Başlık: Antarktika’ya uzanan zorlu yolculuğunda yarı yolda
Beş yaşında jimnastikle spor hayatına adım atan Ali Rıza Bilal, sonraki üç yıl boyunca Efes Pilsen’de basketbol oynadı ve ardından 18 yıl sürecek olan kürek kariyerine başladı. Bu süreç zarfında Türkiye ve Balkan Şampiyonalarında birçok başarı elde eden Bilal, Dünya Şampiyonası’nda kazandığı üçüncülükle Türkiye’ye bu branştaki ilk madalyayı kazandırmış ve Türk olimpiyat tarihinde kürek sporunda yer alan ilk sporcu olmuştur. 2010 yılında triatlona yönelen Bilal, bugüne kadar 5 Ironman, 30’dan fazla Half Ironman ve 5 Extreme Full Triathlon yarışına katıldı. Şimdi ise uzun zamandır hayalini kurduğu bir hedefi gerçekleştirmek en büyük arzusu. Tek başına çıktığı bu ekspedisyonla 1000 kilometre mesafeyi katederek Türk bayrağını Güney Kutbu’na diken ilk ve tek Türk olmayı hedefliyor.
Antarktika yolculuğuna ilk adımlarını atan Bilal, sürecin detaylarını ve deneyimlerini takipçileriyle paylaşmaya devam ediyor. Antarktika’nın deniz kıyısından başlayarak Güney Kutbu’na ulaşmayı amaçlıyor. 1000 kilometrelik, -40°C’ye varan dondurucu buz çölünü yaklaşık iki ayda aşmayı planlayan Ali Rıza Bilal’in “Güney Kutup Projesi” bu zorlu yolculuğa ev sahipliği yapıyor. Bilal, Türk bayrağını kutup noktasına dikmek için kayakla ilerliyor ve tüm yiyecek ile ekipmanlarını arkasında çektiği 100 kiloluk kızakta taşıyor. Planladığı bu yolculukta 1000 kilometrelik -40°’lik bu buz çölünü iki ayda geçmeyi hedefliyor. Yolculuğu boyunca Bilal’in ilerleyişi uydu üzerinden takip ediliyor ve ayrıca keşif süresince günlük tutup çekim yapıyor.
Yolculuğuna ilişkin ilk detayları takipçileriyle paylaşan Bilal, rotasına Şili’nin Punta Arenas şehrinden başlayarak 19 Kasım’da Antarktika’ya gitti. Uçakla Ellsworth Dağları’ndaki Union Buzulu üzerindeki Union Glacier Kampı’na ulaşan Bilal, burada güvenlik, çevre ve tıbbi yardım konularında kapsamlı bir bilgilendirme aldı. Ertesi gün uçakla rotasının başlangıç noktasına yerleştirilen Bilal, 22 Kasım’da Messner Rotası üzerinden zorlu yolculuğuna başladı. Ali Rıza Bilal, yolculuğunun ilk günleri hakkında şöyle paylaşımlarda bulundu: “Her gün beni izleyen lojistik ekibe güvende olduğumu bildiriyorum. Yolculuk oldukça yorucu ancak her gün mesafemi yavaş yavaş artırmayı hedefliyorum. İlk gün karda beş buçuk kilometre ilerledim. Yarın biraz daha yavaş adımlarla daha fazla mesafe kat etmeye çalışacağım. 100 kiloluk bir kızağı yokuş yukarı çekmek gerçekten zor. Burada pek bir şey olmadığı için adımlarımı sayıyorum ve her 100 adımda yeniden başlıyorum.”
“Önemli olan, karşılaştığımız zorlukları kendi başımıza çözmeyi öğrenmek.”
Gün geçtikçe bir öncekinden daha fazla kilometre yürümeyi hedefleyen Ali Rıza Bilal, yürümekten kaynaklı topuklarında yaralar oluştuğunu belirtti. Su ihtiyacını kar eriterek karşılayan Bilal, sık sık güçlü rüzgarlara maruz kaldığını ve rüzgara karşı yürümek zorunda kaldığını ifade etti. Bilal, “Yolculuğum sırasında ocağım bozuldu, batonumun stoperi ucundan çıktı, termosumun kapağı kırıldı. Ancak bunların hepsini elimden geldiğince tamir ettim ve karşılaştığım tüm zorlukların üstesinden geliyorum. Kayak bağlamamın kırılmasına rağmen, kayağımı iple sabitleyerek yaklaşık 150 kilometreyi bu şekilde geçtim. Bu pratik çözümü, ekspedisyon öncesi aldığım eğitimlerin yanı sıra kendi el becerilerimle gerçekleştirdim. Hayatta her zaman zorluklarla karşılaşacağız; önemli olan, bu sorunları kendi başımıza çözmeyi öğrenmektir,” dedi. Sınırlı imkanlarla yola çıkan ve gıdalarını dikkatlice kullanması gereken Ali Rıza Bilal, süreci şu sözlerle aktardı: “Buraya sınırlı miktarda besinle geldim. Ne kadar fazla yiyecek alırsam, o kadar kilo yapıp kızağımda taşımak zorlaşacaktı. Şu an elimdeki tüm kaynakları en verimli şekilde kullanmaya çalışıyorum. Bolluk içinde olmayınca, sahip olduklarımın değerini çok daha iyi anlıyorum.”
Bir günde 20 kilometre katederek kendi rekorunu kırdı.
Yolculuğunun 15. gününde 9 saat 35 dakikada 20 kilometre mesafe katederek kendi rekorunu kıran Ali Rıza Bilal, 82. paralelden başladığı bu zorlu yolculukta 85. paraleli geride bıraktığını ve toplamda yaklaşık 435 kilometre yol katettiğini belirtti. Rüzgar nedeniyle karda oluşan tümseklerin, kızağını aşırı zorladığını ve bu durumun zorlayıcılığı artırdığını ifade eden Bilal, bu deneyimin hem fiziksel hem de zihinsel bir meydan okuma olduğunu vurguladı. Puslu hava nedeniyle yaklaşık 6,5 saat boyunca görüş mesafesinin yüzde 30’a düştüğü zorlu koşullarda yürüdüğünü de ekledi. Tüm zorluklara rağmen, yürüdüğü mesafeyi her gün artırmaya çalışan Bilal, günlük 23-24 kilometreye ulaşan mesafeleri kat etmeye başladı.
“Sizlerden gelen destek mesajları bana güç veriyor.”
Yolculuğu sırasında en büyük motivasyon kaynağının ailesi ve toplumdan aldığı destek olduğunu vurgulayan Bilal, şu ifadeleri kullandı: “Her gün, sizlerden gelen destek mesajlarını elimden geldiğince okumaya çalışıyorum. Ancak soğuk hava koşulları ve güneşin zaman zaman görünmemesi, Wi-Fi cihazlarımı şarj etmemi zorlaştırıyor. Bu zorluklara çözüm üretmeye çalışırken mesajlarınızı okuyamasam bile, sevgili eşim sizlerin değerli mesajlarını sözlü olarak bile uydu telefonu aracılığıyla bana iletmekte. Desteğinizi hissetmek ve bu serüvenimin sizlere ilham verdiğini bilmek, bu zorlu yolculukta en büyük motivasyon kaynağım. 27. gününü geçmiş olduğum bu macerayı anbean takip etmek isterseniz, www.arbkutupfatihi.com web sitemi ve sosyal medya hesaplarımı ziyaret ederek güncellemeleri görebilirsiniz.”