İş insanı Murat Ülker, küresel ideolojiler üzerine dikkat çekici bir makale yayınlayarak, inanç, düşünce ve ideolojinin karmaşık sınırlarını günümüz koşullarında yeniden değerlendirmeye çağırdı. Ülker, özellikle entelektüel çevrelerin ideolojik fanatizmin tuzaklarına nasıl düştüğüne vurgu yaptı. Yazısında, Amerikalı yazar Daniel J. Flynn’ın “Intellectual Morons: How Ideology Makes Smart People Fall for Stupid Ideas” adlı eserinden esinlenerek, Flynn’ın entelektüel dünyaya yönelik eleştirilerine yer verdi ve örneklerle destekledi. Flynn, ideolojiye körü körüne bağlılığın zeki bireyleri yanlış yollara nasıl sürüklediğini ele alırken, Ülker bu durumu günümüzün sosyal sorunları bağlamında değerlendirdi. ‘İdeolojiler, akıl yürütme becerilerini devre dışı bırakıyor.’ Ülker’e göre, ideolojik yapılar, bireylerin akıl yürütme yeteneklerini etkisiz hale getirip onlara “hazır” yanıtlar sunarak bir yapı oluşturuyor. Bu durum, düşüncelerini “otomatik pilota” alarak kişisel sorgulamadan uzaklaşmayı teşvik ediyor. “Akıllı bireyleri aptallaştıran ideolojik fanatizm, toplumsal ve kültürel çözüm arayışlarını basitleştirerek karmaşık sorunları tek tip yaklaşımlarla ele alıyor” diyen Ülker, ideolojilerin bireylerin düşünme sorumluluklarını elinden aldığını ve sıkça dogmatizme sürüklediğini ifade etti. Princeton Üniversitesi’nden Peter Singer’ın çelişkili bakış açılarına örnek veren Ülker, “Bir entelektüelin, hayvan hakları adına yemek yemeyi eleştiren ama bazı eylemleri savunan fikirleri sorgusuz sualsiz desteklemesi düşünülmelidir” dedi. ‘Bilimsel düşünceyi de olumsuz etkiliyor.’ Ülker, ideolojik bağlılığın, gerçekleri çarpıtma biçiminde bireyleri yanıltıcı yollara sürüklediğine dikkat çekerek, ideolojilerin bireylerin “dürüst bilim” arayışını baltaladığını söyledi. Çevrecilik, feminizm, komünizm ve kapitalizm gibi ideolojilerin tarihsel olarak değerli fikirler barındırdığını fakat çoğu zaman uygulamada fanatik yaklaşımların gerçeği saptırdığını belirtti. “İdeolojik bakış açısı, fanatizme ve aklın devre dışı kalmasına sebep olurken, mantık ve deneyim, gerçeği ortaya koymada daha etkili oluyor” diyen Ülker, bireylerin ideolojik önyargılarını sorgulamalarının önemine dikkat çekti.
Diyarbakır'ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi'nde, 21 Ağustos'ta kaybolduktan 19 gün sonra Eğertutmaz Deresi'nde cesedi bulunan 8 yaşındaki Narin Güran cinayetiyle ilgili olarak Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı bünyesinde yürütülen...
Devamını Oku..