Öğretmenlerin Müracaat, Şikâyet ve Dava Açma Hakkı
Kanun’un 21’inci maddesine göre devlet memurları, kurumlarıyla ilgili resmî ve şahsî işlerinden dolayı müracaat; amirleri veya kurumları tarafından kendilerine uygulanan idarî eylem ve işlemlerden dolayı şikâyet ve dava açma hakkına sahiptirler.
Müracaat ve şikâyetler söz veya yazı ile en yakın amirden başlayarak silsile yolu ile şikâyet edilen amirler atlanarak yapılır.
Müracaat ve şikâyetler incelenerek en kısa zamanda ilgiliye bildirilir.
Şikâyetçi disiplin cezasına veya ceza tayinine mahal olmadığına karşı dava açamaz. “…Davacı tarafından bir kamu görevlisi ile ilgili yapılan şikâyet üzerine açılan soruşturma sonucunda dosyanın işlemden kaldırılmasına ilişkin kararın iptali istemiyle açılan davada; kamu görevlisinin disiplin suçu işlediğine dair ciddi bir suç duyurusu veya şikâyet halinde ilgili hakkında soruşturmanın yapılması zorunluluğu bulunmakta ise de, şikâyetin soruşturma yapılmasını gerektirecek mahiyette bulunmaması nedeniyle soruşturmaya gerek görülmemişse şikâyetçinin kendisini doğrudan ilgilendirmeyen bu sonuca karşı açtığı davanın incelenmesine ehliyet yönünden olanak bulunmadığı…” (Danıştay 12. Daire E:2011/8589)
Anayasa’nın “dilekçe hakkı”nı düzenleyen 74 üncü maddesi ve kamu görevlilerinin şikâyet hakkını düzenleyen 657 sayılı Kanun’un 21 inci uyarınca, kamu görevlisinin yaptığı şikâyet başvurusuna, idare tarafından bir cevap verilmesi zorunludur. Aksi takdirde, idarenin sorumluluğu söz konusu olur.
Örneğin bir Danıştay kararında, kamu görevlisi tarafından 1992 yılı sicilinin üçüncü sicil amiri olarak vali tarafından garezle, olumsuz düzenlendiği iddiasıyla, vali hakkında yasal işlem yapılması talebiyle idareye yapılan başvurunun cevap verilmemek suretiyle reddine ilişkin işlemin hukuka aykırı olduğu sonucuna varılmıştır; “T.C. Anayasası’nın 74. maddesinde vatandaşların kendileriyle veya kamu ile ilgili dilek ve şikâyetleri hakkında, yetkili makamlara ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne yazı ile başvurma hakkına sahip oldukları, kendileriyle ilgili başvurmaların sonucunun gecikmeksizin dilekçe sahiplerine yazılı olarak bildirileceği öngörülmüş olup bu durumda Anayasa’nın 74. ve 657 sayılı Kanun’un yukarıda açıklanan 21. maddesi hükmü gereğince konu ile ilgili inceleme yapılarak davacıya bir cevap verilmesi gerektiğinde kuşku yoktur.” (Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu E.2002/13, K.2004/217, T.26.2.2004)
Devlet Memurlarının Şikâyet ve Müracaatları Hakkında Yönetmelik’in 9 uncu maddesine göre, şikâyette bulunan veya şikâyet edilen, idarece verilen karara karşı, kararın kendisine tebliğini izleyen günden itibaren 10 gün içinde bir üst mercie itiraz edebilir. İtirazların yapılmasında ve incelenip karara bağlanmasında şikâyetler hakkında bu Yönetmelik’te belirtilen usul ve esaslar geçerlidir.
Eğitim Çalışanları İçin Hak Arama Rehberi – Eğitim Bir Sen