ABD’nin 5 Kasım’da gerçekleştirilecek başkanlık seçimlerine hazırlığı sürüyor. 2020 seçimlerinin tekrarı olarak ifade edilen bu seçim, Başkan Joe Biden’ın adaylıktan çekilmesi ve Başkan Yardımcısı Kamala Harris’in adaylığını desteklemesiyle farklı bir boyut kazandı. ABD, tarihi bir an yaşama potansiyeli taşıyor; ilk kadın başkan mı olacak yoksa Donald Trump’ın ikinci bir dönemine kapı mı aralayacak? Seçim günü yaklaştıkça anketleri takip edecek ve Beyaz Saray’a ulaşmanın yollarında kampanyaların etkinliklerini gözlemleyeceğiz. Ulusal anketlerdeki güncel duruma baktığımızda, Demokrat Parti adayı Harris, Temmuz sonunda adaylığını açıkladığından bu yana, Cumhuriyetçi rakibi Trump’ın önünde bulunuyor. Aşağıda sunulan grafiklerde, güncel verilere yuvarlanmış biçimde bakabilirsiniz. Biden ve Trump, seçim öncesindeki ilk televizyon tartışmalarını nasıl geçti? Biden: ‘Trump’ı yenmemiz şart!’ Harris’in başkan yardımcısı adayı Tim Walz kimdir? Trump ise kaybederse 2028’de yeniden aday olmayacağını açıkladı. 10 Eylül’de Pennsylvania’da canlı yayınlanan televizyondaki tartışma, 67 milyon izleyiciye ulaştı. Tartışma sonrasında yapılan çoğu ulusal anket, Harris’in performansının ardından oy oranlarını az da olsa artırdığını gösteriyor. Demokrat Parti adayı, tartışma günü oy farkının yüzde 2,5 olduğu yerde, bir hafta içinde bu oranı yüzde 3,3’e çıkardı. Bu artışın büyük kısmı, Trump’ın oylarındaki düşüşten kaynaklandı. Trump’ın oy ortalaması tartışmadan önce artış gösterirken, tartışmanın hemen ardından yüzde 0,5 azaldı. Bu ufak değişiklikler, aşağıda yer alan anket grafiğinde izlenebilir. Grafikler, her adayın ortalama oy oranlarındaki değişimleri betimliyor; noktalar ise farklı anketlerde elde edilen sonuçları yansıtıyor. Ulusal anketler, bir adayın ülke çapındaki popülaritesini yansıtma yönünde faydalı olabilir, ancak seçim sonuçlarını tahmin etmekte kesin bir yöntem olmayabilir. Çünkü ABD, seçiciler kurulu adı verilen bir sistemle çalışıyor. Bu sistem, ülke genelindeki 50 eyaletin nüfusuna göre belirlenen seçici koltukları aracılığıyla işlemektedir. Toplamda 538 seçi oyunun 270’ini kazanan aday, seçimi kazanmış sayılıyor. Eyaletlerin çoğu özünde aynı partiyi desteklediği için, her iki adayın kazanma şanslarının bulunduğu eyalet sayısı oldukça az. Seçim sonucunu belirleyecek olan kritik eyaletlerdir. Şu an için 5 Kasım seçimleri için sallar ve swing state olarak adlandırılan yedi eyalette adaylar başa baş gidiyor. Bu eyaletlerde, Harris ile Trump arasında yer alan oy farkı yüzde 1-2 civarında seyrediyor. Swing state olarak kabul edilen Pensilvanya, en yüksek nüfusa sahip eyalet olduğundan, en çok seçici oyunu barındırıyor. Rakamlar, 5 Kasım seçiminde, başkanlık için gerekli olan 270 oya ulaşmada büyük avantaj sağlayabilir. Salıncak eyaletlerdeki oy farkı, Biden’ın adaylıktan çekildiği günden itibaren Trump lehine ortalama yüzde beş düzeyindeydi. Ancak Harris’in aday olduğu gün itibarıyla durum önemli ölçüde değişti. Şu anda ulusal anketlere göre eyalet anketlerinin sayısı azalmış durumda. Böylelikle verilerin hesaplanmasında daha az kaynak kullanılarak sonuçlar elde ediliyor. Her bir anketin hata payı göz önünde bulundurulduğunda, burada yer alan sayıların daha yüksek ya da daha düşük olarak çıkma ihtimali de bulunmakta. Ancak Harris’in katılımıyla birlikte ortaya çıkan durumu incelediğimizde, anket ortalamalarına göre Demokrat adayın hangi eyaletlerde oyunu artırdığı görülebiliyor. Grafiklere bakıldığında Harris’in Ağustos başında Michigan, Pensilvanya ve Wisconsin’de önde olduğu gözlemleniyor. Bu üç eyalet, 2016 seçimlerinde Trump’ın zaferiyle sonuçlanan dönemlerde Demokrat Parti’nin kaleleri durumundaydı. Biden, 2020 yılı itibarıyla bu eyaletleri geri kazanmıştı. Harris de 5 Kasım’da bu üç eyalette başarı elde edebilirse, seçilme ihtimalini artırmış olacak. Ortalamalar nasıl belirleniyor? Yukarıda geçen grafikteki veriler, ABD merkezli ABC News’e bağlı 538 isimli anket analiz platformu aracılığıyla hesaplanmış ortalamaları yansıtmakta. 538, bu ortalamaları oluşturmak için, farklı anket firmalarının ulusal ve eyalet bazlı gerçekleştirdiği anket verilerini kullanmaktadır. Site, kalite kontrolü açısından yalnızca belirli kriterleri karşılayan anket firmalarının verilerini alıyor. Kriterler arasında, ankete katılan kişi sayısının şeffaflığı, anketin hangi zaman diliminde ve hangi yöntemle (telefon görüşmeleri, mesajlaşma, çevrim içi gibi) yapıldığına dair veriler yer almakta. Anketler ne kadar güvenilir? Anketler, Kamala Harris ile Donald Trump arasında önemli bir oy farkı olmadığını ortaya koymakta. Oyların bu kadar yakın olduğu durumlarda, hangi adayın kazanacağına dair tahmin yürütmek oldukça zorlaşıyor. 2016 ve 2020 yıllarında yapılan seçim anketleri Trump’a olan desteği göz ardı etti. Anket şirketleri, bu sorunu aşmak adına anket sonuçlarının seçmen kitlesini daha iyi yansıtmasına yönelik çeşitli yöntemler uyguluyor. Ancak bu düzeltmeleri yapmak pek de kolay değil. Anketçiler hâlâ 5 Kasım’da kimin oy kullanacağı ve kimin kullanmayacağı gibi birçok farklı faktöre dair tahminlerde bulunmak zorunda.
Eski Mossad ajanları, çağrı cihazları ve telsizler üzerinden gerçekleştirilen saldırıların arka planını açıkladı. Kaynak: Getty Images. Lübnan'da Hizbullah'a yönelik yapılan saldırılarda kullanılan çağrı cihazlarının patlatılmasıyla ilgili bilgi veren...
Devamını Oku..