Başlık: Ukrayna’nın İki Büyük Sorunu: Rusya’nın İlerleyişi ve Trump’ın Geri Dönüşü
Kaynak: BBC/Joe Phua Yazan: Paul Adams Ünvan: Diplomasi Muhabiri Bildirdiği Yer: Dnipro, Ukrayna Tarih: 22 Kasım 2024
Rus ordusunun Ukrayna’nın doğusunda yavaş yavaş ilerlemesi, geride acı çeken bir insan grubuna yol açıyor. Washington’daki yönetim değişiminin yaklaşmasıyla birlikte, iki kritik mevzu ile yüz yüze: Rus ilerleyişi nasıl durdurulacak ve Donald Trump yönetimine nasıl hazırlanılacak? 100 kilometre uzaklıktaki Pavlorhrad’da bulunan bir sığınakta, sürekli olarak Rusların ele geçirdiği köylerden kaçan insanlar yer alıyor. 31 yaşındaki Anastasiia Bolvihina, iki oğlu ile buradadır. Ailenin kedisi, kuşatma altındaki Povrosk kentinin yakınındaki Uspenivka köyünden getirdikleri birkaç eşyanın üzerine uzanmış durumda. Aile, evlerini mümkün olduğunca uzun süre korumaya çalıştı. Ancak etraftaki patlamalar, dükkânların kapanması ve yolların bir bir kesilmesi sonucunda, en sonunda kaçınılmaz sona teslim oldular. Birkaç çantaya eşyalarını yerleştirip kapılarını kilitleyerek evlerini terk ettiler.
Anastasiia, ”Savaşın bizi atlayıp yakında sona ereceğini umuyorduk” diyor. Şu anda elektrik ve internet olmadan geçirdikleri iki ayın ardından, dizüstü bilgisayarının önünde haberleri takip ediyor. ABD’deki siyasi değişim hakkında sorduğumda, ”Daha iyiye gideceğini ve savaşın sona ereceğini umuyoruz” yanıtını veriyor. ”Umarım yeni başkan mevcut olandan daha iyi olur.” Tek ısıtmalı bir elektrik sobası ile ısınan, loş ışıklı bitişik salonda, evlerini terk etmek zorunda kalan yaşlılarla gönüllüler ilgileniyor. Tükenmiş insanların kamp yataklarında oturduğu ya da uzandığı bir sefalet manzarası var. 83 yaşındaki Katerina Klimko, Rusların yaklaşmakta olduğu Kurakhove kasabasının yakınında yeni gelenlerden biri. Evinin içindeki her şeyle birlikte nasıl yandığına dair gözyaşları döküyor. İlerleyen Rus ordusu için, ”Bizi çok bombaladılar. Sanki kıyamet günü gibiydi” diyor. Ukrayna’nın hala kazanıp kazanamayacağı sorusuna ise için için derin bir iç geçirerek, ”Sadece Tanrı bilir. Duyduklarım kalbimi acıtıyor. O kadar çok bombalandık ve orada çok insan öldü ki” cevabını veriyor.
Rusya, Dnipro’ya büyük bir balistik füze saldırısı düzenledi. Patlama kentteki herkes tarafından hissedildi. Biden yönetiminin Atacms füzelerinin ve kara mayınlarının kullanılması yönündeki kararlarının, Ukrayna’nın elindeki toprakları korumasına yardımcı olmayı amaçladığı açık. Hem kendi topraklarını hem de Rusya’nın Kursk bölgesinde ele geçirdiği alanları korumak için. Donald Trump, bu meseleleri ele almayı seçerse, bu konular gelecek yılki müzakerelerde masaya gelebilir. Seçilen ABD Başkanı, savaşı 24 saat içinde sona erdireceğine dair vaadinin yanı sıra, şimdiye kadar savaşı nasıl sona erdireceğine dair çok az ipucu verdi. Ukraynalı politikacılar, özellikle Cumhurbaşkanı Zelenskiy, Trump’ın ne yapacağını görmek için bekliyor gibi görünüyor. Eski Ukrayna Dışişleri Bakanı Dmitro Kuleba, ”Bence çok akıllıca bir yaklaşım benimsedi. Net takvimler belirleyip, ayrıntıları atlayarak” diyor. Trump’ın, Vladimir Putin’e karşı duyduğu hayranlıkla tanınmasına rağmen, Kuleba, insanların Trump’ı fazla hafife aldığını vurguluyor. Kuleba, ”O kişinin kafasında daha büyük bir resim var ve bu işin sadece basit bir pazarlık olmadığından eminim” diyor.
Washington’da yeni yönetim kadrosu toplanırken ve Trump’ın politikalarının nasıl netleşeceği tartışılırken, eski Dışişleri Bakanı, güçlü bir unsurun belirleyici olacağına inanıyor. ”Başkan Trump’ın motivasyonu kesinlikle tek bir hedefe odaklanacak; kendi gücünü ve liderliğini, selefi tarafından çözülemeyen sorunları kendisinin çözebileceğini göstermek olacaktır.” Kuleba, güç gösterisinin iki tarafa da baskı yapacağına inanıyor ve Ukrayna’nın geri adım atmasının söz konusu olmadığına vurgu yapıyor.
Kuleba, ”Afganistan’ın çöküşü Biden yönetiminin dış politika itibarı açısından büyük bir hasar verdi. Eğer böyle bir senaryo Trump tarafından hayata geçirilirse, Ukrayna da onun Afganistan’ı olacak ve benzer sonuçlar doğuracaktır. Trump’ın böyle bir şeyi istemediğini sanmıyorum” dedi. Ukrayna lideri Zelenskiy, geçtiğimiz hafta sonunda, Kiev’in 2025 yılında savaşı ”diplomatik yollarla” sonlandırmak istediğini belirtmişti. Trump’ın Beyaz Saray’da bulunmasının, çatışmanın daha hızlı bir şekilde sona ereceğini de eklemişti. Bu, Zelenskiy’nin tipik bir tavrıydı; yarı övgü, yarı meydan okuma niteliğinde. Rus işgali nedeniyle en çok zarar görenler için bu durum, ne olursa olsun barışın yakında sağlanması gerektikçe, daha fazla ödün vermek anlamına gelse bile.
Dnipro’daki yaralı askerler, ülkenin pek çok protez merkezlerinden birinden çıkmakta. 27 yaşındaki Demian Dudliya, 18 ay önce bir füze saldırısında bir bacağını kaybetti. Savaş konusunda kötümser. ”Bana kalırsa büyük ihtimalle Donetsk, Luhansk ve Kırım bölgeleri bizden alınacak. Onları buradan çıkartabileceğimize pek inanmıyorum. Ne askerimiz ne de yeterli silahımız var” diyor.
Kamuoyu yoklamaları karmaşık bir tablo çizerken, giderek daha fazla sayıda Ukraynalı savaşın yakında sona ermesini arzuluyor. Özellikle, siren seslerinin günlük olarak duyulduğu ülkenin doğusunda. Büyüyen bir azınlık, barış adına toprak vermeye hazır olduklarını ifade ediyor. 28 yaşındaki Andri Petrenko’ya Donald Trump göreve başladığında ne beklediğini sorduğumda, ”Bence savaş sona erecek” diyor. Üç ay önce bacağını kaybeden Andri’ye protezi takılıyor. ”Ya bir anlaşma yapıp 1991 sınırlarına geri dönecekler ya da toprak verilecek. En önemlisi, savaşın bitmesi ve insanların ölmemesi.”