Başlık: P Diddy’nin Tutuklanmasına Neden Olan Partilerde Neler Oldu? Kaynak: Getty Images, Yazan: Emma Vardy ve Samantha Granville, Unvan: BBC News, Los Angeles ve New York, 19 Ekim 2024. Bir dönem Sean “Diddy” Combs’un düzenlediği partilere davet edilmek, eğlence dünyasında en çok istenen şeylerden biriydi. Ünlü rapçinin konukları arasında Justin Bieber, Mariah Carey, Paris Hilton, Jennifer Lopez, Jay-Z ve Beyoncé gibi isimler yer alıyordu. Puff Diddy olarak da bilinen sanatçının medya işlerini yöneten Rob Shuter, BBC’ye yaptığı açıklamada, “Diddy sana göz kırparsa VIP alana çağrıldığında, harika bir gece geçirileceğini bilirdin” ifadelerini kullandı. Fakat Combs’un düşüşü oldukça hızlı gerçekleşti. Şu anda kendisine insan kaçakçılığı, şantaj, tecavüz, saldırı ve cinsel saldırı gibi birçok suçlama yöneltiliyor. Dava gelişmeleri devam ederken, bir avukat, P Diddy tarafından sömürüldüğünü iddia eden 100’den fazla kurbanı temsil ettiğini belirtti. Harlem’den çıkan rap sanatçısı ise tüm suçlamaları ve iddiaları kesin bir şekilde reddediyor. BBC’ye konuşan Combs’un sözcüsü, “Kendisi güçlü, sağlıklı ve disiplinli bir durumda. Ailesi, hukuki ekibi ve gerçeği savunma konusundaki kararlılığıyla kendisini korumakta tamamen kararlı” dedi. Şu anda bir hapishanede tutuklu bulunan P Diddy’nin davası Mayıs 2025’te başlayacak. Diddy, sürekli olarak İngiliz kraliyet ailesine parti daveti gönderiyordu. Rob Shuter, 2002-2004 yılları arasında Diddy ile çalıştığı zamanı, sanatçı için bir dönüm noktası olarak nitelendirdi. 1993 yılında Bad Boy Records adlı plak şirketini kuran Combs, Notorious B.I.G ve Usher gibi dönemin en büyük hip-hop sanatçılarını temsil etti. 1998’de, kısa sürede kültürel bir fenomen haline gelerek Sean John adlı giyim markasını oluşturdu. Daha sonra parfüm, alkol markaları, bir medya şirketi ve birçok reality şov üretti. Shuter, o dönemde Diddy’nin dikkat çekmenin yollarını aradığını ve New York’un parti kralı olabileceğini ifade etti. Shuter ayrıca, Diddy’nin güç takıntısının bulunduğunu ve sürekli popüler kalmak istediğini de aktardı. Diddy’nin basın işlerini yöneten isim, kendi gözleriyle herhangi bir cinsel suça tanık olmadığını da belirtti: “Güçle gelen dengesizliği gördüm. Ancak, ortaya atılan korkunç iddialara tanık olmadım.” Shuter, BBC’ye verdiği demeçte, Diddy’nin sürekli kendisi ve itibarı hakkında düşündüğünden, süper bir yıldız olabildiğini ve “Diddy’nin hobisi Diddy’dir” dedi. Ayrıca Diddy’nin İngiliz kraliyetine olan hayranlığını ve Prens Harry ile William’ı sık sık arayarak parti davetlerinde bulunduğunu aktardı. Diddy’nin eski basın danışmanı, New York’taki dairesinde prenslerin çerçeveli fotoğraflarını bulundurmasını da ilave etti. Shuter, Harry ve William’ın tüm davetleri reddettiğini vurguladı. İddianamelere göre, “Beyaz Partilerin” karanlık yüzleri vardı. Ünlü rap sanatçısı, Los Angeles’ın Beverly Hills bölgesinde, en lüks sokaklardan birinde yaşıyordu. Malikanesi, Hugh Hefner’ın ünlü Playboy malikanesine oldukça yakın bir konumdaydı. BBC’ye konuşan, ismini vermek istemeyen komşular, Diddy’nin partilerini sıkça polise şikayet ettiklerini ifade etti. Elde edilen belgelere göre, Diddy’nin malikanesine son yedi yılda toplamda 14 kez polis çağrıldı. Bir komşu, “Son 6-7 yıl boyunca durmadan partiler oldu” dedi ve Diddy’nin evine sürekli girip çıkan ve “nerede bulunduklarını bilmeyen” kadınlar gördüğünü söyledi. Komşu, kadınların kaybolmuş gibi göründüğünü ve “iççamaşırlarının açıkta olduğunu” belirtti. “Partilerdeki içkilere uyuşturucu katıldığı” iddiaları oldukça dikkat çekici. Sean Combs, 1998’den 2009’a kadar Beverly Hills’deki malikanesinde ve başka mekanlarda her yıl ‘Beyaz Partiler’ düzenliyordu. New York’un Hamptons bölgesinde başlatılan bu etkinliklere sadece beyaz kıyafet giyerek katılmak mümkün oluyordu. Partilerde zenginler ve hip-hop dünyasının yükselen isimleri bir araya geliyordu. Combs, bu etkinlikleri ırksal ve nesilsel engelleri aşmanın bir yolu olarak tanımlıyordu. Ancak Diddy’ye karşı açılan davaların iddianamesine göre, yılın en büyük partisi, “kötü” eylemlere imkan tanıyan bir “perde” işlevi görüyordu. 1998’deki ilk Beyaz Parti’ye katılan bir birey, dün Diddy’e tecavüz suçlamasıyla dava açtı. O dönemde 16 yaşında olduğunu belirten davacı, parti sayesinde müzik kariyerinin kapılarının açılabileceğini düşündüğünü dile getirdi. Davacı, tuvalete giderken Diddy ile karşılaştığını ve konuşmaya başladıklarını ifade etti. İkili, ardından yalnız kalabilecekleri bir yere geçti ve Combs, davacıdan soyunmasını istedi. İddianameye göre, Combs davacıya dokunmak istedi ve bunun “yıldız olma yolunda” bir “geçiş ritüeli” olduğunu belirtti. Davacı, Diddy’nin herkesi yıldıza dönüştürebileceğini de öne sürdüğünü ekledi. Diddy’ye açılan başka iki dava da bu partilerle bağlantılı. Eski bir porno film yıldızı olan Adria English, birden fazla Beyaz Parti’de çalıştıktan sonra “zamanla seks kaçakçılığına hazırladıklarını” açıkladı ve partilerdeki içkilere uyuşturucu karıştırıldığını iddia etti. Başka bir davada ise kimliğini gizli tutmak isteyen bir davacı, 2006’daki bir partide güvenlik görevlisi olduğu sırada Combs tarafından tecavüze uğradığını öne sürdü. Combs’a açılan davalarda hem erkekler hem de kadınlar, Diddy ya da çevresindekiler tarafından cinsel ilişkiye zorlandıklarını ifade ettiler. Bazıları, rapçinin ünü ve eğlence sektöründeki gücünden dolayı bu baskıları kabullenmek zorunda kaldıklarını belirtti. Bazı davacılar ise Combs’un taleplerini karşılamadıkları için kariyerlerinin zarar gördüğünü ve pek çok fırsatın ellerinden alındığını öne sürdü. Combs’un avukatları ise bu davaları “bariz reklam yapma çabaları” olarak nitelendirerek reddetti. Diddy’nin sözcüsü, BBC’nin haberine yanıt olarak, partilerdeki istismar iddialarının gerçeği yansıtmadığını dile getirdi. Açıklamada, “Medya ve sosyal yorumcuların bu kültürel anları alıp gerçek dışı olarak yorumlaması oldukça üzücü. Katılan ünlüleri ifşa etmek, videoları ve fotoğrafları bağlamından koparıp bu etkinlikleri yalan iddialarla birleştirmek yanlıştır,” ifadeleri kullanıldı. Müzik ile tehditle ilgili eski sevgilisi, 2007’den itibaren neredeyse 10 yıl süren ve ayrılıp barıştıkları ilişkisi ile ünlü isim Cassie, Diddy aleyhine dava açtı. Gerçek adı Casandra Ventura olan sanatçı, Diddy’i yaşamının her aşamasını kontrol etme, zorla uyuşturucu içirme, başka erkeklerle birlikte olmaya zorlamak, yıllarca süren şiddet uygulama ve ayrılmaları durumunda kendisine ve yakınlarına tehditlerde bulunmakla suçladı. İddianameye göre, Cassie, Combs’dan ayrılmak istediğinde, ünlü rapçinin plak şirketi şarkıcıya “Combs telefonlarını açmadığı takdirde yeni teklifi yayınlamayacağız” diyerek tehditte bulundu. Combs’un avukatları bu iddiaları da kötü niyetle reddetti ve rapçinin “hiçbir yetişkin, çocuk, kadın ya da erkeğe cinsel saldırıda bulunmadığını” savundu. Savcılar, Combs’u Beyaz Partiler’in dışında düzenlenen “Çılgın Partiler” sırasında cinsel eylemleri kayda almakla da suçladı. Yetkililere göre bu etkinlikler, birçok seks işçisinin dahil olduğu günler süren cinsel partilerdi. İddianamede, Combs ve ortaklarının otel odası kiraladıkları, bu odalara uyuşturucu, kayganlaştırıcı, ek nevresim ve ışık ekipmanları getirdikleri ve cinsel partileri kayda aldıkları öne sürüldü. Ayrıca Combs’un bu partilerde “kurbanlara vurduğu, tekme attığı ve cisimler fırlattığı” ve bu eylemlerin, bazen iyileşmesi haftalar süren yaralanmalara yol açtığı bildirildi. Los Angeles ve Miami’deki Diddy’nin malikanesine yapılan polis baskınlarında, pek çok AR-15 tipi saldırı tüfeği, yüksek kapasiteli şarjörler ve binlerce şişe kayganlaştırıcı ve bebek yağı ele geçirildi. Diddy’nin tutuklanması ve kariyerinin çöküşü, cinsel şiddet mağdurları ve aktivistler için bir umut ışığı haline geldi. 2017’de Hollywood’un önemli isimlerinden Harvey Weinstein’ın cinsel saldırıyla suçlanmasının ardından başlayan #MeToo (ben de) hareketi sırasında birçok kadını temsil eden kadın hakları avukatı Gloria Allred, bu olay sayesinde müzik endüstrisiyle yüzleşmeye başladığını belirtti. Allred, Diddy tarafından 2001’de zorla uyuşturulduğunu ve tecavüze uğradığını öne süren Thalia Graves’i de temsil ediyor. Graves, Combs tarafından tehdit edildiğini ve “hayatının yok olmasından” endişe ettiği için şikayetçi olmadığını söyledi. Ancak ünlü avukat, BBC’ye yaptığı açıklamada, Diddy’nin tutuklanmasının sürecin yalnızca başlangıcı olduğunu savundu. Allred, “Cesaret bulaşıcıdır” dedi. Christal Hayes, bu habere katkıda bulundu.
Eski Mossad ajanları, çağrı cihazları ve telsizler üzerinden gerçekleştirilen saldırıların arka planını açıkladı. Kaynak: Getty Images. Lübnan'da Hizbullah'a yönelik yapılan saldırılarda kullanılan çağrı cihazlarının patlatılmasıyla ilgili bilgi veren...
Devamını Oku..