Orijinal Başlık: Papa: Gazze’de ‘soykırım’ incelemesi yapılsın
Orijinal İçerik Parçası: Kaynak: Getty Images. Yazan: Övgü Pınar. Unvan: Roma. 18 Kasım 2024. Birleşmiş Milletler ve İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün, İsrail’in Gazze’deki uygulamalarının “soykırımla uyumlu olduğu” ve “insanlığa karşı suçlar” oluşturduğu yönündeki açıklamalarının sonrasında, Vatikan’dan benzer bir tepki geldi. Katolik Kilisesi’nin lideri Papa Francesco, Gazze’de yaşananların “soykırım” olarak nitelendirildiğini belirten uzmanların olduğunu ifade ederek, bu konuda bir araştırma yapılması gerektiğini vurguladı. Papa’nın bu açıklamaları, bu hafta yayımlanacak bir söyleşi kitabında yer aldı. İtalyan La Stampa gazetesi, “Umut asla hayal kırıklığına uğratmaz” adlı kitaptan bazı alıntıları manşetinden duyurdu. Yayınlanan bölümlerde Papa, “Filistinli kardeşlerimiz, topraklarına gıda ve yardım ulaşmasının zorluğu nedeniyle kıtlık içindeki Gazze’yi terk etmek zorunda kalıyor” dedi ve devam etti: “Bazı uzmanların görüşüne göre, Gazze’de meydana gelenler soykırım niteliği taşıyor. Bunun uluslararası hukuk ve ilgili kuruluşlar tarafından tanımlanan teknik tanıma uyup uymadığı dikkatlice incelenmelidir.”
İsrail’in Gazze’deki saldırıları sonucunda TRT Arapça’nın kameramanı ağır yaralandı. Bir diğer haberde, serbest bırakılan bir İsrailli rehine: “Onları geri getirmek için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız” dedi. Lübnan’da, uydu görüntüleri ile İsrail’in bombardımanına dair bilgiler paylaşıldı. Amsterdam’da yasak olmasına rağmen gerçekleştirilen bir protestoda, birçok Filistin yanlısı kişi gözaltına alındı.
Haberin sonunda, İsrail’in Vatikan Büyükelçiliği, bu konudaki haberlere atıfla, “7 Ekim 2023’te İsrail vatandaşlarına yönelik soykırım niteliğinde bir saldırı gerçekleştirildi ve o tarihten bu yana İsrail, farklı cephelerden gelen tehditlere karşı meşru müdafaa hakkını kullanmıştır” şeklinde bir açıklama yaptı. Büyükelçilik, “Bu meşru müdafaayı başka bir şekilde tanımlamaya yönelik her çaba, Yahudi devletini izole etmeyi amaçlamaktadır” diye ekledi.
Papa Francesco’nun, geçmiş yıl içinde Filistinli bir grup ile özel bir görüşmesinde ‘soykırım’ ifadesini kullanmış olduğu da iddia edilmişti. Papa, 7 Ekim’de kaçırılan İsrailli rehine yakınları ile birlikte, ailesi Gazze’de bulunan Filistinlileri Kasım 2023’te Vatikan’da kabul etmişti. Filistinli temsilcilerden biri, Papa ile olan görüşmesinde, “Bu bir savaş değil; savaşta bir güç dengesi olacaktır. Ancak bu, sivillere yönelik bir savaş; bu durum bir soykırımdır” açıklamasında bulunmuştu. Bu sözler basında geniş bir yankı bulmuş; ancak özel görüşmenin detayları resmi olarak açıklanmamışti, Vatikan’dan ise bu ifadelere dair bir teyit gelmemişti.
BM: ‘Gazze’deki politikalar soykırımla uyumlu’ Papa’nın açıklamaları, uluslararası kuruluşların benzer görüşlerinin hemen ardından basında yer aldı. Gazze’deki uygulamaları incelemekle yükümlü Birleşmiş Milletler (BM) Özel Komitesi, 14 Kasım tarihli raporunda, İsrail’in “Gazze’deki politika ve uygulamalarının soykırım özellikleriyle uyumlu olduğu” sonucuna ulaştığını bildirdi. BM’nin Ekim-Temmuz 2023 dönemini ele alan raporuna göre, Gazze’de nüfusun yüzde 90’ına karşılık gelen yaklaşık 1,9 milyon insan, son bir yıl içinde evini terk etmek zorunda kaldı. Raporda, İsrail’in 2024 başında Gazze’de “25 bin ton, yani iki nükleer bombaya eşit miktarda patlayıcı içeren yoğun bir bombardıman kampanyası” yürüttüğü belirtildi. Bu saldırıların su ve hijyen sistemlerini çökerttiği ve tarımsal tahribat ile toksik kirliliğe yol açtığı ifade edildi. İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) de 14 Kasım’da yayımladığı yeni bir raporla, İsrail’i Gazze’de Filistinlileri kitlesel olarak yerinden ederek savaş suçu ve insanlığa karşı suç işlemekle suçladı. HRW’nin raporunda, İsrail’in eylemlerinin “etnik temizlik” tanımına uyduğuna dikkat çekildi. İsrail, HRW raporuna “tamamen yanlış ve gerçeklerden kopuk” şeklinde yanıt verdi. İsrail Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Oren Marmorstein, açıklamasında İsrail’in Gazze’deki insanları değil yalnızca Hamas’ı hedef aldığını belirtti. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Vedant Patel de 14 Kasım’da gerçekleştirdiği basın toplantısında, ABD’nin İsrail’in yöntemlerinin soykırımla uyumlu olduğu iddialarına “kesinlikle katılmadığını” ifade etti. “Bu tür söylemlerin ve suçlamaların kesinlikle asılsız olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Suçlamaların anlamı nedir? Eski Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Yargıcı Rıza Türmen, BM özel komitesinin raporu ile ilgili olarak BBC Türkçe’ye yaptığı değerlendirmede, bu iddiaların siyasi bir ağırlık taşıdığına; ancak “hukuki bir ağırlığa” sahip olduğunu belirtti. Türmen, Güney Afrika tarafından İsrail’e karşı açılan davayı hatırlatarak, “Soykırım suçunun işlendiğinin ve orada yaşayan Arap, Filistinli nüfusun yok edilmesine dair İsrail’in özel bir niyeti olduğunun ispat edilmesi gerekir, bu da ancak bir yargı organı tarafından gerçekleştirilebilecek bir süreçtir” dedi. Eski AİHM yargıcı, BM Özel Komitesi’nin raporunda yer alan, İsrail’in sivilleri öldürmesi, insani yardımı engellemesi ve sivilleri açlıkla yüzleştirmesi gibi iddiaların, BM Soykırım Suçlarının Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi’nde yer alan maddelerle “örtüştüğüne” dikkat çekti. Türmen, “soykırım” suçlamasının sadece Uluslararası Adalet Divanı tarafından alınacak karar ile netlik kazanabileceğini hatırlattı. Bununla birlikte, BM raporunun İsrail aleyhinde siyasi anlamda kullanılabileceğini de ifade etti: “BM Komitesi için herhangi bir yaptırım uygulanamaz. Ancak uluslararası kamuoyunu etkileme potansiyeli vardır.” Hamas’ın 7 Ekim 2023’te gerçekleştirdiği saldırıda yaklaşık 1.200 kişi yaşamını yitirirken, yapılan saldırılarda ölenlerin sayısının Gazze’de 44 bine yaklaştığı ifade edilmektedir.