İYİ Parti’den Çarpıcı Adım: Şiddetle Mücadele İçin Çalıştay Düzenleniyor

İYİ Parti, Türkiye’deki artan şiddet sorununa dikkat çekmek ve çözüm yolları bulmak amacıyla 16-17 Kasım tarihlerinde “Şiddet ve Şiddetle Mücadele Çalıştayı” gerçekleştirecek. Çalıştayda, şiddetin toplumsal yapıya ve savunmasız gruplara etkileri ele alınacak; şiddetle mücadele ile ilgili stratejiler, yasal düzenlemeler ve toplumsal farkındalık faaliyetleri tartışılacak. İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Kevser Ofluoğlu, çalıştay öncesinde ANKA Haber Ajansı’na verdiği röportajda, Türkiye’nin toplumsal meseleleri arasında giderek artan şiddet olaylarının önemine değinerek, “Türkiye bir şiddet sarmalının içine girmiş durumda. Şiddet yalnızca kadınları ve çocukları değil, hayvanları, engelli bireyleri ve yaşlıları da hedef alıyor. Aile içi şiddet, toplumun temel direği olan aileyi tehdit ediyor ve bu durum, herkesin sağlıklı bir ortamda yaşama hakkını ihlal eden ciddi bir sorun” şeklinde konuştu. Ofluoğlu, toplumsal şiddetle başa çıkmak için devletin acil bir eylem planı hazırlaması gerektiğini vurgulayarak, şiddetin önlenmesi için hükümetin hızlı önlemler almadığını belirtti. “İYİ Parti olarak, kadına ve çocuğa yönelik şiddeti engellemek için somut adımlar atmak üzere üç aydır bu çalıştayın hazırlıklarını yapıyoruz” dedi. Ofluoğlu, ayrıca, kadına yönelik şiddetin medya aracılığıyla yayılmasının şiddeti teşvik ettiğini belirtti: “Bir erkek, bir kadına karşı cinayet işlediğinde bu görüntüler düzensiz bir şekilde neredeyse sıradan bir olay gibi yayınlanabiliyor. Bu tür yayınlar şiddeti daha da körüklüyor” dedi ve cezai yaptırımların yetersizliğinin şiddeti artırdığını ifade etti. Çalıştayda, “Toplumsal Normlar ve Şiddet”, “Cinsiyet Temelli Eşitsizlikler”, “Çocuğa Yönelik Şiddet” ve “Aile İçi Şiddet” gibi konularda konuşmalar ve çözüm önerileri sunulacak. Bu konular etrafında yapılacak tartışmalar sonucunda bir sonuç bildirgesi hazırlanacak ve 23 Kasım’da kamuoyuyla paylaşılacak. Ayrıca, İYİ Parti, bu çalıştayın sonuçlarını bir rapor haline getirerek ilgili bakanlıklar, sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilere ileterek şiddetle mücadelenin önemli bir referans kaynağı olmasını hedefliyor. Ofluoğlu, hükümetin kadınlara yaklaşımını eleştirerek, kadınların birey olarak değerlendirilmediğini savundu: “Kadınlar, erkeklerin soyadı olmadan kendi soyadlarını bile kullanamıyor. Bu baskılar, kadını toplumda geri planda tutan bir bakış açısının yansımasıdır” diye ekledi. Ayrıca, Ofluoğlu ekonomik koşulların şiddeti arttıran bir faktör olduğunu belirterek, “Ağır ekonomik krizle boğuşan ülkemizde, en az 35 bin lira olması gereken asgari ücret gibi temel haklarda yapılacak iyileştirilmeler, sosyal gerginliği azaltabilir” şeklinde konuştu.