Azerbaycan halkının kendi topraklarının kurtuluşuna sevinmesi ve tüm dünyanın Bakü’nün Karabağ’daki zaferini özümsemesi üzerine dikkatler hükümetin erken cumhurbaşkanlığı seçimi açıklamasına çevrildi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, ülke Anayasasının 101. maddesinin verdiği yetkiyi kullanarak, 7 Aralık’ta seçimlerin 7 Şubat’ta yapılmasına ilişkin karar yayınladı.
Azerbaycan, Anayasasında belirtildiği gibi cumhurbaşkanının yedi yıllık bir görev süresine sahip olduğu başkanlık sistemi altında faaliyet göstermektedir. Başkanlığı garantilemek için bir adayın oyların yarısından fazlasını toplaması gerekiyor. İlk seçimde hiçbir adayın bu çoğunluğa ulaşamadığını varsayalım. Bu durumda, en iyi iki yarışmacı ikinci tura çıkar ve o turda en çok oyu alan aday sonuçta başkanlığı garantiler. 2016 Anayasa değişikliğine göre bir kişi iki kez aday olabiliyor. Bu anayasa değişikliğinin ardından İlham Aliyev 2018 yılında cumhurbaşkanı seçildi ve artık ikinci dönem için aday olma hakkına sahip.
Azerbaycan’da 2023 yılında erken parlamento seçimi yapılmasına ilişkin tartışmalar sürüyor. Merkezi Seçim Komisyonu’nun 2024 yılı bütçesi ikiye katlanarak erken parlamento seçimlerine ilişkin beklentiler arttı. Hatta 19 Eylül’de Karabağ’ın tamamında egemenliğin tesis edilmesiyle bu topraklarda seçim yapılması fikri ortaya çıktı. Sonuç olarak parlamento seçimleri planlanırken cumhurbaşkanlığı seçiminin erken yapılması kararı sürpriz oldu.
Bakü’nün ikili hedefi
Azerbaycan açısından bu seçimlerin yapılmasının iki nedeni var. Birincisi, yeni dünya düzenine ilişkin tartışmaların sürdürülmesinde Azerbaycan’ın pozisyonunu korumaktır. İkinci hedef Karabağ’da diplomatik olarak zaferi sağlamaktır.
Karabağ’daki zafer birçok kişi tarafından Cumhurbaşkanı Aliyev’in etkili stratejisinin sonucu olarak değerlendirildi. Bu açıdan Karabağ Zaferi, bölge unsurlarının yeniden düzenlendiği ve yeni bir düzenin oluşturulduğu bir döneme denk gelmiştir. Bu dönemde Azerbaycan sadece Karabağ sorununda değil, bölgede devam eden jeopolitik rekabette de başarılı bir yaklaşım benimsedi ve stratejik önemi arttı.
Rusya-Ukrayna savaşının bıraktığı jeopolitik boşlukları etkili bir şekilde doldurdu, 120 üyeli Bağlantısızlar Hareketi’ne liderlik etti ve Hareketi kurumsallaştırarak etkisiz bir yapıdan etkili bir yapıya dönüştürmeyi seçti.
Türk Devletleri Teşkilatı’nın (OTS) dört kurucusundan biri olarak önemli başarılara imza attı. Karabağ Zaferi’nin OTS için yarattığı heyecanı güce dönüştürme yaklaşımı izledi. Karabağ’da kazanılan zaferin ardından Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in dış politika açısından öncelik olarak nitelendirdiği OTS, bölge genelinde etkinliğini güçlendirdi. Rusya-Ukrayna savaşının ardından OTS coğrafyasının önemi bir kez daha arttı. Cumhurbaşkanı Aliyev, OTS’yi Avrasya meselelerinde özerk ve etkili bir oyuncuya dönüştürme stratejisini destekledi ve uyguladı. Sonuç olarak, son Semerkant toplantısında Cumhurbaşkanı Aliyev askeri-endüstriyel ve savunma alanında işbirliği önerdi.
Bu çalkantılı dönemde Cumhurbaşkanı Aliyev, Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) ardından bu yıl Azerbaycan’da düzenlenecek olan 29. BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Taraflar Konferansı (COP29) gibi projelere öncelik verdi. Bu zirveye Azerbaycan’da ev sahipliği yapılması, ülkenin küresel sorunların çözümüne katkıda bulunma isteğinden kaynaklanmaktadır ve ülkenin imajına önemli bir etki yapacaktır.
Karabağ sonrası kurtuluş
Karabağ Zaferi bölgede farklı açılardan yeni bir durum yarattı. 30 yıldır seçim yapılmayan bir bölge işgalden kurtarıldı, burada da seçim yapılması gerekiyor. Bu yasal bir gereklilik olabilir.
Azerbaycan ise Karabağ’da zafer elde etti ancak Ermenistan’la barış görüşmeleri zor koşullar altında devam ediyor. Azerbaycan’a yönelik haksız taleplerin yanı sıra sürekli diplomatik saldırılar da yapılıyor. Karabağ’da kazanılan zafer, Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in sadece yurt içinde değil yurt dışında da etkili politikasının sonucu olarak görülüyor. Bu başarı dost ülkelerden övgü ve destekle karşılansa da, rakiplerin kıskançlığı ve sürekli saldırılarıyla karşı karşıya kaldı. Bu durumda Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’e yönelik saldırılar karşısında yeni seçimlerin halkın güvenini yeniden sağlayacağını öne sürenler var.
Öte yandan İlham Aliyev’in görev süresi boyunca Azerbaycan bölgesel iş birliğine, küresel ulaşıma ve enerji güvenliğine katkıda bulunan devletlerden biri haline geldi. Azerbaycan, bu tür ortaklıkların ulusal güvenlikle ilgili belirlenmiş kırmızı çizgilerine saygı duyulması koşuluyla herkesle işbirliğine açıktır. Bölgesel bir güncellemeye de ihtiyaç duyulabilir. Hatta 2020’de Karabağ’da kazanılan zaferin ardından son üç yılda bölgedeki üç ülkede seçimler yapıldı. 2021’de Ermenistan ve İran’da, 2023’te ise Türkiye’de seçimler yapıldı. Rusya’da da 2020’de seçimler yapılacak. Mart 2024 ve Ekim ayında Gürcistan. Dolayısıyla Şubat seçimleri bölge için seçim yılı olacak.
Son yıllarda Cumhurbaşkanı Aliyev ülkenin dış ve iç politikasında önemli güncellemeler yaptı. Bu bağlamda Aliyev’in ülkenin ulusal güvenliği ana sorununa etkili çözüm bulması, iç siyasi reformların gelecekte de devam edeceğine olan güvenin artması olarak yorumlanabilir.