Başlık: İsrail’in İran’a Olası Saldırısı: ABD’nin Sızdırılan Planlara Dair Analiz Neler Anlatıyor?
Kaynak: EPA
Yazan: Frank Gardner
Unvan: Güvenlik Muhabiri
Tarih: 22 Ekim 2024
ABD’li araştırmacılar, son derece gizli istihbarat belgelerinin nasıl sızdırıldığını araştırıyor. Cuma günü Telegram’da yayımlanan belgelerin, İsrail’in İran’a yönelik saldırı planlarına dair ABD’nin yorumları olduğu iddia ediliyor. Bu belgeler, uydu görüntüleri ve diğer istihbarat verilerinin analizini içeriyor. Pazartesi günü Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby, Başkan Joe Biden’ın bu sızıntıya dair “derin endişe duyduğunu” açıkladı. Kirby, yetkililerin belgelerin bilgisayar korsanlığı ile mi yoksa sızdırma yoluyla mı elde edildiğini belirleyemediklerini ifade etti.
İsrail ve İran: Vekalet Savaşından Bölgesel Çatışma Endişesine
ABD’nin İsrail’e askeri yardımı kesme tehdidi, “verilmiş sözlere öfkenin işareti” olarak tanımlanıyor. Beyaz Saray, Suriye ve Irak’taki İran bağlantılı hedeflere yönelik saldırıya onay vermiş durumda.
İsrail’in İran’a Saldırısıyla İlgili Bilinenler
İsrail, İran’ın 1 Ekim’de düzenlediği balistik füze saldırısına karşılık, Tahran’a güçlü bir yanıt vereceğini belirtiyor. İran ise bu saldırıyı, İsrail’in 27 Eylül’de Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ı öldürmesine bir yanıt olarak gerçekleştirdiğini ifade ediyor.
Belgelerin Gerçekliği
Askeri analistler, belgelerdeki başlıkların makul göründüğünü ve geçmişte sızdırılan benzer gizli belgelerle tutarlılık gösterdiğini aktarıyor. “Çok Gizli” etiketi taşıyan belgeler, “Yabancı Hükümet İstihbaratı” ifadesini temsil eden “FGI” kısaltmasını da içeriyor. Bu belgelerin, ABD, İngiltere, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda gibi düzenli olarak istihbarat paylaşan beş Batılı ülkenin istihbarat organizasyonlarına gönderildiği düşünülüyor. Belgelerdeki “TK” kısaltması, uydu tabanlı sinyal istihbaratını (SIGINT) ve görüntü istihbaratını (IMINT) kapsayan bir kodu ifade ediyor.
Bize Neler Anlatıyor?
İki belge, ABD Ulusal Coğrafi İstihbarat Teşkilatı tarafından 15-16 Ekim tarihlerinde analiz edilen istihbarata dayalı olarak, İsrail’in İran’daki hedefleri vurma hazırlıklarına dair gizli değerlendirmeleri içeriyor. Belgelerde, iki adet havadan fırlatılan balistik füze (ABLM) sistemi olan Golden Horizon ve Rocks’tan sıkça bahsediliyor. Rocks, İsrail’in Rafael şirketi tarafından üretilen ve hem yer yüzeyindeki hem de yer altındaki çeşitli hedeflere saldırı yapabilen uzun menzilli bir füze sistemi olarak öne çıkıyor. Golden Horizon’ın yaklaşık 2.000 km menzil kapasitesine sahip Blue Sparrow füze sistemi olarak kullanıldığı düşünülüyor. Bu durum, İsrail Hava Kuvvetleri’nin Nisan ayında Isfahan yakınlarında bir İran radar noktasına düzenlediği benzeri bir balistik füze saldırısını genişletilmiş versiyonlarını planladığı anlamına geliyor. Uzun menzilli bu silahlar, İsrail savaş uçaklarının bölgedeki belirli ülkelerin üzerinden geçiş yapma gerekliliğini ortadan kaldırıyor. Belgelerde İsrail’in nükleer caydırıcılık adımlarını başlatmak için herhangi bir hazırlık içinde olmadığı belirtiliyor. Ayrıca, İsrail’in isteği doğrultusunda ABD yönetimi, İsrail’in nükleer silahlara sahip olduğunu hiçbir zaman kamuoyuna doğrulamıyor.
Bize Neler Anlatmıyor?
Bu belgelerde, İsrail’in İran’da hangi hedefleri ne zaman vurmayı planladığına dair açık bir ifade yer almıyor. ABD, İran’ın nükleer araştırma veya petrol tesislerini hedef alma niyeti olmadığını gizlemiyor. Böylece, geriye İran Devrim Muhafızları Ordusu’na (IRGC) ve Besic milislerine ait askeri üsler kalıyor; çünkü bu iki müracaat, İslam Cumhuriyeti’nin belkemiği olarak görülüyor ve askeri gücünü ülke dışına taşıdığı gibi iç protestoları bastırmakla da meşgul.
Birçok kişi, İsrail’in misilleme sözü vereceğini düşünmüştü. Fakat Nisan ayında, İran, İsrail’in Şam’daki elçilik binalarına yaptığı hava saldırısının ardından 300 insansız hava aracı ve füzeyle karşılık vermeden önce 12 gün bekleme süresi geçirdi. ABD, başkanlık seçimlerine bir aydan az bir zaman kala bölgedeki gerilimin artmasından dolayı kaygı duyuyor olabilir.
Belgeler Bilerek mi Sızdırıldı?
Muhtemelen evet, bu durum, İsrail’in planlarını engellemek isteyen birisi tarafından gerçekleştirilmiş olabilir. İran’ın gelişmiş bir siber savaş kapasitesi bulunduğundan burada bir hackleme ihtimali de değerlendiriliyor. Eğer bu belgeler gerçekse ve yüksek ihtimalle öyle olduğu düşünülüyorsa, ABD ile İsrail arasındaki yakın savunma ilişkisinin varlığına rağmen, Washington’ın hala müttefiki hakkında gizli bilgi toplama endişesi taşıdığı anlamına geliyor. Belgeler, İsrail Hava Kuvvetleri’nin İran’a karşı uzun menzilli bir saldırı gerçekleştirme planlarının oldukça ileri düzeyde olduğunu ve İran’ın muhtemel tepkilerine karşı önlemler aldığını gözler önüne seriyor. Özetle, İsrail bu saldırıları gerçekleştirmesi halinde Orta Doğu’da bir kere daha tansiyonun aşırı yükselebileceği bir duruma sebep olacak.
Sednaya Cezaevi: Yer altında tutulan 'on binlerce kişiye' henüz ulaşılamadı Suriye'de Beşar Esad yönetiminin sona ermesinin ardından, Şam'ın dışında bulunan Sednaya Askeri Hapishanesi'ni boşaltma çalışmaları devam ediyor. Beyaz...
Devamını Oku..