
Muğla’nın Yatağan ilçesindeki Stratonikeia Antik Kenti’nde yapılan kazılarda ortaya çıkarılan bin 414 yıllık sütunlar, eski görünümüne kavuşturulacak.
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan ve “Gladyatörler Şehri” olarak bilinen Stratonikeia, dünyanın en büyük mermer şehirlerinden biri olarak kabul ediliyor. 1977’de başlayan kazı çalışmaları yıl boyunca devam ediyor.
Stratonikeia ve Lagina Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Bilal Söğüt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Karia bölgesinin en önemli kentlerinden Stratonikeia ve Lagina Kutsal Alanı’ndaki çeşitli yapılarda antik çağdan günümüze farklı dönemleri kapsayan arkeolojik kazı, restorasyon ve çizim çalışmaları yürüttüklerini söyledi.
Söğüt, bu yıl kazı çalışmalarına katılan öğrencilerin çoğunun Pamukkale Üniversitesi Arkeoloji, Kültür Varlıklarını Koruma ve Restorasyon ile Mimari Restorasyon bölümlerinden geldiğini, bu öğrencilerin becerilerini doğrudan sahada uygulayarak, mesleklerini en iyi şekilde öğrendiklerini söyledi.
Antik çağlardan günümüze ulaşan yapılar arasında yer alan köy meydanındaki ev ve dükkanlarda çalışmaların sürdüğünü belirten Söğüt, “Ayrıca Batı Caddesi’ndeki kütüphane ve Roma Hamamı’nda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tiyatrodaki çalışmalarımız da kesintisiz devam ediyor” dedi.
Söğüt, Roma Hamamı’nda geçen yıl kazı çalışmalarını tamamladıkları alanlardan birinin de hamamın avlu bölümü olan Palaestra olduğunu vurguladı.
Söğüt, Palaestra’nın planlarını hazırladıklarını, sütunların “Miras Sütun Projesi” kapsamında restore edileceğini belirtti.
“Sütunları MS 610 civarında antik dönemde düştükleri konumda bulduk. Bunları yerinde orijinal duruşlarına geri getireceğiz. Bu sütunlara çok fazla müdahale etmiyoruz. Antik çağlardan günümüze kadar gelen her şeyi doğrudan sütunları restore ediyoruz. Roma Hamamı’nın muhteşem Palaestra bölümünü görmenin insanlar üzerinde inanılmaz bir etki yaratacağına inanıyorum. Bu alan mimari açıdan da bize büyük katkı sağlıyor.”
Kentte Cumhuriyet, Osmanlı, Menteşe Beyliği, Bizans ve Roma dönemlerine ait kalıntıları yavaş yavaş gün yüzüne çıkardıklarını vurgulayan Söğüt, çalışmalara Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Türk Tarih Kurumu, Muğla Valiliği, İş Bankası ve Pamukkale Üniversitesi’nin destek verdiğini kaydetti.
MS 610 yılı civarında bölgede büyük bir deprem meydana geldiğini ve bunun kentin küçülmesine yol açtığını vurguladı.
“1414 yıl önce yıkılan sütunları, o zamanki konumlarında bulduk. Bu sütunları 1414 yıl sonra restore ederek eski ihtişamına yakın bir görüntü elde etmeyi ve ziyaretçilere sunmayı planlıyoruz” dedi.
Kazılarda her yıl önemli bulgulara ulaştıklarını anlatan Söğüt, Stratonikeia’nın yaşayan bir arkeolojik kent olduğunu söyledi.

Muğla’nın Yatağan ilçesindeki Stratonikeia Antik Kenti’nde yapılan kazılarda ortaya çıkarılan bin 414 yıllık sütunlar, eski görünümüne kavuşturulacak.
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan ve “Gladyatörler Şehri” olarak bilinen Stratonikeia, dünyanın en büyük mermer şehirlerinden biri olarak kabul ediliyor. 1977’de başlayan kazı çalışmaları yıl boyunca devam ediyor.
Stratonikeia ve Lagina Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Bilal Söğüt, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Karia bölgesinin en önemli kentlerinden Stratonikeia ve Lagina Kutsal Alanı’ndaki çeşitli yapılarda antik çağdan günümüze farklı dönemleri kapsayan arkeolojik kazı, restorasyon ve çizim çalışmaları yürüttüklerini söyledi.
Söğüt, bu yıl kazı çalışmalarına katılan öğrencilerin çoğunun Pamukkale Üniversitesi Arkeoloji, Kültür Varlıklarını Koruma ve Restorasyon ile Mimari Restorasyon bölümlerinden geldiğini, bu öğrencilerin becerilerini doğrudan sahada uygulayarak, mesleklerini en iyi şekilde öğrendiklerini söyledi.
Antik çağlardan günümüze ulaşan yapılar arasında yer alan köy meydanındaki ev ve dükkanlarda çalışmaların sürdüğünü belirten Söğüt, “Ayrıca Batı Caddesi’ndeki kütüphane ve Roma Hamamı’nda çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tiyatrodaki çalışmalarımız da kesintisiz devam ediyor” dedi.
Söğüt, Roma Hamamı’nda geçen yıl kazı çalışmalarını tamamladıkları alanlardan birinin de hamamın avlu bölümü olan Palaestra olduğunu vurguladı.
Söğüt, Palaestra’nın planlarını hazırladıklarını, sütunların “Miras Sütun Projesi” kapsamında restore edileceğini belirtti.
“Sütunları MS 610 civarında antik dönemde düştükleri konumda bulduk. Bunları yerinde orijinal duruşlarına geri getireceğiz. Bu sütunlara çok fazla müdahale etmiyoruz. Antik çağlardan günümüze kadar gelen her şeyi doğrudan sütunları restore ediyoruz. Roma Hamamı’nın muhteşem Palaestra bölümünü görmenin insanlar üzerinde inanılmaz bir etki yaratacağına inanıyorum. Bu alan mimari açıdan da bize büyük katkı sağlıyor.”
Kentte Cumhuriyet, Osmanlı, Menteşe Beyliği, Bizans ve Roma dönemlerine ait kalıntıları yavaş yavaş gün yüzüne çıkardıklarını vurgulayan Söğüt, çalışmalara Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü, Türk Tarih Kurumu, Muğla Valiliği, İş Bankası ve Pamukkale Üniversitesi’nin destek verdiğini kaydetti.
MS 610 yılı civarında bölgede büyük bir deprem meydana geldiğini ve bunun kentin küçülmesine yol açtığını vurguladı.
“1414 yıl önce yıkılan sütunları, o zamanki konumlarında bulduk. Bu sütunları 1414 yıl sonra restore ederek eski ihtişamına yakın bir görüntü elde etmeyi ve ziyaretçilere sunmayı planlıyoruz” dedi.
Kazılarda her yıl önemli bulgulara ulaştıklarını anlatan Söğüt, Stratonikeia’nın yaşayan bir arkeolojik kent olduğunu söyledi.






