı Trafik kazalarıyla ilgili endişeler, gelir düzeyine göre de değişkenlik göstermektedir. Yüksek gelirli ülkelerde yaşayan bireyler, bu riski düşük gelirli ülkelerde yaşayanlara göre çok daha ciddi bir tehdit olarak algılamaktadır. Araştırma sonuçlarına göre, yüksek gelirli ekonomilerde yaşayanların yüzde 21’i trafik kazalarını en büyük güvenlik riski olarak görürken, bu oran düşük gelirli ülkelerde yalnızca yüzde 9’dur. Bununla birlikte, yüksek gelirli ülkelerde trafik kazalarında yaşamını kaybetme riski, düşük gelirli ülkelere kıyasla daha düşüktür.
Trafik Kazaları Hayatın Bir Gerçeği Olarak Kabullenilmemeli Lloyd’s Register Foundation’ın direktörlerinden Nancy Hey, bu araştırma bulgularını değerlendirirken şunları söyledi: “2019’dan bu yana düzenlenen Dünya Risk Anketi boyunca trafik kazaları, her yıl insanların en büyük güvenlik endişesi olmaya devam ediyor. Kovid-19 pandemisi, jeopolitik gerginlikler, ekonomik krizler ve yaşam maliyetindeki artış gibi küresel sarsıntılara rağmen, insanlar hâlâ günlük ulaşımlarındaki riskleri en büyük tehdit olarak hissetmektedir. Ancak, toplumlar trafik kazalarını hayatın kaçınılmaz bir gerçeği olarak kabullenmemelidir. Kamuoyunda bu konuda güçlü bir baskı olmasa bile, politika yapıcıların proaktif adımlar atması gerekmektedir. Bu rapor, insanların daha güvenli hissetmelerine yönelik politikaların oluşturulmasında önemli bir rehber olmalıdır.”
Küresel Ölçekte Farkındalık ve Eylem Çağrısı Dünya Risk Anketi’nin bulguları, trafik kazalarının sadece bireyler için değil, toplumlar için de kritik bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Yüksek gelirli ülkelerdeki risk algısının daha yüksek olması, o ülkelerdeki farkındalık ve kamu politikalarının önemini vurgularken, düşük gelirli ülkelerde ise kazaların doğrudan etkisinin çok daha fazla olduğu gerçeği dikkat çekmektedir.