CHP Ankara İl Örgütü, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanması ve belediyeye kayyum atanmasını, Ankara Güvenpark’ın karşısında bulunan CHP İl Binası önünde protesto etti. Eyleme Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Keçiören Belediye Başkanı Mesut Özarslan, Polatlı Belediye Başkanı Mürsel Yıldızkaya, Şereflikoçhisar Belediye Başkanı Mustafa Koçak ve DEM Parti Ankara İl Eş Başkanları ile birçok sivil toplum kuruluşu ve yüzlerce vatandaş katıldı. Türk bayrağı taşıyan kalabalık, “Hak, hukuk, adalet”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Karanlığa, faşizme, kayyumlara geçit yok”, “Kayyumlar bizi yıldıramaz” şeklinde sloganlar attı. Partililer adına açıklama yapan CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol, “Gönül isterdi ki müjdeli haberlerle karşınıza çıkalım. Ancak 22 yıldır ülkeyi yöneten AKP iktidarı, sık sık felaket haberleri paylaşmak için bir araya gelmemize neden oluyor. Bugün de böyle bir gün yaşıyoruz. Biz ayrıcalık istemiyoruz; adalet peşindeyiz” dedi. Erkol, Ahmet Özer’in hukuken geçerli olmayan nedenlerle gözaltına alındığını ve tutuklandığını belirterek, “Yandaş medyada kayyum atanacağına dair iddialar yükseldi ve bu süreç kayyum atamasıyla sonuçlandı. Esenyurt’un yarısından fazlasının oyunu alarak seçilen belediye başkanımızı bu kararla yok sayan siyasi iktidarın yargıyı manipülasyonla kendi çıkarları doğrultusunda kullanarak, bu görevden almayı onaylamıyoruz, kabul etmiyoruz” diye konuştu. “KUMPASLARINIZA BOYUN EĞMEYECEĞİZ” “Cumhuriyet Halk Partisi, ülkede birlik ve beraberliğin teminatıdır” diyen Erkol, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Cumhuriyet Halk Partisi, bu ülkeyi cumhuriyetin ilk yıllarına dönüştürme ve yeni yüzyılı demokrasi ile taçlandırma kararlılığındadır. Kayyum uygulamaları dahil demokrasiye aykırı her türlü uygulamayı sona erdirmek için kararlıyız. Siyasi operasyonlarla toplumsal birliğimize müdahale edenlere karşı tepkimizi büyüteceğiz. Baskılara sessiz kalmayacağız. Her zaman birlik ve beraberlik çağrısı yapacağız. Cumhuriyet Halk Partisi, birliğin, dayanışmanın, barışın ve kardeşliğin sesi olmaya devam edecek. CHP, son seçimlerde Türkiye’nin en büyük partisi oldu. Halkın geniş desteğini aldı ve birçok yerde CHP’li başkanlar görev başına geçti. Demokratik yollarla yönetime gelmiş olan CHP’li belediye başkanlarını hukukun araçlarıyla görevden almaya hiç kimsenin gücü yetmeyecek. “Korkunun ecele faydası yok.” Eğer bu yolla bir daha Cumhurbaşkanı olmaya çalışıyorsanız, buna izin vermeyeceğiz. Saray düzenini, saltanat sistemini sonlandıracağız. Yeniden güçlendirilmiş parlamenter demokrasiyi inşa edeceğiz ve aramızdan birisini Çankaya Köşkü’ne çıkaracağız. Halkın iktidarını kuracağız. Hiçbir hukuka dayanmayan, insan haklarına aykırı uygulamalarla, seçilmiş bir belediye başkanına yönelik yapılan baskılara itiraz ediyoruz. Bu saldırıyı gerçekleştirenleri de pişman edeceğiz. Kumpaslarla Türk siyasetine yön vermeye çalışılmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz. “HEPİNİZ FETÖ DAVALARINDAN İÇERİ GİRERSİNİZ” Erkol, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Meclis’te PKK terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’a yönelik çağrısını hatırlatarak, “Bu çağrıyı yapanlar, bir hafta sonra Türkiye’nin en büyük ilçesinin seçilmiş belediye başkanına operasyon gerçekleştirme cüretini gösterdiler. Önce kendi durumunuza bakmalısınız. Eğer geriye dönerek fotoğraflara ve belirsiz telefon görüşmelerine dayanarak operasyon yapmaya çalışırsanız, başta Cumhurbaşkanı olmak üzere hiçbir AKP’li yönetici kalmaz. Hepiniz FETÖ davalarından içeri girersiniz” şeklinde konuştu. Erkol, devamında şu ifadeleri kullandı: “CHP, her türlü baskıya ve hukuksuzluğa karşıdır; halkın iradesini savunmaya kararlıdır ve demokrasiyi koruma konusunda kararlıdır. Sürekli hukuku çiğneyen, demokrasiyi ihlal eden siyasi iktidara bir kez daha sesleniyoruz: Seçilmişlere karşı yürüttüğünüz gayri hukuki operasyonlardan vazgeçin. Vatandaşlarımızın cumhuriyete ve demokrasiye olan bağlılıklarını zedelemeyin. Gerçek gündemlerin üstünü örtmeye izin vermeyeceğiz. İlk seçimde sizi oradan indireceğiz. Şu an haksız yere cezaevine atılan başkanımız, itirazla serbest kalacak ve görevine dönecektir; kayyum evine dönmek zorunda kalacak. Bir gün İstanbul’a vali yardımcısı, ertesi gün kayyum olarak atanan bu şahsı kabul etmeyeceğiz. O koltukta sadece seçilmiş belediye başkanımızın bulunmasını sağlayacağız. Bu mücadelemize devam edeceğiz.
Başlık: Ne buğday ne de mısır! Kuraklık için alternatif un üretimi: Gelecekte herkesin bulmak isteyeceği sebze… Dünya gündeminin önemli konularından biri olan küresel iklim krizi ve olası gıda...
Devamını Oku..