Orijinal Başlık: Marco Rubio: Trump’ın Seçtiği Dışişleri Bakanı Türkiye’ye Nasıl Bakıyor?
Kaynak, Getty Images ABD başkanlık seçimlerini kazanan Donald Trump, Amerikan diplomasisinin başına “şahin” görüşleri ile bilinen Florida Senatörü Marco Rubio’yu atayacağını açıkladı. Senato’dan onay alması halinde bu göreve gelen ilk Latin kökenli dışişleri bakanı olacak Rubio, özellikle Çin, İran ve Küba gibi ABD’nin “hasım” olarak gördüğü ülkelere karşı sert ifadeleriyle tanınıyor. 2011 yılından bu yana Senato’da görev yapan ve Dış İlişkiler Komitesi’nde bulunan Rubio, Türkiye ve bölgedeki gelişmeleri yakından takip eden bir siyasetçi. Rubio, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hükümetlerine karşı geçmişte genellikle eleştiriler yöneltmiştir. Rubio’nun Türkiye ile ilgili açıklamaları şu başlıklar altında toplanabilir: ABD Seçimleri 2024: Kongre Cumhuriyetçi Parti’nin kontrolüne geçti. Melania, Ivanka, Vance: Trump’ın zafer ilanında kimler vardı? Trump’ın ilk döneminde Türkiye-ABD ilişkilerinde neler yaşandı? Trump, yeniden ABD Başkanı seçilirse yerine getireceği yedi vaadi
Rubio, Türkiye ile ilgili en fazla açıklama yaptığı yıl 2019 oldu. Türkiye’nin Ekim 2019’da Barış Pınarı Operasyonu’nu başlatması üzerine Rubio, o dönemdeki Trump yönetimini de öncesinde Amerikan askerlerini bölgede çekmekten dolayı eleştirmiştir. Amerikalı senatör, Erdoğan’ın Barış Pınarı Operasyonu’nu 2019 yerel seçimlerindeki “başarısızlığını” unutturmak için başlattığını iddia etti. Rubio, Suriye’nin kuzeyinde IŞİD ile mücadele eden Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDG) karşı Türkiye’nin atmış olduğu adımları da sık sık eleştirmektedir. Rubio, SDG haricinde hiçbir ülke veya grubun IŞİD ile mücadele etmeyeceğini savunuyor. SDG’nin omurgasını, Suriye’deki Kürt Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) silahlı kanadı olan Halk Koruma Birlikleri (YPG) oluşturmaktadır. Ankara, YPG’nin PKK ile aynı örgüt olduğunu belirtmektedir.
Barış Pınarı Harekâtı özel dosyası Kaynak, Getty Images Türkiye ile ABD arasındaki gerilim sürerken, Aralık 2019’da ABD Kongresi’nde 1915 olaylarını “Ermeni soykırımı” olarak tanıyan bir yasa teklif edildi. Rubio bu tasarıyı destekleyen senatörler arasında yer aldı. ABD’nin Suriye’den çekilmesi konusunda Rubio, Trump’ın 2018 sonunda kuzey Suriye’deki askeri varlığın geri çekileceğine dair açıklamasına karşı çıkarak, bu sürecin tamamlanmamasında etkili oldu. Senatör, o dönemde verdiği yazılı açıklamada, askerlerin çekilmesinin büyük bir hata olacağı üzerinde durdu. SDG ve YPG’nin IŞİD ile mücadeleyi sonlandıracaklarını ve bunun sonucunda İran’ın bölgedeki faaliyetlerini artıracağını ifade etti. Trump’ın ikinci dönem başkanlığı sırasında bu konunun devam etmesi bekleniyor. Rubio’nun bu konudaki pozisyonu merak edilen hususlar arasında yer almaktadır.
Rubio, 2019’da Türkiye’de yapılan belediye seçimlerini de takip etti. Senatör, muhalefet adayı Ekrem İmamoğlu’nun kazandığı İstanbul Büyükşehir Belediye seçimlerinin iptal edilmesini eleştirdi. Sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Otoriterlik her bölgede demokrasiye meydan okuyor” ifadesine yer verdi. “Türkiye’de Erdoğan, partisinin kaybettiği İstanbul belediye seçimlerini kendine bağlı yetkililer aracılığıyla iptal ettirip yeni seçim kararı aldırarak hukukun üstünlüğü ve demokratik düzenin zayıflamasına neden oluyor” yorumunu yaptı.
S-400 hava savunma sistemi konusunda, ABD’nin yeni dışişleri bakanının Rusya konusundaki sert tutumu dikkat çekmektedir. Rubio, NATO üyesi olmasına rağmen, Türkiye’nin 2019 yılında Rusya’dan S-400 hava savunma sistemi almasına karşı çıkan senatörlerden biridir. Türkiye’ye yaptırım uygulanması sürecinde de aktif rol oynadı. Senatör, Trump yönetiminin Türkiye’ye yaptırım muafiyeti uygulamasının yanlış olacağını savundu ve Beyaz Saray’da bu konuyla ilgili Trump ile yaptığı görüşmelerde bu düşüncesini açıkça ifade etti.
Küba kökenli senatör, Türkiye’nin Nicolas Maduro yönetimindeki Venezuela ile son 10 yılda geliştirdiği işbirliğini de sıkça eleştirmiştir. Rubio, Türkiye ile Venezuela arasında 2018 ve 2019 yıllarında artan altın ticaretine karşı çıkmıştır. Ayrıca iki ülkenin Maduro ve Erdoğan’ı “suç planı” oluşturmakla itham etti. Maduro’yu, Venezuela’nın altınlarını çalıp gıda ve diğer gereksinimler için Türkiye’ye satmakla suçlayan Rubio, Trump yönetiminde Türk hükümetini bu ticareti sona erdirmeye çağırdı.
Rubio, Kıbrıs’ın kuzeyindeki Türk yönetimindeki Maraş’ın kısmi olarak kullanıma açılmasına yönelik kararı eleştiren senatörler arasında da bulunmaktadır. Dönemin Demokrat senatörleri Bob Menendez ve Chris Van Hollen ile birlikte 2019 Temmuz ayında ABD Başkanı Joe Biden’a bir mektup göndererek Washington yönetiminden bu konuya müdahale etmesini talep etmiştir. Mektupta ayrıca Türkiye’nin Kıbrıs meselesinde iki devletli çözüm önerisinde bulunmasını da sorgulayan Rubio, ABD’yi Avrupa Birliği ile bu konuda işbirliğine davet etmiştir.
Florida senatörü, Ocak 2019’da Erdoğan hükümetine sert eleştiriler yönelten NBA oyuncusu Enes Kanter ile bir araya geldi. Türkiye’nin 15 Temmuz darbe girişiminin sorumlusu olduğu gerekçesiyle ABD’den iadesini istediği Fethullah Gülen’e sempati duyduğu bilinen Kanter, Türkiye tarafından kırmızı bültenle aranmakta. Kanter, Rubio ile görüşmesinde Türkiye hakkında görüşlerini ve ailesinin yaşadıklarını paylaştı. Görüşmenin kısa bir kısmını YouTube’da paylaşan Rubio, Türkiye’nin insan hakları ve demokrasi konusundaki uygulamalarını eleştirirken Kanter’i “cesareti ve açık sözlülüğü” nedeniyle övdü.
Senatör, ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiye-ABD çifte vatandaşı Serkan Gölge’nin serbest bırakılmasını memnuniyetle karşıladığını belirttiği gibi Türkiye’de yaşanan insan hakları ihlalleri konusunda da çeşitli girişimlerde bulundu. Şubat 2021’de Demokrat Senatör Ron Wyden ile kaleme aldığı ve 50’den fazla senatörün imzaladığı bir mektupta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hükümetinin “giderek kötüleşen insan hakları sicili” nedeniyle ABD Başkanı Biden’dan harekete geçmesini talep etti. 2019 yılı içinde yine bir grup senatörle birlikte Türkiye’nin Amerikan-Türk vatandaşı Serkan Gölge’nin yanı sıra ABD’nin diplomatik misyonlarında çalışan iki Türk personelinin tutuklanmasına ilişkin yaptırımları içeren bir yasa tasarısı sundu.
Senatör, Erdoğan’ın Trump ile 2017 Mayıs ayında Beyaz Saray’da yapacağı ziyaretten önce, ABD’nin NATO müttefiki Türkiye’nin insan hakları ihlallerini daha fazla gündeme getirmesi için bir mektup yazmış, bu çağrısını aynı yılın Ekim ayında yinelemiştir. Rubio, Erdoğan yönetiminde Türkiye’de “siyasi tutuklulara” işkence yapıldığı iddialarını da kamuoyuna taşımıştır.
Amerikalı senatör, eleştirilerine karşın zaman zaman Türkiye’nin politikalarına övgülerde de bulunmuştur. Türkiye’nin 2015 yılında bir Rus uçağını düşürmesi sonrası yaşanan krizde NATO’nun Türkiye’ye daha fazla siyasi ve askeri destek sağlaması gerektiğini belirten Rubio, Türkiye’nin hava savunma sisteminin güçlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir. 2020 yılında Suriye’nin İdlib bölgesindeki artan gerilimi yakından izleyen Rubio, Rusya’dan bölgedeki Türk gözlem üslerini kuşatan Esad güçlerinin çekilmesini talep etti. Rubio, Türkiye’ye hem askeri destek verilmesi gerektiğini vurgularken, Erdoğan hükümetinin İdlib konusundaki tutumunu doğru bulduğunu ifade etti. Ayrıca Rubio’nun Türkiye ile ilgili olumlu bir gözlemi de Rusya’nın Ukrayna’yı işgal girişimi sırasında Türkiye tarafından sağlanan Bayraktar hava savunma araçlarının Ukrayna’nın savunmasına katkısı olmuştur. Senatör, bu araçlar sayesinde Rusya’nın ikmal hatlarına büyük zararlar verildiğini kaydetmiştir.