Başlık: Lübnan: Uydu Görüntüleriyle İsrail’in Bombardımanı
Yazar: Ahmed Nour & Erwan Rivault, BBC Arapça & BBC Görsel Gazetecilik Ekibi Tarih: 21 Ekim 2024
BBC’nin incelediği uydu radar verileri, İsrail’in Lübnan’a başlattığı bombardımanın son iki hafta içinde, Hizbullah ile devam eden sınır ötesi çatışmalardan daha fazla hasar yarattığını ortaya koyuyor. 2-14 Ekim 2024 tarihleri arasında 3600’den fazla bina ya yıkıldı ya da hasar gördü. Bu durum, 7 Ekim 2023’te Hamas’ın gerçekleştirdiği saldırılardan sonra başlayan İsrail-Hizbullah çatışmalarının yol açtığı hasarın yüzde 54’üne denk geliyor. Veriler, New York Şehir Üniversitesi’nden Corey Scher ve Oregon Eyalet Üniversitesi’nden Jamon Van Den Hoek tarafından toplandı. Uydu radar görüntülerini karşılaştırarak, bina yüksekliklerinde ve yapılarında meydana gelen ani değişiklikleri gözlemlediler. Pax for Peace örgütünden çevre uzmanı Wim Zwijnenburg, uydudan elde edilen radar verilerini değerlendirerek İsrail bombardımanının sonuçları hakkında uyarılarda bulundu. Zwijnenburg, “İsrail ordusunun saldırıları, Lübnan’ın güneyinde bulunduğu belirtilen halkı sürdürebilmek ve Hizbullah’ın buralarda yeniden pozisyon almasını engellemek için ‘ölü alan’ oluşturuyor gibi görünüyor” dedi.
Müttefiki Hamas’ın, İsrail’in güneyine düzenlediği saldırının ertesi günü, yani 8 Ekim 2023’te, Hizbullah da Filistinlilere destek amaçlı olarak İsrail’in kuzeyine roketler göndermeye başladı ve bu durum, sınır ötesi çatışmaları tekrar tetikledi. İsrail ise Hizbullah’ın askeri gücünü yok etmek amacıyla 30 Eylül’de, Lübnan’ın güneyini hedef alan “sınırlı, hedefli ve bölgesel” saldırılara girişti. Uydu görüntüleri ve askeri kayıtlara göre, son bombardımanlar özellikle güney sınır bölgesine yoğunlaşmış, ancak Bekaa Vadisi ve Beyrut’un güney banliyölerini de kapsayan daha geniş alanlarda hasar meydana gelmiştir. İsrail ordusu, başkent Beyrut dahil olmak üzere Lübnan genelinde çok sayıda Hizbullah hedefini vurduğunu ifade etmektedir. Özellikle Beyrut’ta, hava saldırılarının çoğu binlerce sivilin yaşadığı güneydeki Dahiye mahallesini hedef almıştır. İsrail, Hizbullah’ın buradan yönetim sağladığını iddia ediyor.
İsrail’in 27 Eylül’de yaptığı saldırılarda Hizbullah lideri Hasan Nasrallah hayatını kaybetti. ABD merkezli Silahlı Çatışma Konumu ve Olay Verileri Projesi’nin (ACLED) verilerine göre, 1 Eylül ile 11 Ekim 2024 arasında İsrail ordusunun Lübnan’a düzenlediği en az 2700 saldırı mevcut. Bu veriler, saldırıların yoğun olarak güney sınır bölgelerine odaklandığını, ama kuzey ve orta alanlara da yayıldığını göstermektedir. ACLED’in kayıtlarına göre, aynı dönemde Hizbullah, İsrail’e 540 saldırıda bulundu; bu saldırılar roketler, füzeler ve insansız hava araçları aracılığıyla gerçekleştirildi. İsrail ordusu, Lübnan’daki hava saldırılarının hedefinin Hizbullah’a ait altyapılar olduğunu belirtiyor. Hizbullah’ın saldırıları nedeniyle, on binlerce İsraillinin sınır bölgelerindeki evlerine dönmesini sağlamayı hedeflediklerini ifade ediyorlar. Hizbullah saldırıları nedeniyle İsrail’in kuzeyinden 60 binden fazla kişi tahliye edildi. Ancak, bazı roketlerin daha güneydeki Hayfa kentindeki evlere de zarar verdiği bildirildi. ACLED’in aylık verilerini analiz eden BBC, Lübnan tarafında İsrail bombardımanlarının Tire, Bekaa Vadisi ve Beyrut’u hedef aldığını tespit etti. Lübnan hükümeti, ülke genelinde 1,3 milyon insanın yerlerinden edildiğini duyurdu. Başbakan Necib Mikati, bunun ülke tarihinde görülen en büyük göç dalgası olduğunu aktarıyor. İsrail ordusu, Beyrut’un çeşitli bölgeleri de dahil olmak üzere tahliye emirleri yayımlıyor ve güneydeki köylere de ‘hemen Avali Nehri’nin kuzeyine geçin’ uyarısı yapıyor. İngiliz Kızılhaçı’nın Beyrut’taki Ortadoğu Müdürü Gabriel Karlsson ise bu durumu “bir insani felaket” olarak nitelendirirken, tahliye edilenler için yeterli barınak olmadığına dikkat çekiyor. “Sokakta uyuyan çocuklar gördüm” diyor. Lübnanlı yetkililere göre, çatışmalar sonucunda 2350 kişi hayatını kaybetti ve 10 binden fazla kişi yaralandı. İsrail’in eski askeri istihbarat şefi Amos Yadlin, BBC’ye verdiği demeçte, “Savaşta ikincil zarar kaçınılmazdır” diye belirtti. Ancak, Pax for Peace’ten Zwijnenburg, İsrail’in askeri operasyonunun siviller ve yoğun nüfuslu alanlar üzerindeki etki konusunu sorguluyor. “Ağır bombardıman, etraftaki sivilleri öldürüyor ve engelli bırakıyor” diyerek, “Açık kaynak verileri ile uydu görüntüleri bir araya geldiğinde, sulama kanalları, benzin istasyonları ve elektrik şebekeleri gibi sivil altyapıların zarar gördüğünü ve bunun insani durumu daha da kötüleştirdiğini gösteriyor” dedi. Paul Cusiac ve Maria Rashed’in katkılarıyla hazırlandı.