Başlık: HTŞ’nin Kontrolüne Geçen Petrol Zengini Deyrizor’un Önemi Nedir?
Suriye’de Beşar Esad yönetiminin devrilmesinde öncü rol oynayan İslamcı grup Heyet Tahrir eş-Şam (HTŞ), 10 Aralık gecesinde ülkenin doğusunda yer alan petrol zengini Deyrizor kentinin kontrolünü ele geçirdi. HTŞ komutanlarından Hasan Abdul-Gani, “Güçlerimiz Deyrizor kentinin tamamını kontrol altına aldı” açıklamasında bulundu. İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) ise Deyrizor’da Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) diğer bölgelere çekildiğini bildirdi. SDG’ye bağlı Deyrizor Askeri Konseyi, geçtiğimiz hafta Deyrizor cephesinde Esad güçlerine karşı bir saldırı gerçekleştirdiğini duyurdu. SDG unsurları, Fırat Nehri’nin doğusunda bulunan bazı bölgeleri Esad güçlerinden alarak, Şam hükümetinin düşmesinin ardından kontrol alanlarını genişletmişti.
Suriye’de muhaliflerin kontrol altına aldığı Hama’nın önemi ne? HTŞ’nin çağrısıyla birçok kentte Esad karşıtı kutlamalar yapıldı. Suriye Milli Ordusu’nun Tel Rıfat operasyonu hakkında neler biliniyor? Suriye protestolarını başlatan 13 yaşındaki Hamza’nın annesi: ‘Esad umarım bedelini öder.’
Haberin devamında ise, Amerikan askerlerinin bölgede kalacağı bilgisi yer alıyor. SDG’nin denetimindeki alanlar, Suriye’nin petrol rezervlerinin büyük bir kısmını barındırıyor ve bu bölgede DEAŞ karşıtı koalisyon kapsamında yaklaşık 900 Amerikan askeri konuşlanmış durumda. Pentagon, SDG’nin 3 Aralık’ta başlattığı taarruz sırasında ABD’nin bölgedeki güçlerine yönelik yapılacak “tehditlere” karşı hava saldırıları düzenledi. ABD Başkanı Joe Biden, 8 Aralık’ta yaptığı açıklamada, Amerikan askerlerinin bölgede kalmaya devam edeceğini ve ABD-SDG ortaklığının süreceğini belirtti. ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı (CENTCOM) Komutanı General Michael Erik Kurilla, 10 Aralık’ta Suriye’deki çeşitli üslerde SDG güçleriyle bir araya geldi. CENTCOM’dan yapılan açıklamada, Kurilla’nın IŞİD ile mücadeledeki ortakları SDG’yi ziyaret ettiği ve mevcut durumu istismar etmesini engellemeye yönelik çabalar hakkında bilgi aldığı ifade edildi. Uzmanlar, ABD’nin Suriye’nin kuzeydoğusuna yalnızca petrol açısından değil, Irak’a geçiş güzergahı olması dolayısıyla da önemli bir ilgi gösterdiğine dikkat çekiyorlar.
HTŞ-SDG ilişkilerinin nasıl şekilleneceği merak ediliyor. Muhaliflerin Şam’ı alması ve HTŞ’ye yakın unsurların geçiş hükümeti kurma çabaları, SDG kontrolündeki kuzeydoğu bölgesinin geleceğini de belirsizleştirdi. HTŞ ve beraber hareket ettiği gruplar, Suriye’nin kuzeyindeki harekât sırasında SDG’nin asıl oluşturucu unsurları olan ve Türkiye’nin terör örgütü olarak tanıdığı Halk Koruma Birlikleri (YPG) ile çatışmaya girmedi. YPG, bu bağlamda Halep’te Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerden çekilmek için HTŞ ile diyalog kurulduğunu bildirdi. Deyrizor’da da benzer bir durumun yaşanıp yaşanmadığı ise henüz netlik kazanmadı. SDG’nin siyasi yapısını oluşturan Demokratik Birlik Partisi (PYD) eski eş genel başkanı Salih Müslim, BBC Türkçe’ye yaptığı açıklamada, “HTŞ bize bir adım atarsa biz iki adım atarız” dedi. Suriyeli Kürtler bundan sonra ne yapacak? PYD, HTŞ’ye nasıl bir yaklaşım sergiliyor?