Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu’nun Karar Tv’de söyledikleri büyük ses getirdi. Davutoğlu cumhurbaşkanlığı seçimlerine Altılı Masa’nın iki adayla girebileceğini de söyledi. Peki bu ne anlama geliyor?
Gelecek Partisi lideri Ahmet Davutoğlu, Karar TV’de soruları yanıtladı. Altılı masadaki liderlerin tarihi bir görevi olduğunu belirten Davutoğlu “Bu masa başarılı olmak zorunda çünkü Türkiye daha iyi bir alternatife sahip değil” mesajı verdi. Masanın ‘biz’ bilinciyle hareket etmesi halinde başarılı olacağını bildiren Davutoğlu, taktik nedenlerle ilk turda iki aday çıkarılabileceğini de kaydetti.
Gelecek Partisi lideri, şunları söyledi:
“Eğer Tayyip Bey bir konuda çok fazla ve bilinç dışı bir söylem tutturmuşsa ciddi kaygı içinde demektir. ‘Altılı masa çöktü çökecek’ bir senedir bunu duyuyoruz. Bazen Bahçeli nöbetleşe dağıtıyor, bazen Erdoğan, bazen de onun tarafları medya. Onlar her dediğinde altılı masa güçlenmiş bir şekilde çıkıyor. Ben bundan çok rahatsız değilim. O ne kadar zikrederse bu senaryoları o kadar öngörü eksikliğiyle karşı karşıya olduğu ortaya çıkmış olacak. Çok uzun bir yol aldık, bir sene önce altılı masa yoktu. Başarılı olmak zorundayız. Türkiye’nin şu an da daha iyi bir alternatifi yok. Erdoğan dağılmasını isteyecek çok doğal. Bahçeli dağılmasını isteyecek çünkü kurdukları yolsuzluk düzeninin, çarkın devam etmesini arzu ediyorlar. Altılı masa dağılmayacak. Dağılmaması için elimizden geleni yapacağız. Liderlerin en asli görevi stratejik hedefleri unutmadan ve hiçbir taktik manevranın hiçbir kısa dönemli çıkarın stratejik hedefi gölgelemesine izin vermeden nehrin karşı tarafına geçmek.”
“Eğer biriyle yol yürüyorsanız olabilecek problemleri görürsünüz. O problemleri dile getirmek sizi bir yere götürmez. Bardağın dolu tarafını görerek yol yürüyebilirsiniz ortaklarınızla. Boş tarafını görürseniz bir müddet sonra herkes boş tarafını görmeye başlar. Fiili durum yaratmaktan hepimizin kaçınması lazım demiştim. Kılıçdaroğlu şunu hep söyledi. ‘Altı lider karar verecek.’ Ben o ifadeye bakarım. Eğer masa dağılmamışsa Erdoğan’ın görmek istediği gibi şu ana kadar bu tür açıklamalar büyük bir krize yol açmamışsa ve kendi aramızda açık konuşmuşsak bunları da çözeriz. Ben burada çözülmeyecek bir sorun görmüyorum. Şu anda altı liderin iletişimlerinde bir sıkıntı yok. İnşallah bir sonraki toplantıya biz ev sahibi olacağız. Bu konuları açarak konuşur ve yine Erdoğan’ı Bahçeli’yi çatlayacak şekilde güçlü bir açıklamayla yola devam ederiz. Bunu yapmak bizim tarihi görevimiz. Bu mesele ne Kılıçdaroğlu’nun ne Akşener’in ne Davutoğlu’nun ne Babacan’ın ne Karamollaoğlu’nun geleceği ile ilgili değil. Bütün liderlerin aklı selim davranacağına inanıyorum.”
“Sayın İmamoğlu meselesine bakalım. Altı lider İmamoğlu’na karşı verilen cezaya karşı ortak bir tavır sergilediler. İlk kez altı parti bir büyük meydanda on binlerce insana seslendi. Günlerce bana tebrik mesajı geldi. AK Parti seçmeni oradan seslendiğim için teşekkür mesajı attı. Çünkü bizim artık bir mahalleye kendimizi hapsedip diğer mahallelere gözümüzü kapatma lüksümüz yok. Benim vazifem ait olduğum mahalleyi barışa hazırlamak. Kılıçdaroğlu’nun Akşener’in vazifesi de bu. Yoksa İmamoğlu mu Davutoğlu mu Kılıçdaroğlu mu diye bütün mesele indirgenirse hepimiz kaybederiz, memleket kaybeder, millet kaybeder ve gelecek nesiller kaybeder. Saraçhane’de verilen resim, ortak mücadeleye kararlıyız resmidir. Şimdi o resim üzerine konuşmak ve yeni bir hikaye yazmak yerine kişilere bağlı olarak partiler arasında ihtilafa kim çabalarsa vahim hata işler. Odaklanılması gereken konu Kılıçdaroğlu, Akşener’in ne dediği değil Saraçhane’deki resim. O resmin verdiği mesaj korunmalı. Çünkü o mesaj sadece Erdoğan’a sadece halk kitlelerine verilmiş bir mesaj değil, hepsinin içinde olduğu bir mesaj. Ondan sonra iktidarın atabileceği adımlara karşı da ciddi bir uyarı mesajıdır.”
“Geçen sene seçim yasası çıkmıştı o zaman şunu söylemiştim: İki aday çıkması kıyamet değil. Neden biliyor musunuz? Yolun başındaydık. Yolu görmek durumundaydık. Tek aday ihtimali, tek aday zaruriyeti bugün çok daha fazla. Şimdi onu söyleyerek iktidar tarafının oyun planlarıyla ilgili bir ipucu vermek istemem ama taktik sebeplerle iki aday çıkarmak gerekebilir. O taktik sebepleri burada açmak istemem. Siyasette eğer bir yol alıyorsanız bu bir strateji oyunuysa karşı tarafın hamlesine göre sizin esnek olmanız lazım. Erdoğan çok erken vakitte aday ilan edildi. Onun için sizde bir an önce ilan edin diye maçı bitirmeye çalışıyorlar. Maçın en kritik hamlesini kendileri belirlemek istiyorlar. Anlaşmalı olarak yapılan her şey altılı masayı güçlendirir. İki aday olsa da anlaşmalı olarak gösterilse sorun olmaz. Önce kendi ödevimizi yapacağız. Sonra Cumhurbaşkanı adayımızı da bu ödevin paydaşı yapacağız.”
CHP’NİN İÇ İŞLERİNE MÜDAHALE ETMEYE ÇALIŞIYOR
“Mesele İmamoğlu değil sadece, mesele İBB’nin büyük rant alanı. Kaybettiği bir savaş. Tayyip Bey’in en büyük zaafı budur yenildiği ve kaybettiği şeyi unutmuyor. Oraya takılıp kalıyor. İmamoğlu’na karşı iki seçim kaybetmiş olmanın yenilgi psikolojisi var. Diyor ki bu adam beni iki kere yendi. Genel seçime giderken İBB’nin başkanını boşaltmak ve kendi adamını getirmeye çalışıyor. Sisi’yi mi Binali’yi mi seçeceksiniz demişti. Bu kadar aptalca denkleme soktuğu seçimi kaybetti. Şimdi bilek gücüyle alırım bunu diyor. Belki yenersin ama sonunda kaybeden sen olursun. Şu anda CHP’nin içişlerine müdahale etmeye çalışan aktör sayın Erdoğan’dır. Bu kararıyla hem iç tartışma çıkarmak istiyor, orada bir liderlik tartışması yani Cumhurbaşkanı adayı CHP’nin başında kim söz olacak gibi.”
“Vereceğimiz karar ne olursa olsun altılı liderle beraber yöneteceğiz. Kılıçdaroğlu da doğruyu söylüyor. Bana da gelse diğer liderlere de gelse ne güzel zaten birlikteyiz. Ülkeyi beraber yöneteceğiz. Kuralları beraber uygulayacağız. Bu kavramı artık Türkiye’ye öğretmemiz lazım. Siyasette esnek kalmamız gerekiyor. Bir hafta sonrasında neyle karşılaşacağımızın belli olmadığı bir ülkedeyiz. Dolayısıyla bizim her ihtimale açık bir yol almamız lazım. İhtimale açık olmayan tek şey birbirimize duyduğumuz güven duygusu. Ben bilinciyle hareket edersek bu masa seçimi kazansa bile başarılı olamaz. Biz yaptık derse başarılı olur. Bunu masada da birçok toplantıda söyledim. Düşüncelerimi açık söylemekten hiç çekinmedim. Bundan sonra da ben değil biz dememiz lazım. Ortak bir vizyon açıklayacağız. İnşallah bizim buradaki toplantıda Ocak ayının ortası gibi muhtemelen Karamollaoğlu’nun ev sahipliğinde hem geçiş yol süreci haritasını hem de hükümet programını açıklamayı planlıyoruz.”
BİZ SENİN GEL GEL’İNE NİYE UYALIM
(Adaylık açıklaması) “Bunu bazıları zaaf olarak görür ben güç olarak görürüm. 12 Şubat 2022’de ittifak mı işbirliği mi işin alfabesini konuştuk. Üzerimize çok gelecekler seçim tarihi ortaya konana kadar adayımızı açıklamayacağız. Ve şu ana kadar altılı masa bir arada kalabildiyse bu ilke sadakati dolayısıyla kaldı. Biz topluma taahhüt ettiğimiz bir şeyi yapmamış değiliz. Erdoğan söyleniyor gel gel diyor bize. Hani öyle derler kavgada. Gel gel yapıyor. Niye ben senin gel geline uyayım ki. Bende git git diyorum. Sen bir git ben gelmeyi bilirim.”
BUNLARIN HEPSİ SEÇİM RÜŞVETİ
“Merkez Bankası’ndan kredi basıyorlar. Kredi bulamıyoruz. Krediye erişilmiyor. Yüzde 9 Merkez Bankası’nın bankalara uyguladığı faiz. Bankalar bunu yüzde 30 ile veriyor. Krediye ulaşabilen kişiler aldıkları krediyi asla yatırıma götürmezler. Gider bir konut alır, arsa alır. Bunlar seçim rüşveti. Faizciliğin olabilecek en çirkin en ahlaksız hali bugün yaşanıyor. Seçim tek çözüm. Seçim sosyal patlamaların, bunalımları engelleyecek olan tek ilaç. Bu bakımından önümüzdeki seçimi biz salt bir iktidar değişimi değil bir sistem değişimi ve toplumdaki kutuplaşmayı, düşmanlaşmayı yok edecek bir ilaç gibi görmemiz lazım.”
TEKLİFTE ‘EVLİLİK REŞİT YAŞTA OLUR’ DENSEYDİ
(Anayasa değişikliği teklifi) “Evlilik erkek ve kadından oluşur derseniz o zaman olur ama aile dediğinizde ki boşanmış veya eşini kaybetmiş bir kadın çocuklarıyla ailedir. İkincisi; madem çocuk istismarı ile ilgili bu kadar konuşuldu. Şöyle denseydi şu cümle: ‘Evlilik reşit erkek ve reşit kadından oluşur.’ deseydi mükemmel bir madde olurdu, kimse itiraz etmezdi. Kılıçdaroğlu maddelerin revize edilerek daha anlaşılır olmasını söylüyor.”
İKİ ADAY ÇIKARMAK GEREKEBİLİR
Tek aday zarureti bugün çok daha fazla. Ancak taktik sebeplerle iki aday çıkarmak gerekebilir. O taktik sebepleri açmak istemem ama siyasette bir yol alıyorsanız, bu bir strateji oyunuysa karşı tarafın hamlesine göre esnek olmanız lazım. Anlaşmalı yapılan her şey altılı masayı güçlendirir. İki aday olsa da anlaşmalı gösterilse sorun yaşanmaz.
BAŞARILI OLMAK ALTILI MASANIN TARİHİ GÖREVİ
Birbirimizi fiili bir durumla karşı karşıya bırakmamak önemli. Masada şimdiye kadar açıklamalar krize yol açmamışsa her sorunu çözeriz. Bunu yapmak tarihi görevimiz.
SARAÇHANE’DEKİ KARARLILIK İKTİDARA UYARIYDI
Saraçhane’de verilen ‘Erdoğan ve Bahçeli yaptığınız operasyonu görüyoruz ve ortak mücadeleye kararlıyız’ resmidir. İktidarın atabileceği adımlara karşı ciddi bir uyarıdır.
MESELE İMAMOĞLU DEĞİL İSTANBUL’UN RANTI
Asıl mesele İmamoğlu değil İBB’nin büyük rant alanı. CHP’nin içişlerine müdahale etmeye çalışan aktör de Erdoğan. Adaylık üstünden iç tartışma çıkarmayı hedefliyor.
KUTUPLAŞMAYI YOK EDECEK OLAN İLAÇ SANDIK
Önümüzdeki seçimi salt bir iktidar değişimi değil bir sistem değişimi olarak algılamalıyız. Sandığı, toplumdaki kutuplaşmayı, düşmanlaşmayı yok edecek ilaç gibi görmeliyiz.
FAİZCİLİK YAPILIYOR SEÇİM RÜŞVETİ DAĞITILIYOR
Faizciliğin en çirkin, en ahlaksız hali bugün Türkiye’de yaşanıyor. Bunların hepsi seçim yatırımı şeklinde düşünülen seçim rüşveti. İnsanların ahlakını bozan yatırımlar.