Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, TBMM’de Saadet-Gelecek Partisi ortak grup toplantısında yaptığı konuşmada, görevde olduğu dönemde gittiği her yere barış getirmeye çalıştığını vurguladı. Davutoğlu, çeşitli uluslararası sorunları çözdüğünü ve barış görüşmelerini başlattığını belirtti.
- Sırbistan ile Bosna arasındaki sorunları çözdüm.
- İran’a indim, nükleer krizle ilgili tarihin en önemli anlaşmasını yaptım.
- Irak’a indim, Şiiler ile Sünnileri barıştırdım.
- Şam’a indim, İsrail ile Suriye görüşmelerini başlattım.
- Gazze’ye indim, Gazze savaşını bitirdim.[3]
Davutoğlu, ayrıca İsrail Başbakanı Netanyahu’nun Türkiye’den özür dilediğini, ancak şimdi “küstahça” saldırdığını belirtti. Davutoğlu, “Biz Mavi Marmara’dan sonra öyle bir politika takip ettik ki, 21 Mart 2013 yılında bugünkü alçak, barbar Netanyahu, Obama’nın telefonundan Türkiye Cumhuriyeti Başbakanından özür diledi. Benimle, John Kerry’nin yazdığı metni okudu. Şimdi aynı Netanyahu, Türkiye’ye küstahça saldırıyor. Çünkü caydırıcılığınız kalmadı” dedi.
Gençlik Manevi Boşluğa Düştü
Davutoğlu, son günlerde yaşanan şiddet olaylarını da değerlendirdi. Türkiye’de ciddi bir ahlaki çöküş yaşandığını belirten Davutoğlu, bu durumun manevi boşluğun bir sonucu olduğunu vurguladı. Davutoğlu, “Ahlak söz değildir, ahlak haldir. İnsanlar size bakar ve halinizden güzel bir örnek teşkil ederse, o andan itibaren dine ve ahlaka yöneliş başlar. Bu genç yaştaki katilin de bir müddet imam hatip okulunda eğitim gördüğü söyleniyor; hangi okulda olduğu önemli değil. Eğer bu gençlik manevi boşluğa düştüyse önce öz eleştiri yapacağız” dedi.
Davutoğlu, gençlerin satanizm, deizm ve cinayetlerin arkasındaki birçok sosyal medyaya yönelmesinin nedenini de açıkladı. Davutoğlu, “Gençler, ‘Dini temsil ediyorum’ diyenlerde gördükleri yanlışlıklar dolayısıyla dini sorumlu görmeye başladılar. Bunu görmek zorundayız” dedi.
Bu gelişmeler, Türkiye’de gençlik ve ahlaki değerler konusunda ciddi bir tartışma başlatıyor. Davutoğlu’nun açıklamaları, gençliğin manevi boşluğa düşmesinin nedenlerini ve sonuçlarını vurguluyor.