Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın grup toplantısında yaptığı, “Millet açsa onları da siz doyuruverin” sözleri tartışılmaya devam ederken Meral Akşener’den Erdoğan’a yanıt geldi.
Akşener, “Burada esnafla, dertli insanlarla konuşurken ben propaganda yapmıyorum o dükkanın içinde. Sadece sizi konuşuyoruz, Meclis’e getiriyoruz ve çözümü için talepte bulunuyoruz. Çok rahatsız oluyor ağalar… Bir şey daha görüyorum, benim dışında gelen yok. Ağalar nerede? Hadi genel başkanları geçtik, milletvekilleri gelmiyor. Siyaset, seçmenin özne olduğu, velinimet olduğu bir görevdir. Unutuldunuz… Nasıl müşteri, esnafın velinimetiyse; siyasetçinin de velinimeti seçmendir. Ben, sizin velinimet olmanız için geziyorum. Söylemeye çalıştığım şey şu: Gerçek dertlerden kaçmak için, bir kere size gelmiyorlar. Ama size dönülüyor, deniliyor ki, ‘vah vah vah, şu şucuymuş; bu da bucuymuş…’ Size ne, bana ne… İşsiz gencimin derdine çare aramak varken, ‘şu şucu, bu bucu…’ Size ne? Ağaların işine yarıyor. Bundan sonra siz konuşulacaksınız. Yapmaya çalıştığım şey bu. Siz o oyu o kadar kıymetli hale getirin ki, ağalar benim gibi kafayı diksin, size doğru baksın” ifadelerini kullandı.
Kanal İstanbul itirazı
Kanal İstanbul projesine 26 Haziran tarihinde başlanacağının hatırlatılması üzerine Akşener şu açıklamayı yaptı:
“İstanbul’a ihanettir pek çok ihanet yapıldı bu ülkenin doğasına, insanlarına sonra çıkılıp özür dilendi Allah’ım beni affet milletim beni affet ama bu kanal İstanbul bu af dilemelerinin çok ötesinde olur. Orada attığınız her adım geri dönülemeyecek derecede zarar verecektir. O nedenle çarşamba günkü grup konuşmamda söylediğim gibi bu ihaleye girecek yerli yabancı herkese sesleniyorum, bu iktidar sandıkta vatandaşın oylarıyla seçimle gidiyor dolayısıyla beş kuruş alamazsınız. Bu ihaleye girmemeleri gerekiyor. Bu İstanbul’a da ihanettir Türkiye’ye de ihanettir. İşte Marmara Denizinin şu anda müsilaj denilen korkunç bir doğa problemi ile karşı karşıya kalması gibi. İstanbul’a bunun yapılmasını müsaade etmeyeceğiz.”