Orijinal Başlık: Türkiye – ABD Görüşmelerinden Suriye için Hangi Sonuçlar Çıktı?
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Esad yönetiminin devrilmesinin ardından Suriye konusunu görüşmek üzere Ankara’ya geldi. Blinken, Esenboğa Havalimanı’nda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya geldikten sonra, 13 Aralık Cuma sabah saatlerinde Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile de buluştu. Görüşmelerde Türk ve Amerikalı yetkililer, Suriye’nin geleceğinin belirlenmesinde nasıl bir rol üstleneceklerini tartıştılar ve istikrarlı bir Suriye görme konusundaki genel uzlaşılarını dile getirdiler. Ancak IŞİD ile mücadele konusundaki görüş ayrılıkları devam etmekte. ABD, Suriye’deki gelişmelerin IŞİD ile mücadelenin engellenmemesi gerektiğini vurgularken, Türkiye’nin Suriye’deki Halk Savunma Birlikleri’ne (YPG) yönelik askeri operasyonlarından rahatsızlık duyduklarını ifade ediyor.
Görüşmeler sırasında Fidan, Suriye’de arzuladıkları istikrar dışında ülkenin geleceğiyle ilgili detaylı bir değerlendirme yapmadı. Blinken ise Suriye halkının daha parlak bir gelecek için fırsatları değerlendirmeye çalıştığını kaydederken, azınlıklar ve kadın hakları konularının önemine dikkat çekti. Amerikalı diplomat, Esad sonrası dönemde nasıl bir Suriye görmek istediklerine dair Fidan ile genel bir mutabakata varıldığını aktardı.
Daha fazla konuşulan konulardan biri de ABD’nin Suriye’nin kuzey ve doğu bölgelerindeki IŞİD ile mücadelesinde ana destekleyici olarak YPG’nin dahil olduğu Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ile sürdürdüğü işbirliğiydi. Türkiye, YPG’yi “terör örgütü” olarak tanımlamakta ve bu grubun IŞİD ile mücadelenin yerine kendi özerk yapısını kurmak niyetinde olduğunu öne sürüyor. Blinken, Ankara’daki görüşmeler öncesi verdiği mesajında, Türkiye’nin PKK ve terörizm kaynaklı tehditlerle karşı karşıya olduğunu belirtmiş fakat Suriye içindeki yeni çatışmaların IŞİD’in yeniden canlanmasına zemin hazırlamaması gerektiğini vurgulamıştı. Erdoğan ve Blinken görüşmesinin ardından yapılan açıklamada, Erdoğan’ın Türkiye’nin yaklaşımını yinelediği ifade edildi. Erdoğan’ın PKK’nın Suriye’deki mevcut durumu lehine çevirmesine ve IŞİD ile mücadelede zayıflık oluşmasına müsaade etmeyeceği belirtildi.
Öte yandan, Blinken Türkiye ziyaretinin ardından Ürdün’e geçti ve burada yaptığı açıklamada, ABD’nin Esad rejiminin devrilmesinden sonra Suriye’yi kontrol eden HTŞ ile “doğrudan temas” kurduğunu söyledi. Bu ifade, HTŞ’nin ABD’nin “terör örgütü” listesinde yer almasına rağmen böyle bir iletişimin sürdürülmesine dair ilk resmi durum olarak kaydedildi. Blinken, Amerikalı gazeteci Austin Tice’ın durumu hakkında temaslarının devam ettiğini ayrıca duyurdu.
Aynı zamanda, Arap Birliği’nin oluşturduğu Arap Bakanlar Temas Komitesi, Suriye konulu ilk uluslararası toplantısını Ürdün’ün Akabe kentinde gerçekleştirdi. Bu toplantıya Ürdün, Suudi Arabistan, Irak, Lübnan, Mısır ve Arap Birliği Genel Sekreteri katılırken, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Katar, ABD, Türkiye ile BM Suriye Temsilcisi de yer aldı. Yetkililer, ülkede barışçıl bir geçiş sürecinin desteklenmesi hususunda anlaştı ve Ürdün Dışişleri Bakanı, bölgesel güçlerin “kaosa sürüklenilmesini” istemediklerini vurguladı. Toplantı sonrası yayımlanan ortak bildiride, azınlık haklarına saygılı ve “terörist gruplara” yer vermeyen kapsayıcı bir Suriye hükümeti önerildi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, mevcut Suriye kurumlarının korunması ve reform edilmesi gerektiğini söyledi. Reuters haber ajansına göre, Fidan, “Terörün geçiş dönemini kötüye kullanmasına asla izin vermemeliyiz. Çabalarımızı koordine etmeli ve geçmişten ders almalıyız.” dedi. Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin, Suriye’nin Orta Doğu ve ötesinde paylaşılan geleceği hakkında endişelerini aktardı ve Kaddafi’nin devrinin ardından yaşanan kaosa dikkat çekerek, bölgesel aktörlerin başka bir Libya ile karşılaşmak istemediğini belirtti. Akabe’deki toplantıya HTŞ katılmadı; bu örgüt, BM, ABD ve Türkiye’nin yanı sıra birçok ülke tarafından da “terör örgütü” olarak sınıflandırılıyor.