Faturalarınız 7 kat artabilir! Uzmanlardan gelen uyarı: “Konutlar fabrikalardan daha pahalı elektrik tüketecek”
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), 16 Kasım’da yayımladığı yeni yönetmelik ile elektrik tarifelerinde kayda değer bir değişim gerçekleştirdi. Bu düzenleme ile konutlardaki yıllık tüketim üst limiti 100 milyon kilovat saatten 5 bin kilovat saate düşürülürken, tarımsal faaliyetler dışındaki diğer abone gruplarında bu limit 15 bin kilovat saate çekildi. Yönetmelik, 1 Ocak 2025 tarihinden itibaren geçerli olacak.
YILLIK TÜKETİM LİMİTİ DÜŞTÜ
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Mersin Şube Başkanı Prof. Dr. Alkan Alkaya, yeni düzenlemenin tüketicilere büyük mali yükler getireceği konusunda uyardı. Alkaya, yıllık 100 milyon kilovat saatlik limitin 20 bin kat azaltılarak konutlar için 5 bin kilovat saate indirilmesinin, sıradan tüketiciler açısından “kolayca aşılabilecek bir sınır” olduğunu ifade etti. Özellikle aylık ortalama 417 kilovat saat elektrik tüketen bir ev, yıllık 5 bin kilovat saat sınırını aşacak ve bu durumda faturaları yedi katına kadar yükselebilir.
YENİ TARİFE ŞUBAT AYI FATURALARINA YANSAYACAK
Düzenleme ile üst limitin yıllık bazda bir değerlendirmeye tabi tutulacağını vurgulayan Alkaya, bu değişikliğin etkilerinin Şubat 2025’ten itibaren faturalar üzerinde görüleceğini kaydetti. “Mesken ve ticarethane abonelerinin yıllık 100 milyon kilovat saat olan üst limite ulaşması mümkün değildi. Ancak yeni yönetmelik üst limiti 20 bin kat aşağı çektiği için şu an ticarethane ve mesken abonelerinin üst limiti aşma riski bulunmaktadır. Türkiye’de meskenlerin aylık ortalama 230 kilovat saat elektrik tükettiği düşünüldüğünde, her ay 417 kilovat saat elektrik tüketen bir mesken yıl sonunda 5 bin kilovat saate ulaşabilir ve bu durumda faturası yedi kat artabilir. Ayrıca son düzenlemeye göre üst limit yıllık bazda değerlendiriliyor. Yani 12 ay boyunca tüketilen miktar 5 bin kilovat saate ulaştığında yeni tarifeden faturalandırılacak” dedi.
TÜKETİCİLER SANAYİ FİYATLARINDAN DAHA FAZLA ÖDEYEBİLİR
Elektrik fiyatlarının saatlik olarak belirlendiğine dikkat çeken Alkaya, bu durumun bilgi eksikliği nedeniyle tüketicileri zor durumda bırakacağını ifade etti. Sanayi tesislerinin uzman personel ve ikili anlaşmalarla maliyetlerini düşürebildiğini söyleyen Alkaya, sıradan kullanıcıların bu avantajlardan yararlanamadığını ve otomatik geçiş durumunda sanayiden daha yüksek ücretler ödeyebileceğini belirtti.
HALK YOKSULLAŞACAK, ŞİRKETLER ZENGİNLEŞECEK
Alkaya, elektrik üretim ve dağıtımının kamu hizmeti olması gerektiğine vurgu yaparak, mevcut düzenlemenin halkı daha fazla yoksullaştıracağını ve enerji şirketlerinin kârlarını artıracağının altını çizdi. “Bu uygulama halkı daha da yoksullaştırırken, elektrik şirketlerini zenginleştirecek. Kamu, elektrik üretim ve dağıtım süreçlerinin özelleştirilmesi ile enerji sektöründeki sadece düzenleyici konuma indirgenmiştir. Bu durumun sonucunda oluşan maliyet ise halkın sırtına yüklenmiştir. Elektrik üretimi, iletimi ve dağıtımı toplumsal fayda ve kamusal bir anlayış çerçevesinde ele alınmadığı sürece, enerji şirketlerinin kâr hırsına kurban edilmeye mahkûm olacaktır” diyerek sözlerini tamamladı. Prof. Dr. Alkan Alkaya, tüketicilerin olası mağduriyetlere karşı enerji tüketimlerini dikkatle kontrol etmeleri ve gerektiğinde profesyonel destek almalarını önerdi. Ayrıca kamuoyunun bu konudaki farkındalığının artırılması gerektiğine dikkat çekerek, enerji sektöründeki düzenlemelerin toplumsal fayda gözetilerek yapılmasının önemini vurguladı.