Başlık: Trump: Suriye’deki Belirsizlik ve Türkiye’nin Rolü
Kaynak: Getty Images 20 Ocak’ta başkanlık koltuğuna oturacak olan Donald Trump, Suriye’de Beşar Esad hükümetini devirmeye çalışan muhaliflerin arkasında duran Türkiye’nin, bu süreçteki rolünün çok önemli olduğunu ifade etti. Florida’nın Palm Beach kentinde yaptığı basın toplantısında, Türkiye’nin uluslararası arenada Suriye’ye yönelik etkisinin büyük olduğunu söyledi. Trump, ‘Türkiye, isyancılara verdiği destekle çok sayıda can kaybı olmadan bir devrim gerçekleştirdi.’ dedi.
Trump, Suriye’deki mevcut belirsizlikleri dile getirerek, ‘Suriye’nin anahtarı Türkiye’nin elinde olacak.’ ifadesini kullandı. Esad’ın 8 Aralık’ta devrilmesinden sonra ABD ve Türkiye’nin yürüttüğü müzakereler, IŞİD’in Suriye’deki varlığının engellenmesi üzerinde yoğunlaştı. ABD, Suriye’nin doğusunda yaklaşık 900 asker bulunduruyor. Bir soruya yanıt olarak Trump, Türk ordusunun gücüne vurgu yaparak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la olan ilişkisini ön plana çıkardı.
Trump, ‘Erdoğan, iyi anlaştığım bir kişi. Çok güçlü ve etkili bir ordu kurdu.’ diyerek Türkiye’nin savaşla yıpranmamış askeri gücünü övdü. Ayrıca, Esad’ı deviren güçlerin Türkiye tarafından yönlendirildiğini belirtti ve bunun büyük bir sorun oluşturmadığını ifade etti.
Kaynak: Getty Images Blinken’ın Ankara Ziyareti
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Esad yönetiminin düşürülmesi sonrası Suriye konusunu görüşmek üzere 12 Aralık’ta Ankara’ya gitti. Havalimanında Cumhurbaşkanı Erdoğan’la görüşen Blinken, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’la da bir araya gelerek Suriye’nin geleceğini değerlendirip işbirliği yollarını konuştular. Görüşmelerde, Türk ve Amerikalı yetkililer Suriye’nin geleceği hakkında ortak bir vizyon belirlemenin çalışmalarını yaptılar.
Ancak taraflar, IŞİD’le mücadele konusunda bazı görüş ayrılıkları yaşadıklarını da belirttiler. ABD, Suriye’deki gelişmelerin IŞİD’le yürütülen savaşı olumsuz etkilememesi gerektiğini vurgularken, Türkiye, ‘terörle mücadele’ konusundaki kararlılığını dile getirdi.
Suriye’de nasıl bir düzen kurulacağına dair tartışmalar sürmekteyken, Blinken ve Fidan bu konudaki ilk görüşmelerinin, gelecekteki rol dağılımlarına yönelik olduğunu açıkladılar. Ancak Blinken’ın, Biden yönetiminin 20 Ocak 2025’te Trump’a devredeceği görev nedeniyle, Ankara’daki müzakerelerin öneminin azalabileceğine de dikkat çekildi. Fidan, Blinken’in ziyaretinin muhtemelen onun görev süresindeki son Ankara ziyareti olabileceğini belirtti.
Kaynak: Getty Images Fidan Suriye konusunda genel bir istikrar beklentisinde olduklarını belirtmesine rağmen, ülkenin geleceğine yönelik somut bir plan sunmaktan kaçındı. Blinken ise Suriye halkının daha iyi bir gelecek için fırsatlardan yararlanmasına yardımcı olmayı amaçladıklarını ifade etti ve azınlık hakları gibi konuların da önemini vurguladı.
Esad sonrası dönemde ABD’nin Suriye politikası ne olacak? Özellikle IŞİD’le olan mücadelenin yönü nasıl belirlenecek? Blinken’ın Erdoğan ve Fidan’la yaptığı görüşmelerde, ABD’nin YPG’yle olan ortaklığına dair bilgi alışverişinde bulundu. Türkiye, YPG’yi ‘terör örgütü’ olarak tanımlıyor ve bu yapının Suriye’deki kendine özgü bir oluşum kurma çabasında olduğunu savunuyor. Blinken, Türkiye’nin terörizmle mücadelede karşılaştığı tehditleri kabul ederken, Suriye içindeki yeni çatışmaların IŞİD’in yeniden güçlenmesine yol açmaması için dikkatli olunması gerektiğinin altını çizdi.
Erdoğan ve Blinken görüşmesinin ardından yapılan açıklamada, Türkiye’nin tutumunu yinelediği belirtildi. Erdoğan, PKK’nın Suriye’deki durumdan yararlanmasına ve IŞİD’le mücadelede zafiyet oluşmasına izin vermeyeceklerini vurguladı. Ankara ve Washington, Suriye’nin kuzeyindeki IŞİD’le mücadele ve YPG’nin rolü konularında işbirliği sağlamak için sıkıntıları gidermeye yönelik çalışmalara devam edecek.
Blinken, Türkiye ziyaretinin ardından Ürdün’e geçerek burada, ABD’nin Esad rejimi sonrası Suriye’nin kontrolünü sağlayan HTŞ ile ‘doğrudan temas’ kurduğunu açıkladı. Bu, HTŞ ile ABD’nin resmi iletişim kurduğuna dair ilk bildirime işaret etmektedir. Blinken, Amerikalı gazeteci Austin Tice’ın durumu hakkında temas kurduklarını belirtti.
Arap Birliği bünyesindeki Arap Bakanlar Temas Komitesi, Suriye meselesini ele alan ilk uluslararası toplantısını Ürdün’ün Akabe şehrinde gerçekleştirdi. Komitede Ürdün’ün yanı sıra Suudi Arabistan, Irak, Lübnan, Mısır ve Arap Birliği Genel Sekreteri yer aldı. Ayrıca, toplantıya ABD, Türkiye ve AB’nin dış politika ve güvenlikten sorumlu yetkilileri katıldılar.
Toplantının sonunda, azınlık haklarına saygılı ve ‘terörist gruplara’ yer vermeyen kapsamlı bir Suriye hükümeti çağrısında bulunuldu. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, mevcut Suriye kurumlarının korunup reform edilmesi gerektiğini ifade etti. Reuters’a göre Fidan, ‘Terörün geçiş dönemini istismar etmesine asla müsaade etmemeliyiz.’ dedi. Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin, Suriye’nin uluslararası geleceği hakkında endişelerini dile getirdi ve bölgesel aktörlerin yeni bir Libya krizini görmek istemediğini belirtti.
Akabe’deki toplantıya HTŞ katılmadı; çünkü bu örgüt, ABD ve Türkiye dahil birçok ülke tarafından ‘terör örgütü’ olarak tanımlanmaktadır.