Meriç Demir Kahraman: Artık korkmayın, harekete geçin
Gezi davası tutuklusu olan şehir plancısı Tayfun Kahraman’ın eşi Meriç Demir Kahraman, eşini Silivri Cezaevi’nde ziyaret ettikten sonra yaptığı açıklamada, “Bıçak kemiğe dayanmış durumda. ‘Demokrasi ve hukuk devleti’ adına duyduğumuz endişe safhası çoktan geride kalmıştır. Artık kimsenin demokratik haklar için endişelenmesini duymak istemiyoruz,” şeklinde konuştu. Meriç Demir Kahraman, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi: “31 Ekim 2024, Silivri, 42. açık görüş: Tayfun’un herkese selamlarıyla: Vera, bugün okul yerine açık görüş için Silivri Cezaevi’ne geldi. Görüşün bitiminde anne babamdan ayrılmak istemediği için ağladı. Tam 920 gün sonra Silivri’den yanımda Vera ile sesleniyorum! Bıçak kemiğe dayanmış durumda; ‘Demokrasi ve Hukuk Devleti’ adına duyulan endişe safhası çoktan geçmiştir! Tayfun Kahraman, 15 yıllık bir devlet memurudur. Devlet üniversitesinde Doktor Öğretim Üyesi olarak görev yapmaktadır. Daha önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı görevini üstlenmiştir. Birçok makalesi, kitabı, ödülü, araştırma projesi ve danışmanlık yaptığı tezleri mevcuttur. Ayrıca, katıldığı sayısız ulusal ve uluslararası bilimsel konferansta davetli konuşmacı olarak yer almış olup, ülkemizdeki İmar Hukuku konusunda önemli bir uzmanlık sahibidir. TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanlığı da yapmıştır. Gezi olaylarına dahil olması, oda başkanlığı görevine dayanmaktadır. Olayların öncesinde, sırasında ve sonrasında hukuki ve barışçıl yöntemleri benimsemiş, olayların unutulmaması için hükümetle görüşmelerde bulunan heyetlerin içinde yer almıştır. Şiddete karşı net bir duruş sergilemiştir. Tayfun Kahraman, olaylardan 10 yıl sonra soyut ve gerçek dışı suçlamalarla hükümeti devirmeye yardım etmekle suçlanarak tutuklanmıştır. Eldeki delillerin somut bir dayanağı yoktur. 13. Ağır Ceza Mahkemesi ve Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin kararlarında Tayfun Kahraman’ın hangi suçları işlediği ve neden ceza aldığı belirtilmemektedir. Aşikar bir şekilde eziyete uğradığımızı görüyoruz. 30 aydır bu durumu haykırıyoruz; 30 aydır kızımız Vera’yı tek başıma büyütüyorum. Hak ihlali ile ilgili yaptığımız başvuru Anayasa Mahkemesi önünde bekletilmektedir. Biz bu ülkenin bir vatandaşıyız! Artık kimsenin demokrasi ve hukuk için endişelenmesini duymak istemiyoruz! Artık korkmayın, harekete geçin!