Pensilvanya’da, Başkan Yardımcısı Kamala Harris’in geçmişteki fracking karşıtı tutumu, siyasi bir zorluk olarak öne çıkıyor. Harris, 2019’daki başkanlık ön seçimlerinde fracking’i yasaklama niyetini dile getirmişti, ancak bu tutumunu değiştirdiğini açıklamış durumda. Buna rağmen, eski Başkan Donald Trump, Harris’in bu geçmiş pozisyonunu kullanarak seçmenleri etkilemeye çalışıyor. Trump, Harris’in fracking’i yasaklayarak Pensilvanya’nın ekonomisine zarar vereceğini iddia ediyor.
Kamala Harris ve fracking
Fracking, Pensilvanya’nın ekonomisi için kritik bir öneme sahip. Eyalet, ABD’nin en büyük ikinci doğal gaz üreticisi konumunda ve bu durum, Harris için zorlu bir siyasi atmosfer yaratıyor. Harris, kampanyasında fracking’i yasaklamayacağını belirterek, enerji bağımsızlığı ve iş yaratımını desteklediğini vurguluyor. Ancak Trump, Harris’in geçmişteki çevresel politikalarını tehlikeli olarak nitelendiriyor ve bunların petrol, kömür ve doğal gaz endüstrilerini yok edebileceğini öne sürüyor.
Pensilvanya’daki Demokratlar, fracking konusunda daha sıkı düzenlemeler getirme vaadiyle başarılı kampanyalar yürüttüler. Ancak, bir yasak getirmekten kaçınıyorlar ve sendikaların karşı çıktığı Biden’ın enerji politikasının her yönünü desteklemiyorlar. Harris’in, Biden ile uyumlu bir enerji politikası izlediği ve bu yaklaşımın sendikalar tarafından da desteklendiği belirtiliyor.
Sonuç olarak, fracking konusu Pensilvanya’da önemli bir seçim meselesi olmaya devam ediyor ve Harris’in bu konudaki geçmiş tutumu, Trump tarafından siyasi bir araç olarak kullanılmakta. Ancak, eyaletteki seçmenlerin bu konudaki görüşleri oldukça bölünmüş durumda ve fracking’in seçim sonuçlarına etkisi belirsizliğini koruyor.
Fracking nedir?
Fracking, Türkçede “hidrolik kırma” veya “hidrolik çatlatma” olarak bilinen bir yöntemdir ve genellikle kaya gazı, kaya petrolü gibi yer altı kaynaklarını çıkarmak için kullanılır. Bu teknik, yerin binlerce metre altındaki kaya tabakalarına yüksek basınçla su, kum ve kimyasal maddeler içeren bir sıvının pompalanması esasına dayanır. Bu işlem, kaya tabakalarında çatlaklar oluşturarak gaz veya petrolün yüzeye çıkmasını sağlar.
Fracking, enerji üretiminde devrim niteliğinde bir yöntem olarak görülse de, çevresel etkileri nedeniyle tartışmalara neden olmaktadır. Yer altına enjekte edilen kimyasal maddeler, yer altı sularını kirletme riski taşır ve bu süreçte kullanılan su miktarı oldukça fazladır. Ayrıca, fracking işlemi sırasında metan gazı gibi sera gazlarının atmosfere sızması da çevresel kaygıları artırmaktadır.
Bu yöntem, özellikle ABD’de enerji üretiminde önemli bir rol oynamış ve ülkenin enerji bağımsızlığına katkıda bulunmuştur. Ancak, çevresel etkileri nedeniyle bazı ülkeler ve bölgelerde yasaklanmış veya sıkı düzenlemelere tabi tutulmuştur.