Orijinal Başlık: Suriyeli muhalif lider yorumladı: SMO, HTŞ’ye nasıl bakıyor? Kobani operasyonu gündemde mi?
Yazan: BBC Türkçe, İstanbull, 18 Aralık 2024, 11:44 +03 (Güncelleme: 18 Aralık 2024, 11:48 +03)
Suriye Geçici Hükümeti’nin Başkanı Abdurrahman Mustafa, “Suriye’de iktidarın değişmesinin ardından Heyet Tahrir eş-Şam örgütünün faaliyetlerinin olumlu olduğunu, ancak bazı kaygılarının da bulunduğunu” ifade etti. BBC Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Mustafa, “Diktatörden başka bir diktatöre geçiş olmamalı” diyerek, “Bir geçiş hükümetinin kurulması, yeni bir anayasanın hazırlanması ve referanduma sunulması ile adil seçimlerin yapılmasının şart olduğunu” vurguladı. Kendi organizasyonları olan Suriye Milli Ordusu (SMO) mensuplarının uygun koşullar oluştuğunda silah bırakabileceğini söyleyen Mustafa, mevcut durumda “terörle mücadelenin sürdüğünü” vurguladı. Kobani veya Ayn al-Arab bölgesine olası bir operasyonu “Koşullar uygun olursa elbette” diye değerlendirdi. Türkiye’deki Suriyelilerin geri dönüşü konusunda ise, “Çok büyük bir çoğunluğun ülkeye dönmek istediğini ve bu sayının ilerleyen dönemlerde artacağını” belirtti.
Mustafa, Suriye’de 2011 yılından bu yana devam eden iç savaşın gidişatının 27 Kasım’da HTŞ liderliğindeki grupların başlattığı operasyonla hızlı bir şekilde değiştiğini kaydetti. 7 Aralık’ta, eski cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın ülkeyi terk ettiğini belirten Mustafa, SMO’nun bu süreçte aktif olarak yer aldığını ifade etti. “Bu durumu sadece bir gruba mal etmemek gerek, bize bağlı Milli Ordu, Şam’ın alınmasında büyük rol oynadı. Herkesin katkısı oldu, ancak görünür olan grup bizdik. Biz, ‘Bunu biz yaptık, siz yaptınız’ polemiğine girmedik; asıl önemli olan rejimin devrilmesiydi ve bu gerçekleşti. Şimdi geleceği düşünmeliyiz,” dedi. HTŞ ile olan ilişkilerini ise, “Bekleyip göreceğiz. Onlar da demokrasi ve halk iradesinden bahsediyorlar. Şu ana kadar yaptıkları sevindirici. Ancak değerlendirmek için henüz erken. 1 Mart’tan sonra geçiş hükümeti oluşursa doğru yolda olduklarını gösterir,” şeklinde açıkladı.
Mustafa, “Bu sürecin bir oldu bittiye dönüşmemesi gerekir, yani bir diktatörden başka bir diktatöre geçilmemeli. Bu süreç hiç de kolay olmayacak,” diye ekledi. “Suriyelilerin beklediği, demokratik, kapsayıcı ve eşit vatandaşlık ilkelerine temel bir Suriye’nin inşası için mücadele devam edecek.” HTŞ ile müzakerelerin olup olmadığı sorusuna ise, “Şu an için böyle bir şey yok ama siyasi çatışma ortamı da bulunmuyor. Kendi faaliyetlerimizi sürdürüyoruz,” yanıtını verdi.
Suriye’de HTŞ ile SMO, Esad sonrası dönemde işbirliği yapabilir mi? Geçmişe bakıldığında HTŞ ile temel konularda farklı yaklaşımlar olduğuna dikkat çeken Mustafa, “Suriye’nin geleceği konusunda kaygı duymamız doğal. Şu ana kadar yaptıkları açıklamalar ve uluslararası toplumun tavrı mevcut. Geir Peterson (BM Suriye Özel Temsilcisi) Şam’da Ahmet eş-Şara ile görüşme gerçekleştirdi; yani kendilerini muhatap aldılar. Kendi açıklamalarında değişim yaşandığını ifade ediyorlar. Ancak şu an için henüz erken; bu sadece sözde kalmamalı, bunu eylemlerle görmeliyiz,” dedi.
Mustafa, Suriye’de bir geçiş hükümeti kurulması gerektiğini belirterek, “Bu geçiş hükümeti, tüm Suriyelilerin katkısına açık olmalı. Gelecek Suriye’nin inşasında herkesin yer alması önemli. Bu hükümet, güvenli bir ortam sağladıktan sonra, anayasa taslağını hazırlayıp referanduma gitmeli. Seçimlerin ise adil, şeffaf ve BM denetiminde gerçekleştirilmesi lazım. 2011 yılında halk neyi talep ettiyse, bunun hayata geçirilmesi gerekir. Aksi takdirde yaşanan fedakârlıklar boşa gidecektir,” ifadelerini kullandı.
SMO’nun silah bırakma ihtimali ve HTŞ ile ilgili gelecekteki ilişkiler dikkate alındığında, Mustafa, “Şu anda terörle mücadelenin sürdüğünü ve bu nedenle SMO’nun hedefinin değişmeyeceğini” belirtti. Türkiye’nin YPG’yi bir terör örgütü olarak gördüğünü hatırlatan Mustafa, “Ama HTŞ, daha fazla ülke tarafından terör örgütü olarak tanımlanıyor. Bu durum çelişki yaratmamalı. HTŞ’ye karşı terörle mücadelenin sürdürülmesi lazım, aksi takdirde PKK ve PYD’nin bölücü faaliyetleri devam edecektir,” dedi.
Mustafa, Suriye’deki yönetim değişikliği sonrası Suriyelilerin geri dönüşü hakkında ise, bir anda büyük bir dönüş beklemediğini, ancak çoğunluğun geri dönmek istediğini söyledi: “Suriye’de yaşam koşullarının sağlanması gerekiyor. İnsanlar evlerine dönecek. Çok sayıda insan, ‘Koşullar nasıl’ diye bize danışıyor. Suriye’de istikrar sağlandığında, mülteci sorunu da sona erebilir. Çünkü insanların evlerine dönme isteği oldukça yüksek.”