Tüm bakım ve tedaviye rağmen koyu göz halkaları geçmiyorsa, muhtemelen genetiğinizi suçlayabilirsiniz. Ancak göz altı bölgesi cildimizin en ince bölgelerinden biridir ve cilt bakımının en çok ihmal edildiği bölgedir. Düzenli göz altı bakımı, hem koyu halkaların hem de kabarık gözlerin anahtarıdır.
Koyu halkalarınızı azaltmanın en kolay yollarından biri, özellikle yüzünüzün o bölgesinde daha fazla pigment fark ederseniz, yani cilt tonunuz olduğundan daha koyuysa güneş kremi uygulamaya başlamaktır.
Güneş hasarını tersine çevirmek ve pigmentasyonu azaltmak için; C vitamini, kojik asit ve meyan özü gibi aydınlatıcı maddeler içeren ürünleri kullanabilirsiniz. Ürünü uyurken emmek için sabah ve akşam uygulayın. Ve bakımınızı tamamlamak için iyi bir güneş koruyucuya yatırım yapın.
GECE RUTİNİNİZİ YENİLEYİN”
Basit yaşam tarzı değişiklikleri, koyu halkaların görünümünde büyük bir fark yaratabilir. İlk olarak, yüzünüzün o bölgesine kan akışını azaltmak için daha yüksek uyumaya başlayabilirsiniz, sadece ikinci bir yastık bile işe yarayacaktır. Daha fazla dinlenmek, özellikle sağlıklı bir hidrasyon seviyesi ile birleştirildiğinde koyu halkaları azaltmaya yardımcı olabilir. Susuz kaldığınızda, vücudunuz göz altı şişkinliğine katkıda bulunabilecek tüm sıvıyı tutmaya çalışır.
Göz altı şişkinliğini azaltmak için yapılan erken değişiklikler arasında süt ürünlerini kesmek, alerjiler için antihistaminikler almak ve hatta iltihabı azaltmak için bölgeye zerdeçal özü koymak yer alır. Ancak klasik bir çare hala harikalar yaratabilir: soğuk bir kaşık kullanmak. Dondurucudan çıkar çıkmaz iki temiz, soğuk kaşık kullanmak, göz altı şişliklerinizde anında fark yaratabilir. Soğuk akış, vücudun doğal drenaj sürecini başlatırken sıvı tutulmasını azaltmaya yardımcı olur. Bu uygulamalarla sabah ilk iş kapatıcıya koşmak zorunda kalmayacaksınız.
Elif ÇELİK
.
