Esad’ın Telegram Açıklaması: ‘Rusya’nın İsteğiyle Suriye’yi Terkettim!’

Suriye Devlet Başkanlığı’nın Telegram hesabında, Beşar Esad’a ait olduğu öne sürülen bir açıklama yayınlandı. Bu açıklamada, isyancıların gerçekleştirdiği askeri harekât sonucu ordu güçlerinin çöktüğü ve Esad’ın Rusya’nın isteği üzerine Suriye’yi terk ettiği iddia ediliyor. Telegram hesabının kimin tarafından yönetildiği ise bilinmiyor. Beşar Esad, 8 gün önce ülkesinden ayrılarak Rusya’nın başkenti Moskova’ya giderken bir açıklama yapmamıştı. Esad’a atfedilen açıklamada, devrik liderin istifa etmeyi veya sığınma talebinde bulunmayı planlamadığını belirtti. İsyancıların Şam’ı ele geçirmesi sonrasında ‘muharip operasyonları denetlemek’ amacıyla Lazkiye’deki Rusya’ya ait Hmeymim Hava Üssü’ne gittiğini ve Suriye ordusunun mevzilerini terk ettiğine tanıklık ettiğini ileri sürdü. Esad, Arapça ve İngilizce olarak yayınlanan açıklamasında Hmeymim Üssü’ne düzenlenen insansız hava aracı saldırılarının arttığını, bu sebeple Rusların kendisini Moskova’ya götürmeye karar verdiklerini iddia etti. Ayrıca, üssü o şartlar altında terk etmenin imkânsız olduğunu ve Moskova’nın 8 Aralık Pazar akşamı üst komutanlıktan acil bir tahliye uçuşu talep ettiğini öne sürdü. Esad’a atfedilen açıklamada şu ifadeler yer aldı: ‘Hiçbir zaman istifa etmeyi veya sığınma başvurusunda bulunmayı düşünmedim. Herhangi bir kişi veya kurum böyle bir teklifte bulunmadı. Devlet terörizmin hakimiyetine geçtiğinde ve anlamlı bir katkı yapabilecek durum kalmadığında, tüm mevkilere duyulan ihtiyaç geçersiz hale gelir.’ Suriye’de muhalifler 8 Aralık’ta Şam’a girdi ve HTŞ liderliğindeki muhalif gruplar 12 gün içinde ülke kontrolünü ele aldı. Muhalifler Şam’a girdiğinde, Başbakan Muhammed Gazi el-Celali, Beşar Esad’ın nerede olduğunu bilmediğini belirtmesi üzerine Esad’ın Suriye’yi terk ettiği yönünde spekülasyonlar arttı. Rus medyası 9 Aralık’ta Rusya’nın Esad’a sığınma hakkı verdiğini duyurdu. Suriye’deki muhalifler, geçici bir hükümet kurma çabasında. 2011’de Nusra Cephesi olarak kurulan HTŞ, 2012’de El Kaide’ye bağlı olduğunu açıklayarak, 2016’da El Kaide’yle ilişkisini kesip başka gruplarla birleşerek şu anki adını aldı. HTŞ hala resmi olarak Birleşmiş Milletler, ABD, İngiltere ve Türkiye gibi birçok ülkenin ‘terör örgütleri’ listesindedir. HTŞ lideri Ahmed el-Şara, daha önce Ebu Muhammed el-Colani ismiyle biliniyordu ve ‘Suriye’deki farklı dini ve etnik gruplara hoşgörü gösterme’ vaadinde bulundu. Ancak HTŞ’nin cihatçı geçmişi nedeniyle bu taahhüt, bazı kesimlerde şüpheyle karşılanıyor. El-Şara, tüm silahlı grupların yeni yönetim altında lağvedileceğini belirtti. Esad yönetiminin devrilmesiyle sonuçlanan askeri harekâtı yöneten el-Şara, gazetecilere yaptığı açıklamada yalnızca Suriye ordusunda görevli askerlerin silah taşıyabileceğini ifade etti. Kürtlerin denetimindeki Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi ise Şam’daki geçici sağlam yönetime, ‘çatışmalara son verme’ ve ‘ulusal düzeyde kapsamlı bir diyalog başlatma’ çağrısında bulundu. Suriye’deki geçici yönetimin başbakanı Muhammed el-Beşir, ilk hedeflerinin ülke genelinde güvenlik ve istikrar sağlamak, ikinci olarak da yurtdışındaki milyonlarca Suriyeli sığınmacının geri dönüşünü temin etmek olduğunu söyledi.