Kaynak: Getty Images – Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Dış Politika Danışmanı Yuri Uşakov, Putin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Rusya’nın Kazan kentinde başlayan BRICS zirvesinin ikinci gününde bir araya geleceğini bildirdi. Bugün başlayan 2024 BRICS zirvesi Perşembe günü sona erecek. Rusya’ya ait TASS haber ajansının aktardığına göre, Putin’in bugün Hindistan Başbakanı Narendra Modi, Çin Devlet Başkanı Şi Cinping, Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi ile buluşması öngörülüyor. Zirvenin ikinci gününde ise Putin, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile görüşecek. Moskova’nın Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile zirvenin üçüncü günü için toplantılar düzenleyeceği bildirildi. Putin, halka seslenişinde Batılı ülkeleri de uyardı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, BRICS üyeliği hakkında açıklamalarda bulundu: “AB üyeliğimiz olsaydı belki bu arayış içinde olmazdık.”
Haberin devamında, AKP Sözcüsü Ömer Çelik, basın toplantısında Türkiye’nin geleneksel ittifaklarını korurken ilişkilerinin çeşitlendirilmesi yönünde Erdoğan’ın temaslarının “önümüzdeki dönem için yol gösterici” olacağını ifade etti. Putin ise, zirve öncesinde yaptığı açıklamada, BRICS grubuna katılmak isteyen her ülkeye davet çıkacağını belirtmişti. Putin, dünya genelinde 30 ülkenin BRICS ile işbirliğine ilgi gösterdiğini ve grubun daha da genişlemesi için olası seçeneklerin gözden geçirileceğini söyledi. Geçtiğimiz hafta Moskova’da gazetecilere, “Kapılar açık, kimseyi engellemiyoruz” açıklamasında bulundu. Türkiye de birliğe katılma isteğini duyurmuştu. BRICS dönem başkanlığını bu yıl üstlenen Rusya, Kazan’da düzenlenecek zirveye üye ülkelerin liderlerinin yanı sıra gruba katılmak isteyen ülkeleri de davet etti. Üyelik başvurusunda bulunan ülkeler arasında Türkiye, Malezya, Tayland, Endonezya ve Nijerya yer alıyor. Yorumcular, Putin’in BRICS ile Batı’ya karşı güçlü bir denge unsuru oluşturma çabası içinde olduğu görüşünde. İlk zirvesini 2009’da düzenleyen grubun adı, ilk beş üyesi olan Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika’nın İngilizce isimlerinin baş harflerinden oluşuyor. 2024 yılının başında Mısır, Etiyopya, Birleşik Arap Emirlikleri ve İran da gruba katıldı.
Türkiye’nin BRICS’e katılmak için başvurduğuna dair resmi bir açıklama bulunmamakla birlikte, birçok kez bu istek ifade edildi. Rusya Devlet Başkanı Putin’in dış politika danışmanı Uşakov, Eylül ayının başındaki bir açıklamada, Türkiye’nin BRICS üyelik başvurusu yaptığını belirtmişti. Rus haber ajansı RIA Novosti’ye göre Uşakov, “Türkiye tam üyelik için başvurdu. Bunu değerlendireceğiz” dedi. AKP Sözcüsü Ömer Çelik, 3 Eylül’de konu ile ilgili bir soru üzerine, “BRICS’e üye olma isteğimizi Sayın Cumhurbaşkanımız birçok kez dile getirdi. Bu konuda talebimiz açıktır ve süreç işlemektedir. Ancak somut bir gelişme yoktur.” şeklinde bir cevap verdi. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da, 19 Eylül’de katıldığı bir yayında Türkiye’nin BRICS üyeliğine duyduğu ilgiye vurgu yaptı. Fidan, “(BRICS üyeliği) Avrupa Birliği ile ekonomik entegrasyonumuz tam üyelikle gerçekleşseydi, belki de birçok konuda bu şekilde bir arayış içerisinde olmayacaktık” şeklinde konuştu. BRICS dışişleri bakanları toplantısı sırasında, Türkiye’nin organizasyonla yakınlaşmasının gerekçelerinden biri olarak Avrupa Birliği’nin olumsuz politikalarına işaret etti. Fidan, BRICS’in alternatif değil, tamamlayıcı bir platform olduğunu ifade etti.
Zirve, Filistin bağlamında da dikkatle izlenecek. Putin’in Filistin Yönetimi Başkanı Mahmud Abbas’ı zirveye davet ettiği belirtiliyor. Zirve öncesi, Putin hem İsrail hem de Filistin liderleriyle temas halinde olduğunu ve iki devletli bir çözümü desteklediğini dile getirdi. Putin daha önce yaptığı açıklamada, Çin ve Brezilya’nın Ukrayna’daki savaşın sona ermesine dair ortak önerisinin “dengeli” olduğunu ve bu önerinin bir çözüm için iyi bir temel teşkil edeceğini belirtmişti. Mayıs ayında kamuoyuna açıklanan bu öneri, Rusya’nın Ukrayna’daki güçlerini geri çekmesine gerek kalmadan gerginliğin azaltılmasını hedefliyor ve doğrudan diyalogun yeniden başlatılmasını öngörüyor. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy ise bu girişimi Moskova’nın çıkarlarına hizmet ettiği gerekçesiyle reddetti.