Orijinal Başlık: Tinder’a ‘hassas verileri özel şirketlere sattı’ davası
Orijinal İçerik Parçası: Kaynak, Getty Images Yazan, Yusuf ÖzkanUnvan, LaheyBildirdiği yerLahey18 Aralık 2024Güncelleme 19 Aralık 2024 Kullanıcıların hassas verilerini ticari amaçlarla kötüye kullandığı ve bireylerin gizlilik haklarını ihlal ettiği iddiasıyla çevrimiçi flört uygulaması Tinder’a karşı dava açıldı. Suçlama, Hollanda’da tüketici hakları alanında faaliyet gösteren Take Back Your Privacy (Mahremiyetinizi Geri Kazanın) isimli vakıf tarafından ortaya atıldı. Tinder, “cinsel yönelim, din, ilgi alanları ve yaşam tarzı gibi aşırı hassas verileri toplamakla ve bunları reklam verenlerle paylaşmakla” suçlanıyor. Tinder’ın ana şirketi Match Group, bu iddiaların asılsız olduğunu belirterek güçlü bir savunma yapacaklarını ifade etti. Amsterdam merkezli vakıf, dünya genelinde milyonlarca kullanıcısı bulunan Tinder’ın, kullanıcı verilerini “yasa dışı, yanıltıcı, etik olmayan ve tehlikeli” bir şekilde kullandığını öne sürüyor.
Take Back Your Privacy Vakfı (STBYP), kullanıcıların mahremiyetini ihlal ettiği gerekçesiyle ve mağdurlara tazminat verilmesini talep ederek Tinder Ireland ve ana şirketi Match Group’a karşı Amsterdam Mahkemesi’nde dava açtı. Tinder aleyhine açılan dava, Hollanda Veri Koruma Vakfı, insan hakları örgütleri ve LGBT+ kuruluşları gibi birçok grup tarafından destekleniyor. Dava dilekçesinde, Tinder’ın yıllardır kullanıcıların rızası olmadan cinsel yönelim, inanç, etnik köken, siyasi görüş ve sağlık gibi hassas verileri topladığı belirtildi. STBYP’ye göre Tinder, kullanıcıların özel mesajlarını inceleyerek ve konum verilerini paylaşarak ciddi bir gizlilik ihlali gerçekleştiriyor. Vakıf, Tinder’ın kullanıcıların hassas bilgilerini yalnızca uygun eşleşme sağlamak amacıyla değil, ticari kazanç amacıyla da kullandığını savunuyor. Dilekçede, Tinder’ın kullanıcıların konumunu sürekli izleyerek ayrıntılı profiller oluşturup bu verileri reklam verenlerle para karşılığı paylaştığı iddia ediliyor.
Vakıf Başkanı Friederike van der Jagt, Tinder’ın kullanıcılarının gizliliğine saygı göstermesi gerektiğini belirterek, inanç ve cinsel yönelim gibi hassas bilgilerin ticari amaçla kullanımını “hem etik dışı hem de tehlikeli” olarak nitelendirdi. Van der Jagt, “Örnek vermek gerekirse, Tinder ile cinsel yöneliminizi paylaştığınızı ancak bunu ailenize ya da arkadaşlarınıza henüz söylemediğinizi düşünün. Bu bilgilerin tanımadığınız üçüncü şahıslara ulaşması ve kişisel verileriniz üzerindeki kontrolü kaybetmeniz doğru değil” dedi.
Vakıf, Tinder’ın Avrupa Birliği (AB) ve Hollanda’nın gizlilik yasalarını “kişisel mahremiyet, şeffaflık, yasa dışı profil oluşturma” gibi konularda büyük ölçüde ihlal ettiğini öne sürdü. Dilekçede ayrıca, Tinder’ın kullanıcıları yetersiz ve yanlış bilgilendirerek Hollanda Telekomünikasyon Yasası’nı da ihlal ettiği ifade edildi. Hollandalı vakıf daha önce benzer gerekçelerle TikTok aleyhine de dava açmıştı. Tinder’ın ana şirketi Match Group, dava hakkında kendilerine henüz resmi bir mahkeme celbi ulaşmadığını belirterek, iddiaların gerçeği yansıtmadığına dikkat çekti. ABD merkezli şirket, Security.nl haber sitesine yaptığı açıklamada, davaya konu olan iddiaların Tinder’ın operasyonlarını yanlış bir şekilde temsil ettiğini savundu. Açıklamada, harici üçüncü taraflarla yalnızca sınırlı ölçüde bilgi paylaşıldığı ve bunun da yasalar çerçevesinde, sıkı anlaşmalarla yapıldığı vurgulandı. “Bu iddialara ciddiyetle yaklaşıyoruz ve güçlü bir şekilde savunacağız” denildi.