Orijinal Başlık: Gisele Pelicot’a yönelik toplu tecavüz davası: Babasına ‘Köpek gibi yalnız öleceksin’ diye seslendi
Kaynak, CHRISTOPHE SIMON/AFP Yazan, Laura Gozzi Unvan, Avignon, Fransa 21 Kasım 2024 Fransa’da gerçekleşen toplu tecavüz davasının son duruşmasında, zanlı Dominique Pelicot’un kızı Caroline, mahkeme salonunun bir köşesinden babasına “köpek gibi yalnız öleceğini” haykırarak gerilimi artırdı. 45 yaşındaki Caroline Darian, davada birçok kez, kendi yarı çıplak fotoğraflarının babasının dizüstü bilgisayarında bulunduğundan haberdar olduğunu belirterek babasının da tacize uğradığına inandığını anlattı. Dominique Pelicot, kızı hakkındaki taciz iddialarını reddederken, eşi Gisele’i on yıl boyunca uyuşturup, internet üzerinden bulduğu erkekleri eşine tecavüze zorladığı suçlamasını kabul etti. Dominique Pelicot, diğer 50 erkekle birlikte Eylül ayından bu yana yargılanıyor ve davada kararın 20 Aralık’ta açıklanması bekleniyor.
Fransa’daki bu toplu tecavüz davasında Gisele Pelicot’un ifadesi: ‘Utanması gereken biz değiliz, onlar’ 23 Ekim 2024 Gisele Pelicot davası: Toplu tecavüz skandalıyla anılan bir Fransız kasabası ve ülkede mücadeleyi simgeleyen bir kadın 11 Eylül 2024 Avignon’da görülen davanın duygusal gününde, Gisele Pelicot’un avukatları son sözlerini sundular, davanın tarihi önemini vurguladılar ve toplu tecavüz davasında isminin gizli kalmasından vazgeçen müvekkillerinin cesaretine dikkat çektiler.
Kızı Caroline, babasının sürekli yalanlarına karşı duyduğu öfkeyi dile getirdi. Caroline, birkaç gün önce, duygusal bir sesle, babasının bilgisayarındaki fotoğrafları ilk gösterdiğinde yaşamının “durduğunu” ifade etti. Dominique Pelicot Çarşamba günü son kez söz alırken, kızıyla iletişim kurma fırsatı buldu. Pelicot, hala Caroline’ın desteğini umduğunu belirtti. Cam kafesin arkasında otururken, “Bazıları gülebilir ama o benim kızım ve keşke ona bakabilseydim. Onu böyle görmek acı veriyor” dedi. “Onu görmek, onunla konuşmak isterdim” diye ekledi.
Caroline bu sözlere karşılık vererek, “Seni asla görmeyeceğim. Köpek gibi yalnız öleceksin” diye bağırdı. Pelicot buna, “Hepimiz yalnız öleceğiz” olarak yanıt verdi. Caroline ise, “Özellikle sen” şeklinde karşılık verdi. Yıllarca sevgi dolu ve yakın bir ilişki yaşayan baba-kız arasındaki bu son konuşma kamuoyunun dikkatini çekti. Pelicot, kızıyla ilgilenmek ve onu rahatlatmak için hastaneye gittiğinden söz etti ve genç kızlık anılarını paylaştı. Dominique Pelicot, kızı artık onu sevmeyi bıraktığında bile sevmeye devam ettiğini söylediğinde, Caroline sessizce gözyaşlarını sildi fakat yanıt vermedi. Daha sonra, duruşmanın sona ermesiyle birlikte babasının oturduğu cam kafese gelerek, “Gerçeği anlatmak için iki ayın vardı” diye bağırdı.
Pelicot, sorgu sırasında bir seks bağımlısı olduğunu ve Kasım 2020’de polis olayın ortaya çıkmasından sonra “üzerinden büyük bir yük kalktığını” ifade etti. Eşine karşı işlediği suçların aşağılık kompleksinden ve 1980’lerde yaşadığı aldatmanın intikamını alma isteğinden kaynaklandığını reddetti. Pelicot’un ifadesinin ardından, Gisele Pelicot’un avukat ekibi kapanış konuşmalarını yaptı. Diğer 50 erkeğin avukatları da haftaya kapanış konuşmalarını gerçekleştirecekler. Avukatların, müvekillerinin Gisele’in bilinçsiz halde olduğunu fark etmediklerinden ve bu nedenle ona tecavüz ettiklerini ifade etmeleri bekleniyor.
Avukatlar Antoine Camus ve Stephane Babonneau, üç saatten uzun bir süre boyunca, Dominique Pelicot’un işlediği suçların korkunç hikayesini anlatırken, anlatımlarını edebi referanslarla zenginleştirdiler. Camus, “Herkes kendi seviyesinde bu canavarlığa katkıda bulundu ve bir kadının yaşadığı dehşetin sürmesine göz yumdular” dedi. Yargıçlardan, Gisele Pelicot ve ailesinin çektiği acıların boyutunu yansıtan cezalar vermelerini talep ettiler. Camus, davanın öneminin farkında olduklarını ifade ederek, “Dava tarihi bir öneme sahip çünkü bunu acilen istiyoruz ve buna ihtiyaç duyuyoruz” şeklinde konuştu.
Avukat, özgür irade kavramı üzerinde durarak savunmanın, Pelicot’a tecavüz eden birçok erkeğin tehdit, manipülasyon veya aldatma nedeniyle bunu yaptıkları argümanını reddetti. “Manipülasyon hipnoz değildir” diyen Camus, zanlıların hepsinin Pelicot’un başka erkeklerle birlikte olduğunu bildiklerinin de yargıçlar tarafından dikkate alınmasını istedi. Camus, “Bu dehşetin evine gelen herkes, kendinden önce gelenler olduğunu ve sonra da geleceğini biliyordu” dedi.
Kocasının suçlarının açığa çıkmasından sonra, Gisele Pelicot’un hayatının nasıl altüst olduğunu da dile getirdiler. Stéphane Babonneau, davaya kadar küçük bir köyde kızlık soyadıyla yaşayan Pelicot’un, isminin gizli kalma hakkından vazgeçmesinin nedenini anlattı. Babonneau, Fransız medyasının Pelicot davasını takma isimlerle ele almaya başladığında, Gisele’de bir isyan duygusunun belirdiğini söyledi. “Hayatını geri almaya karar verdi. Artık utanç, hedef değiştirmek zorundaydı” dedi. Avukat, müvekkilinin saklanmaktan vazgeçme iradesinin uyanmasının nedeninin yanlış bir şey yapmadığını bilmesi olduğunu ifade etti.
Davanın ayrıntıları ve cinsel saldırılara dair görüntülerin, tecavüz gerçeğini ifşa etmede yardımcı olacağını düşündü. Babonneau, “Hikayesinin işe yaraması ve diğer kadınlara yardımcı olabilmesi için yıllarca kendini gizleme hakkını elinden alması gerektiğini anladı. Her zaman, Mazan tecavüzlerinin kurbanı olacağını kabul etmek zorundaydı” dedi. Daha sonra, yargıçlardan bazı zanlıların “hata” yaptıkları ve Pelicot’a istemeden ya da cehalet sebebiyle tecavüz ettikleri savunmalarını kabul etmemelerini talep etti. “Hata yapma hakkını kabul ederseniz, yarın başka bir erkek, bir kadın kendisine ‘hayır’ dediğinde, onu ‘evet’ olarak anladığını söylemesine kim engel olacak?” “Sizden, toplumu tehlikeye atan ve Gisele Pelicot’un tekrar görülme riskini artıran bir hata yapma hakkını reddetmenizi istiyorum.” Babonneau, Pelicot’u överek sözlerini sonlandırdı ve davanın gelecek kuşaklara bir “miras” olacağını belirtti. “Gisele Pelicot ismini duyacaklar, cesaretini ve ödediği bedeli takdir edecekler” diyerek Gisele’ye dönerek, “Siz görevlerinizi yerine getirdiniz. Hatta sizden beklenenin ötesine geçtiniz” dedi. “Şimdi, hiç seçmediğiniz bu mücadeleyi devam ettirmeleri için meşaleyi başkalarına devredin.” Bu esnada, sağında oturan Gisele Pelicot ise gözyaşlarını silerek durumu izledi.
