Suriye Demokratik Güçleri (SDG) lideri Mazlum Abdi, Kobani’de ABD’nin denetimi altında bir “silahsızlandırılmış bölge” kurulmasını önerdi. SDG, ABD tarafından Suriye’de IŞİD’e karşı en önemli müttefik olarak değerlendiriliyor. SDG’nin yapısını Kürt Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) askeri kanadı olan Halk Koruma Birlikleri (YPG) oluşturuyor. Türkiye, PYD ve YPG’yi “PKK’nın Suriye kolu” ve “terör örgütü” olarak tanımlıyor. Abdi, X platformunda yaptığı duyuruda, “Suriye genelinde geniş kapsamlı bir ateşkes için bağlılığımızı teyit etmek amacıyla, Kobani’de ABD varlığıyla ve güvenlik güçlerinin yeniden konuşlandırılmasıyla bir silahsızlandırılmış bölge kurmaya hazır olduğumuzu vurguluyoruz. Bu girişim, Türkiye’nin güvenlik endişelerini gidermek ve bölgede kalıcı bir istikrar sağlamak için” dedi. ABD Dışişleri Bakanlığı ise Suriye’nin kuzeyinde Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO) ile SDG arasında var olan ateşkesin hafta sonuna kadar uzatıldığını açıkladı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller, 17 Aralık’ta yaptığı açıklamada, ABD’nin, Türkiye yanlısı savaşçılar ile Suriyeli Kürtler arasındaki ateşkesin uzatılmasına arabuluculuk ettiğini ve Ankara ile daha geniş bir mutabakat arayışında bulunduğunu belirtti. Miller, basın toplantısında, “Süresi dolan Menbiç ateşkesi hafta sonuna kadar uzatıldı. Ateşkesin mümkün olduğunca uzun süre devam etmesini sağlamaya çalışacağız” dedi. SMO’nun Menbiç’i almasının ardından 9 Aralık’ta, ABD ile Türkiye arasında SDG’nin alışverişin güvenli bir şekilde yapılması konusunda anlaşmaya varıldığı bildirilmişti. SDG ile SMO arasındaki ateşkes süresi sona ermişti. HTŞ’nin askeri kanat sorumlusunun Fransız haber ajansı AFP’ye yaptığı açıklamada, Suriye’de “Kürtlerin kontrolündeki bölgelerin yeni yönetim altında Suriye’ye entegre edileceği” belirtilmiştir. Ebu Hasan el Hamawi olarak da tanınan Murhaf Ebu Kasra, “Kürt halkı Suriye halkının bir parçasıdır. Suriye bölünmeyecektir ve federal yapılar oluşturulmayacaktır” ifadelerini kullanmıştır. İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’ne (SOHR) göre Türkiye, Kobani çevresine takviye birlikler, ağır silahlar ve zırhlı araçlar göndermeye başlamıştır. Ancak Ankara’dan bu konuda resmi bir açıklama yapılmamıştır. SOHR, Türkiye destekli bazı grupların, Kürtlerin yoğun yaşadığı Rojava bölgesinden ayrılmak isteyenlere izin vermediğini bildirmiştir. SOHR’a göre, SDG, kalıcı bir ateşkes önerisini Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde yeni bir askeri üs kurma koşuluyla reddetmiştir. Türkiye, Suriye’de Esad yönetiminin sona ermesinin ardından, “terör örgütü” olarak tanımladığı grupların “durumu kötüye kullanmamaları” için uyarılarda bulunmuştur. Milli Savunma Bakanlığı tarafından 12 Aralık’ta yapılan açıklamada, “PKK/YPG başta olmak üzere terör örgütlerinin Suriye’deki durumdan faydalanarak toprak kazanmasına izin vermeyeceğimizin altını çiziyoruz. Engelleyici ve yok edici tedbirler almaya devam edeceğiz” denilmiştir. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Miller, 16 Aralık’ta düzenlediği basın toplantısında, Türkiye ile ABD arasında Suriye’ye dair bir mutabakatın kuzey bölgesi için geçerli olup olmadığına ilişkin soruya, “Bu durum oldukça kırılgan ve karmaşık. Türkiye’nin, ABD’nin de terör örgütü olarak gördüğü bir gruba karşı harekete geçme hakkını meşru bulduğunu biliyoruz” yanıtını vermiştir. Miller, olayla ilgili tüm taraflara, “Suriye’nin son derece kırılgan bir durumda olduğu ve hiçbir tarafın kendi çıkarlarını Suriyelilerin menfaatlerinin önüne koymaması gerektiğini” ilettiklerini ifade etmiştir. Amerikan Wall Street Journal gazetesi, 16 Aralık’ta, üst düzey ABD’li yetkililerin Türkiye’nin Suriye sınırındaki askeri yığınak yapmasından ve SDG’nin kontrolündeki alanlara muhtemel bir operasyon düzenlemesinden endişe duyduğunu öne sürdü. Ayrıca, SDG Dış İlişkiler Sorumlusu İlham Ahmed’in yeniden ABD Başkanı seçilen Donald Trump’a yardım talep eden bir mektup yazdığı ifade edildi. Demokrat Parti’den Senatör Chris Van Hollen ile Cumhuriyetçi Parti’den Senatör Lindsey Graham, SDG ile ateşkesi yenilemezse Türkiye’ye yaptırım uygulanması çağrısında bulundu. ortak bir açıklamayı sosyal medya platformu X üzerinden paylaşan Chris Van Hollen, “Suriyeli Kürt ortaklarımıza karşı Türkiye destekli güçlerin saldırıları, bölgesel güvenliği tehdit etmekte ve IŞİD’in yeniden güçlenmesini engellemek için yapılan çabaları zayıflatmaktadır. Türkiye ateşkesi ve silahsızlandırılmış bölgeyi kabul etmeli, aksi takdirde 2019’daki yaptırım tasarısını gündeme getireceğiz” mesajını aktardı. Senatörler, bir gün önce SDG Komutanı Mazlum Abdi ile telefon görüşmesi yaparak Suriye Kürtlerine desteklerini yinelediklerini bildirdi. 2019 yılında, 5 Amerikalı senatör Washington yönetimine, Türkiye’nin ABD ile Suriye’nin kuzeyine ilişkin vardığı ateşkes anlaşmasını ihlal ettiği yönündeki iddiaların araştırılmasını ve bu iddiaların doğrulanması halinde Ankara’ya yaptırım uygulanmasını talep etmişti.
Eski Mossad ajanları, çağrı cihazları ve telsizler üzerinden gerçekleştirilen saldırıların arka planını açıkladı. Kaynak: Getty Images. Lübnan'da Hizbullah'a yönelik yapılan saldırılarda kullanılan çağrı cihazlarının patlatılmasıyla ilgili bilgi veren...
Devamını Oku..