Başlık: İktidar ve muhalefet partileri Suriyeli sığınmacıların geri dönüşü için hangi önerileri sunuyor?
Suriye’de Esad yönetiminin devrilmesinin akabinde, Türkiye’deki 3 milyondan fazla Suriyeli sığınmacının geri dönüşü konusu, yeni rejimin nasıl şekilleneceğiyle birlikte en çok tartışılan meselelerden biri oldu. Esad’ın devrilmesini sevinçle karşılayan bazı Suriyeliler ülkelerine dönmeye hazırlansa da, mevcut durumda kitlesel bir dönüş gerçekleşmiş değil. Türkiye’de Suriyeli sığınmacılar, siyasi partilerin “göçmen, sığınmacı” politikalarında önemli bir rol oynamakta. Aşırı sağcı bazı partilerin, “iktidara geldikleri takdirde Suriyelileri ülke dışına atacakları” yönündeki beyanları, geniş bir toplum kesiminden destek buluyor. Peki, Esad rejiminin sona ermesinin ardından iktidar ve muhalefet partileri, sığınmacıların “geri dönüşü” hakkında neler düşünüyor ve hangi çözümleri öneriyor?
Gerek iktidar gerekse muhalefet partileri, “kısa vadede kitlesel bir geri dönüş beklenmemesi gerektiği” konusunda hemfikir. Suriye’deki durum ilerleyebilir mi? Üç olası senaryoya bakalım:
AKP: Henüz net bir geri dönüş planı sunulmuş değil ancak partinin kulislerinde bazı yorumlar dolaşmakta. Her ne kadar muhalefet kanadında olduğu gibi iktidar tarafında da çok yakın zamanda büyük bir dönüş beklentisi bulunmasa da, güvenli bir siyasi ortam, altyapı, ekonomik koşullar, yeni bir anayasa ve demokratik seçimlerle birlikte yüzde 50-60 oranında bir dönüş olabileceği görüşü öne çıkıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriyelilerin geri dönüşü hakkında, “Hiçbir kışkırtmayı kabul etmeyeceğiz” diyerek, “Türkiye’nin misafirperverliğini bazı vicdan yoksunu faşistlerin lekelemesine izin vermeyiz” açıklamasında bulundu.
İsmini vermek istemeyen bir AKP yöneticisi, Dışişleri, Milli Savunma ve İçişleri Bakanlıkları ile Göç İdaresi’nin uyumlu bir şekilde çalıştığını ifade ediyor. Ancak, kısa vadede somut bir plan beklenmemesi gerektiği de vurgulanıyor. “İlgili bakanlıkların koordinesinde bir çalışma yürütülüyor ama yakın zamanda net bir program çıkmayabilir, zira Suriye’deki geçici hükümetin kendi planları olacaktır” deniliyor.
Suriyeli sığınmacıların geri dönüşünü kolaylaştıracak demokratik ve kapsayıcı bir yeni rejimin oluşmasının süreci hızlandıracağı ve iki ülke arasındaki ilişkilerin normale dönmesinin ardından başta sınır illerinde ticaretin canlanacağı ifade ediliyor.
CHP: CHP’li Bakan Murat Bakan, iç savaştan kaçıp Türkiye’ye gelen Suriyelilerin geçici koruma statüsünün fiili olarak sona erdiğini belirtiyor. İçişleri Bakanlığı’nın “14-15 bin kişiyi her gün gönderebilecek kapasitede” olduğunu vurgulayan Bakan, ancak geri dönüşlerin en az 7 ay alacağını ifade ediyor. Bakan, iktidarın, sığınmacıların geri dönüşünü belli bir takvim ve plan doğrultusunda teşvik etmesi gerektiğini savunuyor. “Geçici koruma statüsü kalktı, ancak bu kişilere örneğin bir yıl içinde gitme izni verebiliriz” önerisinde bulunuyor.
DEM Parti: DEM Parti İstanbul Milletvekili Özgül Saki, Esad rejimi sona erse dahi birçok belirsizliğin bulunduğunu belirtiyor. Saki, tüm bölge halkını güvence altına alacak bir demokratik sistem oluşana kadar zorunlu geri dönüş politikalarından kaçınılması gerektiğini vurguluyor. Cenevre Sözleşmesi’ne atıfta bulunarak, gönüllü ve güvenli geri dönüşlerin sağlanması gerektiğini ifade ediyor.
İYİ Parti: İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, 2025’in ilk yarısında gönüllü geri dönüşlerin teşvik edilmesi gerektiğini savunarak, 1 Temmuz itibariyle Suriyelilere sağlanan geçici koruma statüsünün iptal edilmesini talep ediyor. İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, iktidarın gerçekçi bir plan ortaya koyması, kalmakta ısrar eden sığınmacılara ise kesinlikle oturum izni verilmemesi gerektiğini belirtiyor.
Tüm bu görüşlere bakıldığında, sığınmacıların geri dönüşü meselesinin, hem iktidar hem de muhalefet cephesinde önemli bir gündem maddesi olduğu anlaşılıyor. Her iki taraf da, durumu değerlendirmek ve stratejiler önerme konusunda farklı yaklaşımlara sahip.