İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a dikkat çekici bir çağrıda bulundu. İmamoğlu, “Keşke beni dinlese. Hem kendi yararına, hem milletin yararına, hem de bu devletin geleceği için faydalı olur. Dinledikten sonra ne yapar, onu bilemem ama umarım beni dinler,” dedi. Sözcü gazetesinden İpek Özbey’e konuşan İmamoğlu, “CHP’de Ekremciler, Mansurcular, Kemalciler var mı?” sorusuna şu şekilde yanıt verdi: “Parti üyeleriyle gönül bağı kuran insanlar olabilir. Ancak yakın dostlarıma sorabilirler, konuşmalarıma göz atabilirler. Ben partimde her zaman kurumsallığa inanan biriyim. Kişisel bir ağ hiç oluşturmadım. Her zaman şunu söyledim; eğer kurumumuz büyükse, onu daha da büyütmeli ve hak ettiği yere ulaştırmalıyız, böylece hepimiz kazanırız. Bu nedenle Ekremciler kavramına hiçbir zaman sıcak bakmadım, aksine reddettim. Şu anda normal bir dönemin bizlere sunduğu bir görev tanımı yok; Türkiye’nin mevcut durumu var. Ekonomik koşullar altında milletin ezildiği, yerle bir olduğu bir dönem yaşıyoruz. Ülkenin uluslararası alanda itibarını yitirdiği bir süreçle karşı karşıyayız. Türkiye’de çocuklar, gençler, hatta 3-4 yaşındaki bebekler bile “Bizi kurtarın” diyecek. Bu tür bir dönemde meseleyi Türkiye’nin geleceğini kurtarma meselesi olarak görüyorum ve şahsi konumlanmalara katı bir şekilde karşıyım. Bu iktidarı ve bu sistemin aklını yeneceğiz, değiştireceğiz. Ülkemizin laik sistemini adalet, hukuk ve hukukun üstünlüğü ile güçlendirecek ve Türkiye’yi dünyanın en saygın ülkelerinden biri haline getireceğiz. Parlamento gücünü artırmanın ve gerçek anlamda halkın temsilcisi olmasını sağlamanın aşamalarını bir görev olarak görüyorum.” İmamoğlu, “Cumhurbaşkanı seçilseniz ilk yapacağınız şeylerden biri parlamenter sistem için çalışmak mı olacak?” sorusunu şu şekilde yanıtladı: “Bu sadece Ekrem İmamoğlu meselesi değil. Cumhuriyet Halk Partisi’nde siyaset yapan herkesin tek hedefi, mevcut tek aklın, otoriter düşüncenin, herkesin her konuya müdahale eden yaklaşımının sona ermesini sağlamaktır. Bunun yolu, sağlıklı ve güçlü bir parlamentonun varlığı ile güçler ayrılığının yeniden inşasıdır; ancak bu şekilde Türkiye doğru, dürüst ve güçlü bir geleceğe adım atabilir. Yoksa “o tek akıl gitsin, bizim tek akıl gelsin” diyerek bir mekanizma kurmak, Türkiye’deki hiçbir Cumhuriyet Halk Partili veya muhalefet anlayışı, bunu kabul etmez ve edemez.
Nedim Yamalı, Gelecek Partisi'nden 24 Aralık 2024 tarihinde istifa etti ve AK Parti'ye geçiş beklentileri gündeme geldi. İstifasının ardından yaptığı açıklamada, "Kuruluşundan bu yana görev aldığım Gelecek Partisi...
Devamını Oku..