Başlık: Fırtına Kolordusu: Kuzey Kore’nin Rusya’ya Gönderdiği Özel Kuvvetler Hakkında Bilinenler
Kuzey Kore ordusunda görev yapmış Haneul, bu ordudaki en belirgin hatırasının devamlı bir açlık hissi olduğunu ifade ediyor. İlk ayı boyunca, küflü lahana ve mısırla beslenmek zorunda kaldığını ve bu sebeple 10 kilogram zayıfladığını aktarıyor. Üçüncü ayın sonuna gelindiğinde ise, taburunun önemli bir kısmının yetersiz beslenme nedeniyle sağlık tesisine sevk edildiğini belirtiyor. Güney Kore sınırına muharip olarak konuşlandırıldıklarında, mısırın yerini pirinç almış. Ancak pirincin birliklerine ulaşana kadar geriye gönderilenler tarafından çalındığı ve bazen de kum atıldığını söylüyor.
Ukrayna, Kuzey Kore askerleriyle ilk kez savaştığını duyurdu. Kuzey Kore, Mayıs ayından bu yana Güney Kore’ye 1500’den fazla çaput balon gönderdi ve bu balonlar içinde parazitler bulunduğu tespit edildi. Haneul, bu olumsuz koşullara rağmen, kendi birliğinin en iyi beslenen birliklerden biri olduğunu kaydediyor. Ancak bu gıda desteği, Güney Kore’ye kaçışları önlemek için başvurulan bir strateji olsa da, Haneul’u durduramadı; 2012’de ölüm riski taşıyarak, iki ülke arasındaki Askerden Arındırılmış Bölge’yi geçmeyi başardı. Onun ve diğer kaçak askerlerin hikayeleri, Ukrayna’ya karşı savaşmak üzere cepheye gönderilen binlerce Kuzey Kore askerinin durumunu aydınlatıyor.
Ukrayna güçlerine yardım etmek amacıyla 11 bin Kuzey Kore askerinin Rusya’nın yanında görevlendirildiği bildirilmektedir. Güney Kore istihbarat kaynaklarına göre, bu askerler cephede savaşıyor ve kayıplar veriyor. Bu kayıpların 100’ü aştığı tahmin ediliyor, ancak bu rakam henüz kesinleşmemiş. BBC’ye bilgi veren eski Kuzey Kore askerleri, Ukrayna güçlerine karşı savaşmaya gönderilen bu birliklerin hafife alınmaması gerektiğini belirtiyor.
Seul’ün elindeki verilere göre, Kursk bölgesine gönderilen askerlerin çoğu, Fırtına Kolordusu’ndan seçildi. Bu özel birlik, iyi eğitim almış askerlerden oluşmasına rağmen, cephedeki teknolojik gelişmelerle uyum sağlamakta zorlanıyor. Lee Hyun Seung, 2000’li yılların başında Kuzey Kore ordusuna katılmış ve özel kuvvetlerde eğitim subayı olarak görev yapmış. 2014’te Güney Kore’ye kaçan Lee, Fırtına Kolordusu’nun uzun ve atletik askerlerden oluştuğunu aktarıyor. Bu askerler, yakın dövüş sanatları ve bıçak atma eğitiminin yanı sıra, mutfak eşyalarından silah yapma becerisi kazandıran eğitimler de alıyor. Ancak, Fırtına Kolordusu’ndaki askerlerin morali diğer birliklerden daha yüksek olsa da, eski askerler beslenme sorununu burada da gözlemliyor.
Online paylaşılan videolarda, Rusya’daki Kuzey Koreli askerlerin güçsüz göründüğünü belirten Haneul, bu görüntülerin Pyongyang’ın propaganda videolarından çok farklı olduğunu ifade ediyor. Propaganda videolarında, askerlerin çıplak elleriyle buz bloklarını kırdığı veya zincirlerinden kurtulduğu belirtiliyor. Haneul, ordudaki süre boyunca yalnızca tek bir atış eğitimi almış ve bu eğitimde sadece üç kurşun kullandığını dile getiriyor. Silah kullanma pratiği gördüğü tek an ise, aç bir çiftçinin yasak bölgeye girmesi sebebiyle yaşandı.
Ukrayna’nın ordu istihbaratına göre, dil engeli sorunu nedeniyle Kuzey Kore askerlerinin iletişimde sıkıntı yaşadığı ve yanlışlıkla bir Rus taburunu hedef aldığını, bunun sonucunda sekiz kişinin dost ateşinde hayatını kaybettiğini öne sürdü. Bu bağlamda, Kuzey Koreli askerleri sadece birer piyon olarak görmek, Rusya lideri Vladimir Putin’in çaresizliğini göz ardı etmek anlamına gelebilir. Ancak Kuzey Kore ordusunda görev yapmış olan firariler, bu düşüncenin yanıltıcı olduğunu belirtiyor. Haneul, Kursk bölgesine gönderilen Kuzey Kore askerlerinin rejimlerine olan bağlılıklarının ve savaşma iradelerinin birçok eksikliği telafi edeceğini savunuyor.
Haneul, çoğu askerin partiye son derece sadık olduğunu ve emirleri sorgusuz sualsiz yerine getirmekten kaçınmadıklarını sözlerine ekliyor. Lee, her sabah yapılan ideolojik öğretilerin, özel kuvvetlerin zihinsel olarak hazır tutulmasını sağlamak için tasarlandığını aktarıyor. Kenarından dolanan yukarıdaki gözlemler, Rusya’ya gönderilen Kuzey Kore askerlerinin cephede nasıl hayatta kalabileceklerini gösterebilir. Ryu, ordu üyesi olan birçok askerin istekli bir şekilde Rusya’ya gitmelerinin sebeplerine değiniyor. Kariyer sahibi olanlar, bu durumu geleceklerine dair bir fırsat olarak görebilirken, Kuzey Kore’deki zor koşullar göz önüne alındığında, bazıları yurt dışında yaşama imkanını değerlendirmiş olabilir. Ryu, benzer durumda olması halinde gitmeyi isteyeceğini ifade ediyor ve “Sanırım Rus askerlerinden daha istekli savaşacaklar” diyor.
Güney Kore özel kuvvetlerinde eski bir üst düzey subay olan Chun In-bum da diğer firarilerin görüşlerine katılıyor. Onlara göre gıda sıkıntısı ve eğitim eksiklikleri, Kuzey Koreli askerleri yetersiz kılmaz. Hızla uyum sağlama yetenekleri olduğuna dikkat çekiyorlar. Moskova’daki cephede binden fazla kayıp verildiği tahmin ediliyor. Yaklaşık 11 bin Kuzey Koreli asker, savaşın seyrini değiştirmeyecektir. Ancak uzmanlar, bunun sadece ilk grup asker olabileceğini belirtiyor. Pyongyang’ın 60 bin hatta 100 bin asker gönderebileceği düşünülüyor.
BBC ile konuşan eski askerler, Kim Jong Un’un rejiminin istikrarını tehdit etmeyecek şekilde büyük asker kayıplarını tolere edebileceğini öne sürüyor. Haneul, “Gönderilenler, iktidarda nüfuzu ve bağlantıları olmayan askerlerdir. Açık söylemek gerekirse, sorun çıkmadan feda edilebilecek kişilerdir” açıklamasında bulundu. Kendi tecrübelerinden yola çıkarak, rütbeli ailelerin çocuklarının cepheye gönderilmediğini öğrendiğinde şok içinde kaldığını ifade ediyor ve “O zaman harcanabilir olduğumuzu anladım” diye ekliyor. Rusya’da ölen askerlerin ailelerinin de sessiz kalmasının muhtemel olduğunu, çocuklarının kahraman olarak onurlandırılacağını belirtiyor.
Kuzey Kore’deki rejime bağlılık, askerlerin cepheden kaçmaları yönündeki umutlarını kırabilecek en büyük etken olarak öne çıkıyor. Kiev ve Seul, bu askerleri teslim almaya yönelik cephe hattında psikolojik operasyonlar düzenlemeyi planlıyor. Fakat Kuzey Koreli askerlerin cep telefonlarına ulaşımının olmadığı görülüyor. Ukrayna istihbaratına göre, Rus askerlerinin cep telefonları Kuzey Kore birlikleriyle birleşmeden önce bile alınıyor. Psikolojik operasyonlar gerçekleştirmek amacıyla hoparlörler aracılığıyla mesaj yayınlamak veya havadan bildiriler dağıtmak hedefleniyor. Hem Ryu hem de Haneul, Güney Kore’den gelen rejim karşıtı propaganda bildirilerini okuduktan sonra ülkelerinden kaçmaya karar verdiklerini söylüyorlar. Ancak, uzak bir cephede hem Ryu hem de Haneul, böyle bir bildirinin etkili olacağına dair endişelerini dile getiriyor.
Firar fikrinin doğması ve cesaretin kazanılması uzun zaman aldığına dikkat çeken ikili, subayların firara yeltenen herkesi vurma talimatı verdiğini düşünüyor. Haneul, kendi kaçış sürecinde asker arkadaşlarının kendisine ateş açtığını aktarıyor. “On iki kurşun başımın hemen üstünden geçti” diyor. Kuzey Kore askerlerini canlı yakalatmanın dahi Ukrayna için zor bir iş olabileceği belirtiliyor. Kuzey Kore’de savaş esiri olmak, büyük bir utanç ve hatta ölümden daha kötü bir durum olarak görülüyor. Askerlere kendilerini vurarak intihar etmeleri öğretiliyor. Ryu, askerlere ‘Son Mermiyi Sakla’ adlı bir şarkıyı hatırlatıyor: “Size iki mermi saklamanızı öğretirler, biri düşmanı, diğeri ise kendinizi vurmak için.” Tüm bunlara rağmen eski özel kuvvetler eğitmeni Lee, Kuzey Kore askerlerine yardım etmeye istekli. Onlarla doğrudan iletişim kurmak amacıyla cepheye gitmeyi öneriyor ve “Büyük sayılarda firar çok olası olmasa da, denemeliyiz. Kuzey Kore’den gelen tanıdık sesleri duymak, psikolojilerini etkileyebilir” şeklinde konuşuyor. Haneul ise sadece güvenli bir şekilde Kuzey Kore’ye dönmeyi umuyor. Rusya’ya gönderilen askerlerin arasında yakın akrabalarının da olabileceğini biliyor ve “Sadece bunu başarmalarını ve güvenli bir şekilde geri dönmelerini umuyorum” diyor.