Orijinal Başlık: Güney Kore Cumhurbaşkanı neden aniden sıkıyönetim ilan etti?
Yazarlar: Frances Mao ve Jake Kwon, BBC News – 4 Aralık 2024
Artan siyasi baskı altında olan Güney Kore Cumhurbaşkanı Yoon Suk-yeol, 50 yılı aşkın bir süre sonra ilk kez bir demokratik ülkede sıkıyönetim ilan etti. Birkaç saat içerisinde, parlamentonun bu adımı engellemesinin ardından sıkıyönetimi kaldıracağını duyurdu. Yerel saatle 23.00’te ulusal televizyonda yapılan sıkıyönetim açıklamasında güvenlik ile Kuzey Kore tehdidinden bahsedilsede, kısa bir süre sonra Yoon’un bu kararı politik engellemelere yanıt olarak aldığı anlaşıldı. Gözlemciler, Cumhurbaşkanının kendisine yönelik siyasi saldırıları önlemek amacıyla sıkıyönetim ilan ettiğini belirtiyor. Ancak bu karar, parlamentonun dışında protestoları da beraberinde getirdi ve milletvekilleri birkaç saat içinde bu durumu yasadışı ilan ederek karşı oy kullandı.
Yoon, sıkıyönetim ilanına dair yaptığı konuşmada muhalefetin saldırılarına atıfta bulunarak, “devlet karşıtı kaos yaratma çabalarını engellemek için” sıkıyönetim uygulamasına gittiğini ifade etti. Öte yandan, Kuzey Kore, Mayıs ayından bu yana Güney Kore’ye 1500’den fazla atık balon göndermişti ve bu balonların içinde parazitlere rastlanmıştı.
Bu aşamada, Güney Kore Ordusu’na geçici yetki verildi ve parlamentoda polisler ile askerler konuşlandırıldı. Meclis binasının çatısına helikopterler inmekteydi. Ordu, parlamento önünde gerçekleştirilecek tüm toplantıların ve siyasi kurumların yasaklandığını duyurdu ve medya da ordunun denetimine geçecekti. Ancak Güney Kore’deki muhalefet, Yoon’un sıkıyönetim ilanını hemen yasadışı ve anayasaya aykırı olarak değerlendirdi. Yoon’un partisi olan muhafazakâr Halkın İktidarı Partisi’nin lideri de bu durumu “yanlış bir adım” olarak tanımladı. Muhalefet lideri Lee Jae-myung ise, kendi partisi olan Demokratik Parti’nin milletvekillerine parlamentoda toplanmaları ve karara karşı oy vermeleri için çağrıda bulundu. Ayrıca halka, parlemento binası önünde protesto düzenleme çağrısında bulundu. Lee, “Tanklar, zırhlı personel taşıyıcıları ve silahlı askerler bu ülkeyi yönetecek. Sevgili vatandaşlarım, lütfen Ulusal Meclis’te buluşalım.” dedi.
Bu çağrı üzerine yüzlerce kişi, sıkı güvenlik önlemleri altında parlamentonun önünde toplandı. Protestocular “Sıkıyönetime Hayır!” sloganları attı. Eylemcilerle polis arasında gergin bir ortam oluşmasına rağmen, çok sayıda askerin varlığı bir çatışmaya dönüşmesini engelledi. Milletvekilleri barikatları aşarak parlamentoya girmeyi başardı. Yerel saatle 01.00’de parlamentoda bulunan 300 milletvekilinden 190’ı, sıkıyönetim kararına karşı oy kullandı ve Cumhurbaşkanı Yoon’un sıkıyönetim ilanı geçersiz sayıldı.
Sıkıyönetim kararının önemi? Güney Kore’de en son 1979 yılında, uzun süre iktidarda kalan askeri yönetici Park Chung-hee’nin bir darbede suikasta uğradığında sıkıyönetim ilan edilmişti. Ülkenin 1987’de demokratik sisteme geçmesinin ardından hiçbir sıkıyönetim kararı alınmamıştı. Ancak Yoon, ülkeyi “devlet karşıtı güçlerden” korumaya çalıştığını söyleyerek bu duruma gitmişti. Kuzey Kore’ye karşı önceki liderlere oranla daha sert bir tutum sergileyen Yoon, muhalefeti Kuzey Kore yanlıları olarak nitelendirmişti fakat herhangi bir kanıt sunmamıştı. Sıkıyönetim dönemlerinde, orduya daha geniş yetkiler tanınmakta ve sık sık vatandaşa ait haklar, hukukun üstünlüğü standartları ve korumalar askıya alınmaktadır.
Muhalefeti ne harekete geçirdi? Yoon, Mayıs 2022’de göreve gelmişti; ancak Nisan’da muhalefetin kazandığı büyük zaferin ardından gücünün büyük bir kısmını kaybetti. O tarihten itibaren hükümeti yasaları geçiremez hale geldi ve muhalefetin sunduğu yasa tasarılarını sadece veto etmekle yetindi. Yoon’un, bazı yolsuzluk skandallarına karışmış olması halk desteğini de azalttı. Yolsuzluk skandallarından biri, First Lady’nin Dior marka çanta hediye alması, diğeri ise borsa manipülasyonu ile ilgiliydi. Geçtiğimiz hafta televizyona çıkarak özür dilemek zorunda kalan Yoon, First Lady’nin görevlerini denetlemek için bir büro kurduğunu açıkladı. Ancak muhalefet partilerinin istediği kapsamlı bir soruşturma talebini reddetti. Daha sonra, muhalefet hükümetin bütçesinin kesilmesini öngören bir yasa tasarısını gündeme getirdi. Güney Kore yasalarına göre, bütçe tasarıları veto edilemez. Bu bağlamda, muhalefet ayrıca bazı kabine üyelerinin ve üst düzey savcıların azledilmesi için hamle yaptı; bu isimler arasında First Lady’ye soruşturma başlatmayan denetleme kurumunun müdürü de yer aldı.
Şimdi ne olacak? Güney Kore yasalarına göre, parlamentoda sıkıyönetimin kaldırılması yönünde çoğunluk oy verirse, hükümet buna uymak zorunda kalır. Aynı yasa, sıkıyönetimin milletvekillerini tutuklamasını da yasaklamaktadır. Yoon, parlamentodaki oylamadan birkaç saat sonra sıkıyönetim kararını geri çekti. Şu an ne olacağı belirsiz. Parlamento önünde toplanan bazı eylemciler “Yoon Suk-yeol tutuklansın!” sloganları atmaya başladı. Ancak Yoon’un aceleyle aldığı bu karar, kendisini modern bir demokrasiye dönüşmüş bir ülke olarak gören Güney Kore’de büyük bir şok etkisi yarattı. Sıkıyönetim, yıllardır demokratik toplum için en büyük meydan okuma olarak kabul ediliyor. Parlamento Başkanı ise “Demokrasiyi halkla birlikte savunacağız” dedi.