Konuşmasında şunlara değindi:
“Dizi ile hedeflenen nedir?
Türk ve Müslümanların çoğunlukta olduğu ülkemizde hemen hemen tüm televizyon kanallarında yayınlanan çarpık ilişkilerin konu edildiği dizilerde hedeflenen nedir?
%99 Müslüman olan ülkemizde yayınlanan yapımlar ne Türk kültürüne ne de İslam kültürüne uygun değildir. Yaşanması pek mümkün olmayan bir hayat varmış gibi davranılarak gençler batılı tarzda giyinmeye ve yaşam tarzına teşvik ediliyor. Zengin aileler batı tarzında, evi temizleyen kadınlar ise başları örtülü olarak gösterilmiştir. Hiçbir sahnesinde ibadet eden birini bulamıyoruz. Herkesin gözü önünde ahlaksız ilişkiler yaşanmakta, aile içinde sadakatsizlik ve yasak ilişkiler, taciz ve tecavüz normalleştirilmektedir.
Peki tüm bunlar neden yapılıyor?
Türk ve Müslüman aile yapısını bozmak olabilir mi?
Ülkemizde ve tüm dünyada aile toplumun direğidir, aile çökerse toplum da çöker. Bu yüzden aile kurumuna sahip çıkmamız gerekiyor. Aile Kurumu çöktüğünde bu durumdan en çok çocuklarımız etkilenir. Bozulmuş bir toplumda çocuklarımız her türlü tehlikeye karşı savunmasız hale gelir. Bu yapımları izleyerek büyüyen çocuklarımız kendi değerlerinden sıyrılmakta ve bu yapımlarda normalleşen hayata göre büyümektedir.
Daha çok reyting, daha çok para kazanmak adına ya da toplumun yapısını bozmak adına yayınlanan bu yapımlara toplum ve devlet olarak DUR demeliyiz.
Toplum olarak RTÜK’ten beklentimiz toplumsal yapıyı çökertmeyi amaçlayan bu yapımların ortadan kaldırılması, çocuklarımıza ve genç kuşaklarımıza faydalı olabilecek tarihi ve kültürel üretimlere daha fazla yer açılmasıdır. RTÜK’ü toplumsal yapımız daha fazla zarar görmeden bir an önce harekete geçmeye ve bu üretimlerle ilgili gerekli yaptırım ve cezaları uygulamaya davet ediyorum.
İzlemezsek ve devlet kurumlarımız gerekli ceza ve yaptırımları uygularsa bu tür yapımların yayınlanmayacağına inancım tamdır. Yeter ki beraber olalım.” diyen Kansızoğlu, “İzleme – İzlemeyin” diyerek konuşmasını noktaladı.
Elif ÇELİK
.
