TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın 2025 yılına ait bütçesi üzerinde tartışmalar sürüyor. CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yönelttiği eleştirilere karşı çıktı. Ağbaba, “İzmir ile ilgili tahminlerimi dile getirmek istiyorum. Ne yazık ki, milletvekilleri, bakanlar, valiler ve diğer bürokratlar belediyeyi karalayıp, İzmir Körfezi’nden siyasi çıkar sağlamaya çalışıyor. Bir kişi denize cansız manken atıyor, diğeri Meclis’te kavanozla dolaşıyor. Gerçekten de, başta siz olmak üzere zihniniz bir kavanoz kadar kısıtlı, içindeki su da oldukça bulanık. Şimdi, Allah aşkına, İzmir Körfezi 60 yıldır kirlilikle savaşıyor; 22 yıldır iktidarda olan partiniz, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı bırakıp belediye işlerine yoğunlaşmış. Aslında, iş birliği yapmanız gerekiyor; sonuçta İzmir başka bir ülkenin ili değil, İzmir Körfezi Yunanistan Körfezi de değil. Körfezin sorunlarına dair çaba sarf etmiyorsunuz, belediyeyle iş birliği yapmıyorsunuz. Kocaeli Körfezi’ne Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bütçe ayırırken, İzmir ile ilgili herhangi bir bütçe yok. Lütfen iş birliği yapılması gerekiyor, belediyemiz bu konuda çalışıyor ve devam ediyor. Özellikle size önerim, İzmir milletvekilleri olarak seçildiğiniz ile düşmanlık beslemeyin; size oy vermediler diye, seçilmediler diye lütfen İzmir’e düşmanlık yapmayın.”
“32 BİN 279 AİLE 74 KONTEYNER KENTTE YAŞIYOR” Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat 2023 depreminin Malatya’da büyük yıkımlar yarattığına değinen Ağbaba, “Çeşitli problemlerle karşılaştık ve ciddi sıkıntılar yaşadık. Şu anda 74 konteyner kentte yaklaşık 32 bin 279 aile yaşamaktadır. Lütfen, konteyner kentlere gidip gördüğünüzü umuyorum. Allah hiç kimseyi 21 metrekarede yıllarca yaşamaya mahkum etmesin; bu özellikle çocuklar için çok zor. 3 kişi, 4 kişi, hatta 5 kişi bir konteynerde yaşıyor ve çocukların faydalanabileceği hiçbir alan yok. İnternet erişimi de sıkıntılı. Çocukların oyun oynayacağı, sosyalleşebileceği bir yer yok. Malatya’da erkekler sabah çıkıp, ya parası varsa çay ocaklarında oturuyor ya da parklarda vakit geçiriyor. Ancak, kadınların dışarı çıkma imkanı yok; bu duruma da dikkatinizi rica ediyorum. Hem ulaşım konusunda destek verilirse hem de çocukların sosyalleşmesi için yardımcı olunursa, hayat biraz daha kolaylaşır. 6 Şubat’taki deprem büyük yıkıma neden oldu. Özellikle Bostanbaşı ve Zaviye bölgelerinin yıkılmasıyla konut alanlarımızı kaybettik. Gündüzbey ve Çırmıktı gibi yerlerde kültürel ve turistik yapıların yıkılmasıyla kırsal alanlarımız yok oldu.”
“MALATYA EN AZ HİBEYİ ALAN ŞEHİRLERİN BAŞINDA GELİYOR” “Bir başka konuya da dikkat çekmek istiyorum, Bostanbaşı tarım arazileri ile dolu bir bölge. Burada ruhsatlar verildi; ancak maalesef verilen ruhsatlarla yapılan 12 katlı, 15 katlı tüm binalar ağır hasar gördü. Malatya’da bu ruhsatları veren kimse cezalandırılmadı. Bir trafik kazasında birini yaralarsanız yargılanırsınız, ama Malatya’da hem ağır hasarlı olanlara ‘hafif hasar’ raporu verenler hem de ruhsat veren yerel yöneticiler yargılanmadı. Buna işaret etmek istiyorum Sayın Bakan. Malatya, hibelerde yeterince faydalanmıyor; örneğin, su ve kanalizasyon idareleri üzerinden verilen hibelerde Malatya, en az hibeyi alan şehirler arasında yer alıyor. Oysa, Hatay’ın ardından en fazla hasar gören illerden biri.
“SİZLERE TEŞEKKÜR EDİYORUZ” “Şimdi, bu rezerv alan aslında önemli bir konu. İyi anlatılabilirse çok anlamlı. Hem belediyeyi bir yükten kurtarmış oluyoruz. Sizlere teşekkür ediyoruz; Malatya Büyükşehir Belediyesine hiç bir iş bırakmadınız, hepsini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yapıyor; Allah sizden razı olsun. Fakat bu rezerv alanda insanlarda endişe var. Geçmişte yaşananlardan dolayı insanların düşünceleri var; ‘Acaba burada benim için torpil olacak mı? Benim dükkanımın yeri değişecek mi? Evimin yeri değişecek mi?’ diye kaygılanıyorlar. Bunun daha iyi anlatılmasını isterim. Malatya, büyük bir belirsizlikle karşı karşıya.” ANKA